Manisa Tarzanı...

Resmi kayıtlara göre gerçek adı Ahmettin Carlak.

Kendisine “Bedevi” lakabı takmıştır. Çünkü göçebedir, çadırda, kulübede yaşar. O’nun hayatı da her şeyi de sokaklardır. Kerkük kökenli bir Türkmen’dir. Osmanlı’nın son döneminde savaşlara katılır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden Milli Mücadele’de aktif asker olarak görev alır. Bu yüzden İstiklal Madalyası sahibidir.  

Savaşın sonlarında ülkemizi işgal eden devletler geri çekilirken her yeri ateşe verirler. Köyleri, kasabaları yakarlar. Taş üstünde taş kalmaz.  İşte, tutkulu bir doğa sevdalısı olarak bu durumu üzüntüyle gören Bedevi savaş sonrasında Manisa'nın manzarasını tekrar yeşile dönüştürmek üzere burada kalmaya karar verir. Askerlik bitmiş, ülke kurtulmuştur ancak ona göre bu vatan için ağaç dikmek yeni bir kutsal görevdir. Ve başlar Manisa’nın kıraç topraklarını yeşillendirmeye, ağaçlandırmaya. Bunu yaparken garibandır da aynı zamanda, kaynakları da kısıtlıdır. Sene 1933’te bahçıvan yardımcısı olarak belediyede işe girer. Yoksuldur ama gönlü zengindir. Belediye'den aldığı aylığı fakirlere yiyecek ve giyecek almak için harcayacak kadar da alçak gönüllüdür. Yaz, kış şortla ve lastik pabuçlarla dolaşır, Sadece üzerine eski gazete sererek kullandığı ahşap bir sedirinin bulunduğu Spil Dağı'ndaki küçük kulübesinde yorgansız, yataksız ve yastıksız uyur. Tek malvarlığı bunlardır.  Halkın o dönem bir filmden etkilenerek tipiyle özdeşleştirdiği ve isim taktığı bilge insan Manisa Tarzanı, 31 Mayıs 1963 yılında hayata gözlerini yumar. Günümüzde,  Manisa Tarzanı çeşitli etkinliklerle anılıyor, yaşama bakışı, hayat felsefesi kimileri tarafından örnek alınıyor.

Peki bunları niye anlattım?

Manisa Büyükşehir Belediyesi tarafından 110 milyon TL öz kaynak harcanarak yapılan Katı Atık Bertaraf ve Düzenli Depolama Tesisi’nin açılışına katıldım. Aslında beni ilk etkileyen şey bugün “çöp ve atık” denildiğinde akla gelen olumsuz algıları yıkmak için yapılan iletişim ve algı hamlesi oldu. Gelen davetiye zarfının içindeki kart yeşil renkli ve bir yaprak şeklinde tasarlanmıştı. İzmir’de yıllarca gazetecilik yapan Manisa Büyükşehir Belediyesi Danışmanı Cihat Taysi ve ekibinin uzun yıllardır katı atık bertaraf tesisi üzerine yapılan tartışmaları izleyen/değerlendiren İzmir basınını davet etme, yapılanı gösterme fikri de tam isabet olmuştu.  MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin de katıldığı törende sadece Manisa’nın ilçelerindeki başkanlar yoktu. Adana, Mersin, Isparta gibi illerin de yerel yöneticileri, genel başkan yardımcıları, milletvekilleri adeta çıkarma yapmıştı.

Manisa’nın faaliyete geçirdiği, İzmir’in ise yıllardır tartışmalı bir şekilde halen gündeminde olan katı atık bertaraf tesisi ne ilginçtir ki İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun yapmayı planladığı Yamanlar Dağı’nın Manisa sınırlarında kalıyor. Tesis, Başkan Cengiz Ergün’ün tabiriyle, “dağları delerek, yollar açarak” Manisa Muradiye ile İzmir Menemen ilçesi arasındaki Uzunburun Mevkii’ne yapılmış. Ve şehir merkezine, ovaya, tarlaya, bağa, bahçeye, yerleşim alanlarına İzmir’deki planlanan alandan çok daha yakın.

Başkan Ergün konuşmasında dikkat çeken açıklamalar yaptı.

Şu ifadesi gerçekten çok dikkat çekiciydi: “Manisa Tarzanı’nın hayalini gerçekleştirdik”

Başkan bir buçuk yıl önce temel atarken “bayram günü” tanımlaması yapmış. Açılışa ise “düğün günü” adını koydu.  Bayramı da düğünü de Manisa’ya yaşatan başkanın hayata geçirdiği bu tesiste neler yok ki? Tesise gelen çöpler önce ayrıştırılıyor. Son teknoloji yöntemlerle fermante edilen organik çöpler sonrasında bahçe toprağı olarak kullanılıyor. Bir bölümü ise geri dönüşüme gönderiliyor. Gönderilmeyenler ise düzenli depolama alanında gömülüyor. İşte bunun için yeni bir çalışma daha başlatılmış. O da tesislerde bulunacak yakma ünitesi. Ek bir yatırımla şimdilik gömülen atıklar yakılacak ve külleri gömülecek.

Başkanın anlattıkları ve bizim de bildiğimiz kadarıyla Manisa’nın vahşi depolama çöplük alanlarında sürekli yangınlar çıkardı. Şimdi onlar mazide kalıyor. Bu arada çöpten üretilecek elektrik ile 231 bin konutun elektriğinin karşılanması hedefleniyor.  Başkan Ergün göreve geldiği 2009 yılında elektrik borcu nedeniyle belediyenin elektrikleri kesilmiş. Ardından geçen zamanda yatırımlarla belediye bugün kesinti yapan kuruma üstüne elektrik satıyor.  Ergün’ün elektrikli otobüsler, şehir içi düzenlemeler, atık su arıtma tesisi gibi çevreci yatırımları ise sırada geliyor.

Sanayisi, tarımı ve ticaret olanaklarıyla zaman zaman İzmir’in de önüne geçen hamleler yapan Manisa’nın 40 yıllık katı atık ve çöp sorununun çözümü için yapılan bu tesis ile Başkan Ergün, neredeyse yıllar önce bu topraklar için tek başına mücadele eden milli kahraman Manisa Tarzanı’nın hayalini gerçekleştiriyor.

Peki Türkiye’nin üçüncü büyük şehri İzmir neden hala bu konuda bir adım atabilmiş değil. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun, “projelendirip yapamadığım tek çevre yatırımı” dediği konu asla çözülemeyecek mi?

O’nu da zaman gösterecek!

Çünkü açılan davalar, mahkeme kararları, yasal engeller var.

Kocaoğlu’nun “bakanlık bizimle aynı fikirde destekliyor, kendimi göstermem için izin verin. Yapayım görün. Davaları geri çekin” çağrılarına topa “sonradan giren kahramanlardan” bir ses çıkmış da değil.

Bugün ne acıdır ki ayrıca İzmir’in tıbbi atıkları turuncu renkli tırlar ve kamyonetler ile yine Manisa Büyükşehir Belediyesi tarafından daha önce hayata geçirilen “Tıbbi Atık Bertaraf Tesisine” götürülüyor. İzmir’de böyle bir tesis yok!

Belki; yıllardır kısır çekişme ve siyasi çatışmalar nedeniyle kendi sorununu çözemeyen İzmir’in çöpünü de Manisa Büyükşehir Belediyesi alarak ekonomiye kazandırır. Tıpkı komşusu Norveç ve Avrupa ülkeleri İtalya- İngiltere’den çöp ithal eden İsveç gibi…

Neden olmasın?

Bakın işte örnek

İsteyince neler olmuyor ki!

Son Söz: Dünya, vazgeçenleri değil, azmedenleri hatırlar