HABERLER>GÜNCEL
29 Aralık 2023 Cuma - 18:54

İçme suyundan zehirlenme davası: Suçlamaları reddettiler!

Bolu'nun Yuva köyünde geçen yıl içme suyundan kaynaklı zehirlenen 1 kişinin öldüğü, 148 kişinin de hastanede tedavi gördüğü olaya ilişkin "taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan haklarında dava açılan 5 kamu görevlisi, tutuksuz yargılandıkları ilk duruşmada hakim karşısına çıktı. Sanıklar suçlamaları reddederken İl Özel İdaresi Su ve Kanal Hizmetleri Müdürü M.A.A., "Diğer mahallerde olay yaşanmaması içme suyu tesisine dışarıdan müdahale yapıldığının teknik olarak göstergesidir" dedi

İçme suyundan zehirlenme davası: Suçlamaları reddettiler!

Bolu’nun Yuva köyünde Temmuz 2022'de yaşanan, 1 kişinin öldüğü, aralarında çocukların da bulunduğu 147 kişinin de etkilendiği içme suyundan kaynaklı zehirlenmelere ilişkin haklarında 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan 5 sanığın yargılanmasına başlandı.

Bolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanıklar köy muhtarı M.E, İl Özel İdaresi Su ve Kanal Hizmetleri Müdürü M.A.A, İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanı Ü.B. ve İl Sağlık Müdürlüğü'nde görevli hemşirelerden B.K. katılırken, hemşire F.İ. duruşmaya gelmedi. Sanık avukatları ile olaydan etkilenenler ve avukatları da duruşma salonunda hazır bulundu.

Kimlik tespiti ve iddianamenin özetinin okunmasından sonra savunma yapan köy muhtarı M.E. köylerinin kalabalık olduğunu, bu nedenle sık sık su problemi yaşadıklarını iler sürdü.

Su sorununu gidermek için sondaj kuyusu kazdıklarını aktaran M.E, "Buradan depoya su basarken arızalar yaşandı. Mahalleye su veremiyorduk. Bu nedenle farklı su kaynağı aramaya başladık. Yıllardan beri kullandığımız 2 farklı yayladaki suları köye getirdik. Bu su da yetmedi. Cami önündeki şadırvana da buralardan bağlantı yaptık." diye konuştu.

M.E, su deposunda bulunan klor cihazının kullanılmadığı iddialarına ilişkin, "Zehirlenme olayının olduğu zaman sağlıkçı arkadaşlar geldi, depoya baktılar ve 'Klor çıkmıyor.' dediler. Klor cihazı çalışıyordu. Kesinlikle eminim. Özel İdaredeki yetkiliyle görüştük. O da makinenin çalıştığını gördü. Klor cihazını kullanmak için teknik bilgi ve eğitimin de yok." dedi.

Olayın yaşandığı Kurban Bayramı öncesinde mahallenin su şebekesinde patlak olduğunu, bunun hızlıca tamir edildiğini anlatan M.E. tamir yapıldıktan sonra depoya klor ilavesi de yaptığını söyledi.

M.E, mahalleye su sağlayan depo eski olduğu için detaylı temizlik yapma imkanlarının olmadığını dile getiren M.E, "Depomuz zaten yüzeysel temizleniyor. Depolar çok eski. Temizlik konusunda eğitim ve bilgimiz de yok. Ayrıca maddi bir kaynağımız da yok. Temizliği yılda 2 defa yapardık. Depolarımız eski, içinde fayans yok ve dökülmüş şekilde. Bu olayın depo temizliğinden kaynaklandığını düşünmüyorum. Öyle olsa öncesinde de çıkardı bu olay. Bayramdan önce çok yağış oldu. Bu yağışlar nedeniyle depo kirlenmiş olabilir." ifadelerini kullandı.

Avukatların, su deposuna su basılan sondaj kuyusu yakınında kimyasal yük taşıyan kamyonların yıkandığı kaçak tesis bulunduğunun doğru olup olmadığı sorusuna M.E. "Çimento fabrikasının atıklarının, depo yakınında yıkandığı ve döküldüğüne yönelik görgüm ve bilgim yok. Yıllardan beri çimento nakliyesi yapan bir firma var. Fabrika otoparkı kapatılınca araçların park edilmesi ve yıkanması için bir alan oluşturuldu. Mücavir alan olduğu için burayı yaparken bize de sormak zorunda değil. Arazi de kendi akrabasına ait. İçeride ne yaptığı konusunu da bilmiyoruz." şeklinde yanıt verdi.

