İZMİR - Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye'de 7 milyon diyabetli var ve yaklaşık 3 milyonu diyabet olduğunu bilmeden yaşıyor. Obeziteye paralel artan diyabet 20 yaş üzerine her 7 kişiden birinde görülürken, adının aksine vücuttaki tüm damarlarda tahribat yapan şekerin en başta "körlüğe" yol açtığını belirten İzmir Kent Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Safiye Küçükgül, sistemik bir hastalık olduğu için diyabetin tüm vücut sinirlerini, damarlarını dolayısıyla beyin, böbrek, kalp gibi önemli organları tehdit ettiğini söyledi. Göz damarlarının hastalığın aynası olduğunu ve göz muayenesinde hastalığın yaptığı tahribatı gördüklerini belirten Opr. Dr. Küçükgül, "Eğer göz damarlarında bozukluk başlamışsa diğer organlarda da tahribat başlamış demektir" diyerek şöyle konuştu: "Özellikle hastalığı önemsemeyen, tedaviye uyum göstermeyen, hastalığı ile barışık olmayan diyabetlilerde daha erken dönemde ve daha ağır, daha şiddetli görme kaybı oluşuyor. Diyabetli olan kişilerde diyabetli olmayan kişilere öre görme kaybı oluşma olasılığı 25kat daha fazla. Tedavisini gereği gibi yapmayan hastalar erken dönemde mutlaka görmelerini kaybedecektir. Damarlar açısından kan şekerinin yüksek gitmesi kadar yoyo gibi alçalıp- yükselmesi yani şekerdeki dalgalanmalar da tahribat nedeni. Oysa hastaların pek çoğu bu dalgalanmaları önemsemiyor. Hatta 'ben şekerimin ne zaman yükseldiğini, alçaldığını anlarım' diyorum. Böyle bir şey olamaz, kabul edilemez. Şekerin seyrinin ölçülmesi için çok değerli bir tetkik var. Halk arasında üç aylık şeker denilen hemoglobin A1C tetkiki. Üç aylık şeker ortalamasını bize gösteriyor. Eğer bu değer 6,5 düzeyine kadarsa hasta hakikaten şekeriyle barışık düzgün tedavi uyguluyor. O hastalarda kısa dönemde görme kaybı görmüyoruz. Ama 7-8'in üzerindeyse 8 in üzerindeyse bu hastalar kısa zamanda görme kaybı oluşacak kişilerdir. Hastalar şekerinin inip çıkmasını anlamak, ona göre davranmak yerine tedavilerini de düzenli yapmalı, hemoglobin A1C tetkik ve muayenelerini de."(dha)