İZMİR - İzmir Kent Konseyi’nin TÜYAP Kitap Fuarı’nda düzenlediği yerel yönetimler konulu söyleşiye, Aliağa Eski Belediye Başkanı Hakkı Ülkü, Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven, Urla Eski Belediye Başkanı Bülent Baratalı ve İzmir Kent Konseyi Başkanı Metin Erten katıldı. Eski belediye başkanları, belediyecilik yaptıkları dönemdeki hizmetlerini ve yaptıkları projeleri anlatırken, atılan adımların birçoğunun kendilerinden sonra devam ettirilmediğini söylediler.
Urla Eski Belediye Başkanı Bülent Baratalı 1977’de göreve geldiğini 1980’de görevine son verildiğini söyledi. Başkan Baratalı, 1980’den sonra 3 dönem daha belediye başkanlığı yaptığını belirtirken bunu halka yönelik belediyecilik anlayışı ile yerine getirdiğini söyledi. 1980 sonrası görevden alınanlar arasında tekrar seçilebilen birkaç isimden biri olduğunu belirten Baratalı, halkın yerel yönetimlere katkısıyla halka yönelik belediyecilik yapıldığını ve bunun için Urla Kent Senatosunu kurduğunu dile getirdi. Kurulan senatoyla kent için konut ve ulaşım çalışmaları yaptıklarına değinen Baratalı zamanında bu konudan dolayı yargılandıklarını şimdi ise aynı çalışmaların iktidar tarafından yapıldığını ifade etti.
Aliağa Eski Belediye Başkanı Hakkı Ülkü, zamanında kent konseyi projesi ile yargılandıklarını söylerken İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’nun daha sonra bunu yasallaştırdığını ve diğer illerde uygulamaya geçirdiğini söyledi. Başkan Ülkü konuşmasına şöyle devam etti: “Birkaç çeşit belediye başkanı vardır. Tekdüze belediye başkanlığı kolay yapılır, sabah gelir akşam gidersin. Bazıları vardır kendine çalışır, bazıları vardır kentine çalışır. Biz sonuncusu olmaya çalıştık. Belediye başkanlığı yaptığımız dönemde gençlerimiz için spor tesisleri yaptık. Sonra gençlerimiz kurduğu takımla üçüncü lige kadar yükseldi. Belediyeciliğimiz döneminde ligde profesyonel takımımız oldu. Bizden sonra gelen belediyecilik anlayışı futbol takımını sattı. Bu da bir başka bakış açısı. Belediye başkanlığı yaptığım dönemde belediyemize ait binanın birinci katını boşalttık ve kütüphane yaptık. Kısa zamanda da 15 bin kitap topladık. Bunu yapmaktaki amacım okul öncesindeki çocuklar ve okula devam edenler kütüphane alışkanlığı kazanmaları aynı zamanda resmi binalara korkmadan girip çıkmalarıydı. Fakat sonra gelen belediye bunu da kaldırdı.”
Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven, halka yönelik belediyecilik anlayışına sahip olduklarını, halka yönelik çalışmalar yaptıklarını fakat bunun yapılamayacağını önlerine adli engeller çıkardıklarını söylediler. Başkan Özgüven “Suyun önce belediye çalışanlarına sonra da halka yüzde 50 indirimli verilmesini istedik. Yargılandım. Belediyenin ürettiği mal veya yaptığı hizmetler en az yüzde 10 zamlı verilmeliymiş. Yaptığımız bu çalışmaya izin verilmedi. Aliağa’da termik santral için mücadele ettik. Sevgi zinciri oluşturduk bu birçok basın yayın kuruluşunda ses buldu fakat çabamız boşa çıktı çünkü termik santral için ruhsat verildi. Yalnızca Menemen, Foça, Aliağa değil, İzmir kirleniyor. Eskiden termik santral olmadığı zamanlarda çam kozalaklarının tanesinden yüz elliye yakın fıstık çıkardı şimdi ise bu rakam on beş” Şehirlerdeki kent konseylerine eleştiri getiren Özgüven kent konseylerinin belediyelerden bağımsız olması gerektiğini dile getirdi.
İzmir Kent Konseyi Başkanı ve Türkiye Kent Konseyleri Sözcüsü Metin Erten ise şunları söyledi “Sosyal belediyecilik anlayışında kadın önplandadır. Öne çıkmalıdır. Sol belediyecilik kadını, toplumu, örgütler. Bunu da son zamanda kent konseylerinde yapıyoruz yapmak istiyoruz”(Ege Ajans)
.jpg)
Künye
İletişim
Facebook
Twitter
Google+
RSS
Sitene Ekle
Günün Haberleri