M.E. köy deposuna su kaynağı sağlayan ve yayladan gelen su hatlarının kim tarafından ne amaçla yapıldığı sorusunu, "Bölgede bulunan bir kaynağı depoya katmak için Özel İdareden ekip talep ettik. Tahsissiz sular proje kapsamında yer almamaktadır. O dönemde ekipler geldiler ve 2 farklı yaylada bulunan suları depoya aktardık. Özel İdareye ait iş makinelerini tahsissiz proje için kullandık." diye cevapladı.

"DEPOLARIN TEMİZLENMESİNE İLİŞKİN KARARLAR UYGULANMIYOR"
İl Özel İdaresi Su ve Kanal Hizmetleri Müdürü M.A.A. da hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.

M.A.A, 2021'den bu yana Su ve Kanal Hizmetleri Müdürü olarak görev yaptığını, su depolarının temizliği ve takibiyle ilgili 2015'ten bu güne kadar 4 toplantı yapıldığını aktararak, "Son toplantı 2019'da yapılmış. Depoların yılda iki kez temizlenmesi ve buna ilişkin tutanakların ilgili merciye gönderilmesi ve takibi hususunda oybirliğiyle karar alınmış. Bu kararların hiçbirinin uygulanmadığı, takibinin yapılmadığı ve denetlenmediği aşikardır. Ayrıca bana depo temizliğinin denetim ve takibinin yapılması konusu da resmi yazıyla herhangi bir tebliği ve tebellüğ işlemi de yapılmadı." dedi.

Sanık M.A.A, 2015'te alınan karar kapsamında su depolarının temizliğinin denetlendiğine ilişkin hiçbir tutanak bulunmadığını dile getirdi.

Avukatların sorularını yanıtlayan M.A.A, bölgede bulunan yıkama tesisi hakkında 2 CİMER ve şahsi şikayetleri olduğunu dile getirerek, bu ihbarlar üzerine bölgede yaptıkları kazılarda yıkama tesisinin altında cami şadırvanına ve su borusuna giden hatlar belirlediklerini kaydetti.

"BU İÇME SUYUNA MUTLAKA MÜDAHALE VAR"
M.A.A. bu borularda 3 tamir izi gördüklerini aktararak, "Bu tesiste tavuk gübresi ve kimyasal malzeme taşıyan kamyonlar yıkanıyormuş. Böyle bir yerde bunların toprağa sızmaması ve patlak borulardan depoya girmemesi mümkün değildir. Bilirkişi ekipleri buradan numune aldılar ama mikrobiyolojik denetim yapılmadı. Sadece arsenik kontrolü yapıldı. Bu nedenle de 'E. Coli'yi enfekte eden asıl unsur bulunamadı. Bu içme suyuna mutlaka müdahale var." ifadelerini kullandı.

Köyde, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü tarafından 11 Şubat 2022'de tespit edilen kirlilik oranının yüze 70 olduğunun doğru olup olmadığı yönündeki soruya M.A.A, "Bu genel kirlilik, zehirlenme vakalarından önce de böyleydi. Şimdi de böyle. Önlemler alınıyor ama sonuç alınamıyor. 21 Haziran'da alınan numunenin sonuçları bize temmuz ayında tebliğ edildi. 21 Haziran'da 'E. Coli' 39 iken filyasyon ekibi müdahale ettiğinde 50 seviyesindeydi. İlkbaharda temiz olan depo yaz aylarında kirlendi. Aynı tarihlerde tüm mahallelerden numune alındı. Ama onlarda zehirlenme olmadı." cevabını verdi.

İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanı Ü.B ise zehirlenme olayının yaşandığı tarihlerde izinli olduğunu söyledi.

Sulardan ne zamana numune alınacağının belli olduğunu ve kırsal kesimde yılda 2 defa numune alınarak denetim yapıldığını ifade eden Ü.B. "2016 yılı içinde su kalite sistemi devreye alındı. Bundan önce ülkede suyla ilgili idareler eğitimlere tabi tutuldu. Görevlileri belirlenip yetkilendirmeler yapıldı. Biz de ilde Özel İdareler ve belediyelerden görevlendirmeler yaptık." dedi.

Ü.B, bu sistem sayesinde analiz sonuçlarını Sağlık Müdürlüğü ile ilgili idarelerin aynı anda gördüğünü belirterek, "Bizim ayrıca kurumu bilgilendirmemiz gerekmiyor. 21 Haziran'da alınan sonuç 23 Haziran'da sisteme düştüğünde yetkili arkadaş sisteme girip sonucu görebilirdi. Ona göre önlemler alınabilirdi. Aynı çalışmanın İstanbul'da bulunan laboratuvardaki sonucu ise 8 Temmuz'da sisteme düşmüştü." şeklinde konuştu.

