HABERLER>GÜNCEL
9 Mart 2017 Perşembe - 09:59

Eski başyaverden çelişkili yanıtlar!

Darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik suikast girişimine ilişkin davanın sanıklarından, eski Başyaveri Yazıcı, duruşmada kendisine yöneltilen sorulardan bazılarına çelişkili yanıtlar verdi, bazılarını ise cevaplayamadı.

Eski başyaverden çelişkili yanıtlar!

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve 2 polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin davanın sanıklarından, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eski Başyaveri Albay Ali Yazıcı, duruşmada kendisine yöneltilen sorulardan bazılarına çelişkili yanıtlar verdi, bazılarını ise cevaplayamadı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yerini darbeci askerlere bildirdiği iddiasıyla yargılanan sanık Yazıcı, Muğla Ticaret ve Sanayi Odası konferans salonundaki duruşmada, 2. Ağır Ceza Mahkemesi heyetince dinlendi.

Yazıcı, 27 Temmuz 2015'te başladığı Başyaverlik görevinin 15 Temmuz 2016'ya kadar sürdüğünü belirtti.

15 Temmuz'a kadar Cumhurbaşkanı'nın bütün resmi görevlerinde kendisine refakat ettiğini belirten Yazıcı, "Özel programlarına resmi kıyafetli olduğum için kendi isteğiyle dahil olmuyordum. 15 Temmuz öncesinde de kendisi bayram sürecinde 2 gün ayrıldı, beni serbest bıraktı. Daha sonra bir hafta tatil için ayrılacaklarını ifade ettiler. Müsadesiyle ben de ilk defa izne ayrıldım. Yaklaşık bir yıl boyunca ilk defa kendisinden ayrılmış oldum. Bir yılda aracında, helikopterinde hep birlikte bulundum, verdiği emirleri yerine getirmeye çalıştım." dedi.

Bayramdaki 2 günlük izni sırasında kendisinin de Tokat'ın Erbaa ilçesindeki ailesinin yanına gittiğini anlatan Yazıcı, 8 veya 9 Temmuz'da döndüğünü, Cumhurbaşkanı'nın tatil için ayrılacağını öğrenince 12 Temmuz'da yeniden Erbaa'ya gittiğini dile getirdi.

"Cumhurbaşkanı'nın nerede olduğunu öğrenin talimatını verdim"
Sanık Yazıcı, 14 Temmuz'a kadar Erbaa'da kaldığını belirterek, ifadesini şöyle sürdürdü:

"Perşembe sabah ailemi orada bırakıp yola çıktım, öğleden sonra Ankara'ya vardım. Yalnız olduğum için Muhafız Alayına gittim. Alay komutanı beni görünce şaşırdı. 'Sayın Cumhurbaşkanı tatil için ayrıldı, ben de 5 gün boyunca serbestim, cumartesi günü Antalya'da bir programı var, dünya karması maçıyla ilgili.' dedim. Kendisi internette Sayın Cumhurbaşkanı'nın Marmaris Okluk'ta olduğuna dair haberler çıktığını, benim bunu nasıl bilemediğimi sordu. Bunu duyunca kara yaverini aradım, 'Arkadaşlar Cumhurbaşkanı'nın nerede olduğu internette yazıyor. Nerede olduğunu öğrenin.' talimatını verdim."

Evine gelip geceyi tek başına geçirdikten sonra kahvaltı ve saç tıraşı için Muhafız Alayına gittiğini ifade eden Yazıcı, Alay Komutanı'nın, 15 Temmuz'da tatbikat olacağını ve kendisinin hangi personelleri verebileceğini sorduğunu, iki astsubay dışında kimsenin bulunmadığını söylediğini, Muhafız Alay komutanının bu iki kişinin gelmesini istediğini iddia etti.

Aracına binen "Emin" isimli kişiyi izah edemedi
Cuma günü Antalya'ya uçak bileti ayırttığını, şoförüne "Sen Başyaverlikte kal, biz Atahan astsubayla gideceğiz." dediğini dile getiren Yazıcı, "Muhafız Alayının nizamiyesinden çıkarken bir yarbay geldi. İlk defa orada gördüm." dedi.

Antalya'ya 15 Temmuz günü giderken aracına binen "Emin" isimli bu kişiyi yanına niçin aldığını izah edemeyen Yazıcı, şunları söyledi:

"Askeri birliğin içinde olduğum için sivil olmasına rağmen itibar ettim. Antalya'ya ne zaman gideceğimi nereden biliyor, bilmiyorum. Antalya'ya gideceğimi sadece kendi personelim biliyordu. Nasıl öğrenmiş, nereden öğrenmiş bilmiyorum. Bunun bir izahı yok. Ben de izah edemiyorum. Arabayı ben kullanıyordum. Cep telefonunu kurcalıyordu, bazen benim telefonumu da kurcalıyordu. Bunların bir izahı yok. Alt rütbemdeki birisi nasıl bu kadar rahat hareket edebiliyor ve telefonumu kurcalayabiliyor? Sessiz kalmadım ama izah edemiyorum. 4 aydır düşünüyorum, bunları kendime bile açıklayamıyorum."

Yazıcı, "Herkes farklı düşünecektir, kızacaktır ama ben bunları kendime izah edemiyorum. Daha sonra yola çıktığımızda benimle ilgili bilgiler topladığını söyledi. Sormam üzerine Özel Kuvvetler'de görev yaptığını söyledi. Kuşkulandım, yolda indirmeyi düşündüm ama çekinmeye başladım çünkü silahı vardı." dedi.

"Çiğli'ye ilk defa gittim"
Eski Başyaveri Albay Ali Yazıcı, 15 Temmuz günü Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndan çıkarken arabasına aldığı, kendini "Emin Yarbay" olarak tanıtan sivil kıyafetli kişiyle Antalya'ya giderken Afyonkarahisar'da mola verdiklerini, sonra yola devam ettiklerini belirterek, saat 21.30'a doğru Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterinin kendisini arayarak "Albayım bir şeyler oluyor, haberin var mı?" diye sorduğunu ifade etti.

"Hayır haberim yok, yoldayım yarınki programa gidiyorum." cevabını verdiğini aktaran Yazıcı, "Cumhurbaşkanının danışmanı aradı. 'Darbe oluyor herhalde, haberin var mı?' dedi. 'Araştırayım.' dedim. Sonra Levent Yarbay'ı ve Mete Yarbay'ı aradım, durumu öğrenip aramalarını istedim. Genelkurmay Harekat Merkezi, tatbikat olduğunu söylemiş, ben de bu yönde bilgi aktardım." dedi. 

Bu sırada Antalya'da bulunan Protokol Şube Müdürü ile konuştuğunu ve "Buraya gelmenize gerek yok, burada faaliyet olmaz." demesi üzerine Antalya'ya gitmekten vazgeçtiğini iddia eden Yazıcı, Marmaris'e gitmek istediğini ancak önce beraber yolculuk ettiği "Emin Yarbay"dan kurtulması gerektiğini düşündüğünü dile getirdi. 

"Sayın Cumhurbaşkanının doktoru ve Hasan Doğan Bey'le görüştüm. Oraya yanımda tanımadığım birisiyle gitmenin uygun olmayacağını düşündüm." diyen Yazıcı, şunları söyledi:

"Marmaris yol ayrımından İzmir'e döndüm, niyetim orduevine gitmekti. Emin Yarbay, 'Komutanım Çiğli'ye gidelim' dedi. Bunun da bir izahı yok. İlk defa oraya gittim. Araçla girdik birliğe ve ışıkları yanan bir yer vardı. İçeride Ramazan Elmas Albay vardı. Kendisini ilk kez gördüm. 3-5 pilot arkadaş daha vardı. Muhabbet etmeye başladık. Çiğli'de televizyondan olayları takip ettim. Ondan sonra saat 02.30'a doğru bir arkadaş misafirhaneyi gösterdi. Ondan önce Sayın Cumhurbaşkanının İstanbul'a hareket ettiği söylendi."

Gelişmeler üzerine Ankara'ya gitmeyi düşündüğünü ama nizamiye kapatıldığı için bunu yapamadığını ileri süren Yazıcı, sabah yola çıkmaya karar verdiğini anlattı.

Ertesi gün saat 11.00 gibi "Emin Yarbay"ın yanına geldiğini, "Ben dönüyorum" deyince nizamiye dışındaki otobüs duraklarına bırakmasını rica ettiğini söyleyen Yazıcı, bu isteği yerine getirdiğini anlattı. 

Daha sonra Ankara'ya gittiğini ve o geceyi evinde geçirdiğini belirten Yazıcı, "Gece Külliye'ye gitmek istedim, her taraf tutulduğu için geceyi evde geçirdim. 17 Temmuz sabahı koruma arkadaşlar gelip beni evden aldılar. Külliye'ye gittik. Gece 01.00'e kadar sorgumuz oldu. Kötü bir muamelede bulunmadılar." dedi.

"Çiğli'ye gitmem makul bir karar değildi"
Mahkeme Başkanının sorusu üzerine, "Cep telefonuna sıkıyönetim ilan edildiği ve en yakın askeri birliğe gidilmesi gerektiğine" dair bir mesajın gelmediğini ileri süren Yazıcı, "İzmir gibi pek çok konaklama imkanı olan bir yerde gece vakti imkanların az olduğu ve hiç bilmediğiniz Çiğli 2. Ana Jet Üssüne neden gittiniz?" sorusuna ise "Şu an bakınca makul bir karar değil. Ben olayların başladığını öğrendiğim için daha emniyetli olur diye düşündüm sanırım ancak oraya gitmem hayatın olağan akışına uygun değil." yanıtını verdi.

Yazıcı, kendisiyle aynı saatlerde Çiğli'de olduğu değerlendirilen eski Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş ile askeri üste görüşmediklerini, Sönmezateş'i ilk defa duruşma salonunda gördüğünü öne sürdü. 

Akıncı Üssü ile Çiğli'deki askeri hat üzerinden temasa geçtiği iddiasıyla ilgili de çelişkili ifadeler kullanan Yazıcı, "Askeri hattı kullandım ama ne amaçla kullandığımı hatırlamıyorum. Kullanmadım sanırım." diye konuştu.

Sanık Yazıcı, birlikte seyahat ettiği "Emin Yarbay"ın yolculuk sırasında Cumhurbaşkanı'nın nerede olduğunu sorduğunu ama buna cevap vermediğini iddia etti.

Sorulara çelişkili yanıtlar verdi
Ali Yazıcı, darbe girişimi öncesinde Muhafız Alayında bir grup askerle harita üzerinde çalışma yaptıkları iddiasını da kabul etmedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatının "O gece telefonla kimseyle konuşmamışsınız, ikinci bir telefonunuz mu var?" diye sorması üzerine, özel bir telefon hattının bulunduğunu kabul eden Yazıcı, avukatın şahsına ait telefon numarasını sorması üzerine "Telefon numaramı şu an hatırlamıyorum." dedi.

Yazıcı, 14 Temmuz'da yaverleri toplayıp görev dağılımı yaptığı iddiasını da reddetti. Odasında bir toplantı yaptıklarını ancak görev dağılımıyla ilgili olmadığını savunan Yazıcı, görüşme öncesinde yaverlerin telefonlarını toplattığı iddasına ilişkin, "Telefonları toplamadım, benim odama telefonla girilmiyor. Rutin bir uygulama bu. O toplantıda 'Cumhurbaşkanının yerini öğreneceksiniz, nokta itibarıyla koordinat olarak bana söyleyeceksiniz' ifadelerini kullanmadım." iddialarında bulundu.

Cumhurbaşkanlığı WhatsApp grubundan saat 22.45'te yaptığı "Ben Antalya'ya geçiyorum araçla. Bana üst düzey emniyet tedbirli tatbikat var dediler." paylaşımı sırasında baz istasyonu kayıtlarına göre Aydın'ın İncirliova ilçesinde olduğunun ve İzmir'e gittiğinin tespit edildiğinin belirtilmesi üzerine Ali Yazıcı, bu konudaki soruya da cevap veremedi.  

Bir başka avukatın "Fuat Avni siz misiniz?" sorusunu yönelttiği Yazıcı, bu konuyla ilgili, "Sayın Cumhurbaşkanı'nın yanında  27 Temmuz 2015'te göreve başladım. Zannedersem o daha önce de mesaj atıyordu. Değilim. Cumhurbaşkanının görüşmelerini görev tanımım dışında kaydetmedim." iddiasında bulundu. 

Savcılık ifadesinde "Kutsi Barış'a otelin adını söylemekle hata ettiğimi kabul ediyorum" demişti
Sanık Ali Yazıcı, Ankara Adliyesinde savcıya verdiği ifadede, "Darbe girişimi sırasında yanlış tercihler yaptığımı, Cumhurbaşkanının yanına gitmeyip, İzmir'e gitmekle hatalı olduğumu kabul ediyorum. Kutsi Barış'a (Eski Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı), Cumhurbaşkanının kaldığı otelin adını söylemekle de hata ettiğimi kabul ediyorum." şeklinde savunma yapmıştı.

Savcılıktaki sorgusunda, darbe girişimini öğrendikten sonra Cumhurbaşkanını neden aramadığı, güvenliğinin yerinde olup olmadığını, güvenlik tedbirleri ile ilgili neler yapabileceğini niçin sormadığı sorusu üzerine Yazıcı, "Bu soruya verilecek mantıklı bir cevabım yoktur." diye yanıt vermişti. (AA)

 
Darbeci 8 general akraba çıktı!
 
Bucaspor ve ‘akademi’ye Başkan Piriştina dopingi!
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Darbeci 8 general akraba çıktı!
15 Temmuz darbe girişimine ilişkin kabul edilen çatı iddianamede, şüpheli ...
3'lü zirve sona erdi: Masada Rakka var
Türk, Rus ve ABD genelkurmay başkanlarının katıldığı kritik Antalya zirvesi ...
Ayaz Bebek eroinman doğdu, hayata tutundu!
Denizlili Kardelen ile Ali Osman çifti, eroin bağımlısıydı. 58 gün önce ...
 
İzmir'deki büfede dehşet: Arabayla geçerken kurşun yağdırdılar!
İzmir'in Konak İlçesi'nde, kimliği belirsiz kişiler tarafından otomobilden ...
Taksim'de binlerce kadından 8 Mart yürüyüşü
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde binlerce kadın Taksim İstiklal Caddesi'nde yürüdü.
Suikast timi davasında 'eski yaver' konuştu!
Muğla 2'inci Ağır ceza Mahkemesi'nde devam eden davada son olarak Cumhurbaşkanı ...
 
Metris Cezaevi'ndeki isyan davasında 20 yıl sonra karar
Metris Ceza İnfaz Kurumunda, 8 Temmuz 1997'de çıkarılan ve 5 tutuklunun ...
Dilek Doğan'ı vuran polis için istenen ceza belli oldu
İstanbul Sarıyer'de 18 Ekim 2015'te gerçekleştirilen terör operasyonu ...
CHP'li Gençler'den 8 Mart videosu: Kadına şiddeti erkekler anlattı!
CHP Bornova Gençlik Kolları, hazırladıkları 'Kadına Yönelik Şiddete Hayır' ...
 
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Gülayşe’den doğma ben ‘Öksüz Cüneyd’!
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İlk Çağlardan 324’e İzmir Tarihi
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Nepotizm hastalığı ve belediyecilik...
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
Erdoğan yalnız değil; Özgür Özel de istiyor!
Fatih YAPAR
Fatih YAPAR
AVM krizinde kim kazandı?
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Bumerang!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Netameli bir tür
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Gerçek annelik
Kemal ARI
Kemal ARI
Şirince’de Manoli’nin izinde (1)
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'İzmirlilik nedir?'
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva