İYİ Partili Kırkpınar'dan 'eleştiri' yorumu: Her konuya kafamızı sallayacak değiliz!

EGEDESONSÖZ- İYİ Parti İzmir İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar, Sonsöz TV’de Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı. Kırkpınar, İzmir'in kent gündemi ve Millet İttifakı ilişkilerine yönelik önemli değerlendirmelerde bulundu.

Yüz yüze eğitimin başlamasıyla okudukları şehirlerde barınabilecekleri yer arayışına giren ve devlet yurtlarında yer bulamayan öğrencilerin durumu hakkında konuşan Kırkpınar, “Sorunu hep birlikte yaşıyoruz” diyerek konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

“Devletin, ilgili bakanlığının, hükümetin bu konuda tedbirsizliğinin ortaya çıktığı bir dönemi yaşıyoruz. Pandemi nedeniyle online olarak yapılan eğitimin 1'nci sınıfı okuyan öğrenciler online yaptıklarından yurtta münacatı varsa bile gitme durumu olmadı, özel yurt yada konut kiralamadı. Geçen yılın online sisteminin 1'nci sınıfından 2'nci sınıfa geçenlerle bu yıl yeni başlayanlar birleşti. Yani 1'nci sınıf ile 2'nci sınıf aynı anda ev aramaya başladı. 3 milyon 300 bin öğrenci var ancak KYK yurtlarının kapasitesi 700 bin. Bu sadece pandemi dolayısıyla online geçilmiş, sonrasında 1 ve 2'nci sınıfların KYK, özel yurtlar, evlere geçmeyi düşünenlerin bir sıkışıklığı var. Her ne koşulda olursa olsun aileler çocukları iyi eğitim alabilmesi için özel ders aldırdılar, dershanelerde, öğrenciye evde ders verdirerek hazırlanır. Öğrencilerimiz de okulları kazandılar ancak KYK'nın durumu ortada. Yerel yönetimlerin sağlayacağı hizmet sınırlı, özel yurtlar pahalı. Bir öğrenci Buca'da, Dokuz Eylül Kampüsü’nün olduğu yerde tutacağı asgari yurt ücreti 2 bin TL'den başlıyor. Öğrenci geldi yurt sırasında yedekte, ev tutmak istiyor ne yapacak veli? Asgari 2 bin yada 3 bin TL yurtlarda kalacak. Kendine yer bulananlar yine kredi kullanmak zorunda kalıyor”

FAİZ SEBEP, ENFLASYON SONUÇ…
Yaşanan sorunları Merkez Bankası’nın faiz oranında yaptığı 1 puanlık düşüş üzerinden Kırkpınar, “Bugün Türkiye'de 200 milyar TL'lik takipte olan rakam. 30 milyon icra dosyası var. Bu KYK'ya ait buralarda yapılan şey tedbirsizlik ve hesap yapmama işi. Eğitim ve öğretim bölümünde bir facia yaşanıyor. Dün Merkez Bankası faizi 1 puan aşağıya çekti. Faiz sebep, enflasyon sonuç… Dokuz Eylül İşletme bölümünde eğitim gördüm, ne makro ne mikro ekonomide böyle bir şey yok. Sürekli arz eden bir şeyde siz faizi sebep, enflasyonu sonuç derseniz yanılırsınız” dedi.

YÖNETİLEMEYEN BİR TÜRKİYE VAR
30 Ekim’de yaşanan 6,9 büyüklüğündeki depremin ardından İzmir’de kiralık evlerin sayılarının gittikçe azalmış olmasının fiyat artışına etkisi olduğu değerlendirmelerine karşı Kırkpınar, bankaların verdiği konut kredileri hakkında “Deprem İzmir'de oldu ancak neden İstanbul ve Ankara'da da aynı sorun yaşanıyor? Konut kredisi vermiş bankalar, verdikleri krediye bakıp sonra ev değerlendiği için çok dokumuyorlar ne de olsa değerlenir ileride ödeyemezse el koyarız diye. Şu an yönetilemeyen bir Türkiye var” ifadelerini kullandı.

Kırkıpınar, İzmir’de çevreye zarar vermeden yeni konut alanları yaratıla bilineceğine vurgu yaparak, “İklim olarak yaşama biçimi olarak İzmir’i cazip hale getiriyoruz. İzmir kavga gürültüyü sevmez ancak yurttaş olarak da demokratik bir yapıyı ortaya koyar. Çevreye zarar vermeden bir kısım imara açılabilir” diye konuştu.

İZMİR'İN PROBLEMLERİ GEÇMİŞE DAYANIYOR
İzmir’de yaşanan altyapı ve trafik sorunlarına dikkat çeken Kırkpınar, Bu çok teknik bir konu. Şehir körfez şehri, etrafı ise dağlarla çevrili. İklim ise mükemmel. İmbatı olan, yağmurları güzel olan, çevresi çok kıymetli olan bir şehir. Bu iyi şehrin altyapı problemleri Burhan Özfatura hatta öncesinde başlamış… 84'den önce başlamış ve hala değişmemiş altyapı hizmetleri var İzmir. Alan kaldırmıyor artık. Şehirler büyümüş, konutlar büyümüş. Kuşadası Davutlar'da yaşananı hatırlayın. Burada belediyenin, Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin ortak bir planlama yapması lazım. Raylı sistem ekonomik açıdan bakıldığında lastik tekerleğe göre iyidir. Ancak her yere raylı sistemi götürme imkanı var mı? Bir tane rahatlatacak, Buca-Üçyol metrosu yeni ihaleye çıkıldı. Benim önemsediğim bir şey var. Yurt dışında da gördüğüm, Barcelona İzmir'de çok benziyor ancak yapılaşma biraz farklı. Barcelona'da 20 sene önce trafiğe hiç şahit olmadım” dedi.

ÖNCELİK ŞEHRİN TRAFİĞİNİ DİSİPLİNİZE ETMEK OLMALI
Trafik sorununa çözüm önerisinde bulunan Kırkpınar, “Yeterli otopark ile bunlar çözülebilir ancak yeterli otoparka ulaşmak için o trafiğin rahatlaması lazım. Deneme yanılma olsun diye demiyorum ama 15-20 günlük bir uygulama yapılır. Tek yön, geliş gidiş, ihtiyaç duyulursa başka bir şey yapılır… Öncelikle şehir trafiği disiplinize edilmeli. Kamyon otobüs girmiyor ancak binek fazla.  Halk çeperlerden özel araçla değil toplu taşıma ile gelsin deniliyor… Nasıl olacak bu? İlk geldiğinde Üçkuyular-Bostanlı'yı çok fazla kullanan yoktu. Şimdi arabalı vapur 15 dakikaya düştü ve tıkır tıkır gidiyor… Mavişehir'e bir liman yapılabilir. Burası bir liman kenti ve denizi çok daha iyi kullanabiliriz. Bayraklı’yı da kullanabilirsiniz…” diye konuştu.

İZMİR’DEKİ PROJELER AĞIR AKSAK GİDİYOR
Kırkpınar, bakanlıkların Millet İttifakı yönetimindeki belediyelerin projelerine bakışını eleştirerek, “Şehir merkezi elbette ki yerel yönetimde ancak bunun koordinasyonu olur. Metro diyoruz bunun İstanbul örneği var. Hazır projeler var, imkanlar bulunmuş ancak orada bunu hükümet uygulamıyor. Bizim Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın çalışmalarına U koyalım… Buna gerek yok. Siz u koyun ama metro yapılacak yerinde kredisini onaylayın. İzmir'de yaşayan halktan bu hükümete oy gitmiyor mu? Vergi de gidiyor oy da gidiyor. 2002'de seçime girip İzmir'de Büyükşehir'i almayan AK Parti, burada hükümet eliyle yatırımcı bakanlıklar eliyle yatırımlar aksadı. Cezalandırma değil ancak ağır aksak gidiyor. Konak tüneli açıldı, hükümet eliyle mi evet. Bunu İzmirli görüyor mu? Görmese zaten 8 milletvekili çıkaramazlardı. İktidarın birleşenler veya iktidar partisi ya da muhalefet… Bunları aşmak lazım. Halk zaten ekonomik kriz salgınla boğuşurken bir de bunları polemik konusu yapmak… Türkiye yoruldu artık. Sürüncemeye bırakılmış ihmal var bence” dedi.

Bayraklı’da yaşanan yıkımla evsiz kalan vatandaşların soruna bir an önce çözüm üretilmesi gerektiğini aktaran Kırkpınar, “Bunu siyasi partilerin il başkanlarını, milletvekillerini konuk edip istiyorsunuz ya, çağırın İZDEDA'yı kurulan platformları ve dinleyin. Dinlediğinizde ilk günden itibaren bir çözüm açıldı mı? Geç kalınabilir, bazı sebepler olunabilir ancak çok iddialı olarak 2023'u şahlanış yılı olarak ilan ediyordunuz ancak 1 yıldır konteynerde kalanlar, kendi imkanları ile ev bulanlar kendi başının çaresine bakmaya çalışıyor” ifadelerini kullandı.

TELEFONU SESSİZDE KALMIŞ
Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş ile arasında yaşanan küçük çaplı polemiğe ilişkin konuşan Kırkpınar, “Kendisini aradığımda ben küçük bir evim var Foça'da. Onlarda o gün oradaymış. Ben o evi hiç kullanamadım. O arada ben telefonumu sessize alıp balkona bırakmışım. Yoksa telefonu açmama gibi bir durum olabilir mi? Ben dönüp kendisine ulaştım. Kendisine durumu izah ettim. Kendisi de o gün yaşananları anlattı, sonrasında bir özür açıklaması oldu. Benim yazımda da çok inciltecek bir şey yok. Kendi açıklaması da orada Rahmetli Karataş'ın ağabeyi oradaymış, hatıra yâd ederken böyle bir cümle kullandığını belitti. Bende yaşananları özetledim ve 30 ay geçti buna gerek yoktu dedim ve konu kapandı” dedi.

BİZ İTTİFAKIZ, GÖRDÜĞÜMÜZÜ SÖYLERİZ
Kırkpınar, İYİ Parti TBMM Grup Başkan Vekili ve İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu’nun İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik açıklamalarında yanlış bir şey olmadığını aktararak, “Müsavat Bey’in söylediklerinde bir şey yok. Toplantıyı takip eden muhabir arkadaşlarımızın belki kendi açılarından baktıklarında eleştiri olarak görmüş olabilirler ancak Müsavat Bey, bunu espri olarak söyledi. Trafik konusu açtı, bende burada açtım. Oy verdiğiniz yerin takipçisi oluyorsunuz, oy vermeseniz de takipçisi olup bu problemler var diyorsun. Temizlik işlerinde bir sorun olsa onu da deriz. Trafik ile ilgili bir şey olunca söylüyoruz bu normal. Her konuya kafamızı sallayacağız diye bir şey yok. Biz ittifakız, gördüğümüzü söyleriz. Ortada bir gerçek var. Ekonomik sıkıntılar belli ortada bir sıkıntı var, hala devam eden bir kutuplaşma üzerine… Devam eden kutuplaşma belli. Gündem hızlı akıyor. Bu ortamda pelikanların belediye başkanı… Bunu bir espri olarak söyledi” diye konuştu.

HENÜZ GELİP GELMEYECEĞİNİ BİLMİYORUZ
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in 25-26 Eylül tarihlerinde İzmir'e gelip gelmeyeceğini hakkında netlik olmadığını belirten Kırkpınar, "Genel Başkanımız İzmir'e yakın bir yerde olabilir 25'inde İzmir'de gelebilir demiştim bu İzmir'e geliyor diye bir algı yaratılmış. TÜLOV Pazar günü, burada davetiye bırakıldı. Bu davete Kılıçdaroğlu'nun katılacağını söyledi genel başkanımızın da katılma ihtimali olduğunu söyledi ancak henüz gelip gelmeyeceğini bilmiyoruz" dedi.

YAPILAN HİZMETLERİ REDDETMEDİK
Vatandaşların artık AK Parti'nin çözüm üretemeyeceğini düşündüğünü dile getiren Kırkpınar, "Ülkede bir sıkıntı var. Buna rağmen büyük bir kısmında umut oluştu. AK Parti bu ülkeye hizmet etmiş bir partidir. Üst üste seçimler kazanmış bir partidir ancak artık yapacağı bir şey kalmamıştır düşüncesi hâkim. Biz yapılan hizmetleri reddetmedik, sadece yapıldığı dönemde arkada rant yapıldığı yönünde muhalefetimizi geliştirdik. Bugün yönetilemeyen bir ülke var. Ülkeyi yöneteceği görülen bir İYİ Parti var. Kimse umudundan vazgeçmesin. Yen bir dönemin, hem siyaseten hem ekonomik, hem dış politika alanında yeni bir dönemin yaşanacağının müjdesini verebiliriz" diye konuştu.

ANAYASAL OLARAK ADAY OLAMAZ
Kırkpınar, AK Parti'den hiçbir siyasetçinin Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde adaylarının mevcut Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu belirtmediğini belirtirken, "Cumhurbaşkanlığı seçimi genel seçimlerle de birlikte yapılacak. AK Parti kanadının henüz adayı, ya da adayı destekleyecek TBMM'deki üyeler, teşkilatlar adayımız Recep Tayyip Erdoğan demediler. Bizim adayımız belli başka bir şey, sizin ortağınız farklı bir şey. MHP dile girdiğinde onayladılar mı? Anayasanı ilgili maddesi var. Cumhurbaşkanlığı seçimi 5 yılda bir yapılır, üçüncüye aday olamaz. Tek bir şartı var olması için, Cumhurbaşkanı parlamentoyu fesih ederek seçme giderse tekrar aday olabilir. Sayın Cumhurbaşkanın seçime 6-7-8 ay kala yani ne kadar kalırsa, 1 Ekim'de meclis açılacak ve AK Parti'nin getireceği teklifler olacaktır. Burada akla şu geliyor, 2022'nin akla yatma nedeni bu. Tekrar aday olabilmesi için Cumhurbaşkanımızın parlamentoyu fesih etmesi gerekiyor. Ben ihtimali söylüyorum. Diğer türlü çok büyük bir tartışmaya gider iş. YSK bir açıklama yapar, Anayasa Mahkemesi bir açıklama yapar ve çelişki olursa bir Anayasa'nı çiğnenmesi olabilir" dedi.