"SU KİRLİLİĞİ ÜLKE GENELİNDE ÖZELLİKLE DE KIRSAL KESİMDE YÜZDE 70-80 DÜZEYİNDE OLUR"
Kırsa bölgelerde su kirliliğinin her zaman görüldüğünü dile getiren Ü.B, "Su kirliliği ülke genelinde özellikle de kırsal kesimde yüzde 70-80 düzeyinde olur. Belirli dönemlerde bu konularda hazırlanan raporlar Özel İdarelere sunulmuştur. Ben olayın yaşandığı bu dönemde bir önlem alıp almadığımı hatırlamıyorum. Ama Özel İdare muhtarla iletişime geçmeliydi." ifadesini kullandı.

İl Sağlık Müdürlüğü'nde görevli hemşire B.K. de hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.

B.K. 13-14 Temmuz'da "Bulaşıcı Hastalık Surveyans ve Erken Uyarı Sistemi" (İZCİ) nöbetinin kendisinde olduğunu aktararak, "O tarihte icapçı olarak görev yaptım. Sisteme bakmadım. 2,5 yıldır bu görevi yapıyordum. Genelde de sisteme bakılmazdı. Belirli dönemlerde bakılırdı. Ayrıca bize 'hafta içi bakılsın' denildi. Benim bu sistemle ilgili de bir eğitimim yok." şeklinde konuştu.

Duruşmada, daha sonra kendileri ya da çocukları zehirlenen müştekilerin kimlik tespitleri yapılarak davaya katılma talepleri alındı.

Duruşma, verilen aranın ardından avukatların savunmalarının alınmasıyla devam ediyor.

OLAY
Yuva köyünde geçen yıl temmuz ayında Kurban Bayramı'nın ardından içme suyundan kaynaklı kusma ve bulantı şikayetiyle aralarında çocukların da bulunduğu 148 kişi hastanelere başvurmuş, 1 kişi yaşamını yitirirken, 147'si taburcu edilmişti.

Ankara'da çeşitli hastanelere nakledilen bazı hastalara, kanlı ishalle ortaya çıkan, anemi ve akut böbrek yetmezliğiyle seyreden Hemolitik Üremik Sendrom (HÜS) tanısı konulmuştu.

Eyüp Ertem'in şebeke suyunda tespit edilen "koli basili" bakterisinden kaynaklanan enfeksiyona bağlı yaşamını yitirdiği belirlenmişti.

Bolu Cumhuriyet Savcısı İsmail Hakkı Özcan tarafından hazırlanan 14 sayfalık iddianame, sanıklar M.A.A, Ü.B. ve M.E. hakkında "taksirle bir kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıldan 15'er yıla kadar, B.K. ve F.İ. hakkında ise "görevi kötüye kullanma" suçundan 3 aydan 1'er yıla kadar hapis cezası isteniyor. (AA)

 
2023'ün son işlem günü... Borsa yükselişle kapandı!
 
Yerel seçimlerde 'KHK'lı aday' kararı
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Antalya'da eş zamanlı narkotik operasyonu
Antalya'nın Muratpaşa ve Kepez ilçelerinde çok sayıda polis ekibinin katılımıyla ...
Heyelanda düşen parçalar kamyoneti yuttu
Hakkari'de meydana gelen bir heyelan şoke etti. Van kara yolunda yaşanan ...
Sinan Ateş cinayeti bilirkişi raporunda çarpıcı detay
Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayetine dair bilirkişi ...
 
Yılbaşı araştırması: Türkiye evde geçirecek!
Türkiye genelinde bin 100 kişinin katılımıyla yılbaşı araştırması gerçekleştirildi. ...
Motokurye Zeynep canından olmuştu... Sürücü tutuklandı!
İzmir'in Bornova ilçesinde kadın motokuryenin vefat ettiği kazada motosiklete ...
Kuzey Marmara Otoyolu kazasında yeni gelişme!
Kuzey Marmara Otoyolu’nun Sakarya geçişinde yoğun sis nedeniyle meydana ...
 
Dehşet anları... Okulu basıp, öğretmenleri dövdüler
Kocaeli'de dehşete düşüren bir saldırı meydana geldi. Kentin Darıca ilçesinde ...
Özel'den 'Süper Kupa' krizine ilişkin tepki
Suudi Arabistan'da bugün oynanacak Fenerbahçe-Galatasaray Süper Kupa finali ...
Prof. Dr. Ercan'dan ‘yanardağ’ uyarısı!
Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Ahmet Ercan, sosyal medya hesabından ...
 
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Zoraya ter Beek’in ötanazi kararı üstüne
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Bu adam yine mi başkan seçilecek?
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
'Bitti' sanmayın; gelecek!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Paradigma çökmesi bir gerçek
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Amma velakin, bir şey yapmalı!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
57 yıllık gururun şerefine!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Kılıçdaroğlu’nun öfkesi ve yeni dengeler…
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Milletin cebi
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Birleşik Krallık ve ahlaki çöküntü
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Maymunlar Cehennemi ve Cujo
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva