‘Çiğli soruşturması’nda önemli detay: Darbeciler kendilerini ‘parolayla’ açık etti!

İZMİR - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde Cumhurbaşkanı'nın ayrıldığı Marmaris'teki otele operasyona giden timin bulunduğu Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığındaki bazı askerlerin olayla bağlantısı, nizamiyede görevli uzman çavuşların ifadesiyle ortaya kondu.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, tanık olarak ifade veren Çiğli 2. Ana jet Üs Komutanlığı nizamiyesinde görevli uzman çavuşların ifadesi, üsteki bazı komutanların olayla bağlantısına ışık tuttu.

Darbe girişiminin yaşandığı gece nizamiye nöbeti tutan uzman çavuş, ifadesinde 15 Temmuz günü Çiğli 2. Ana jet Üs Komutanlığı'nda olağanüstü bir hareketlilik yaşandığını, Üssün Kurmay Başkanı Albay Ramazan Elmas'ın kendilerini arayarak, "İki zırhlı araç gelecek. Parolamız, 'Paket.' Bu şifreyi vereni hemen içeri alacaksınız, kapıda bekletmeyeceksiniz. Bunun dışında kontrolümüz dışında kimse birliğe girmeyecek" talimatı verdiğini anlattı.

Bir süre sonra talimattaki gibi iki zırhlı aracı nizamiye önünde durdurduklarını, araçtan inen denizci kıyafetli rütbeli kişinin parola sorulduğunda "Yurtta Sulh, Ramazan Elmas" cevabını verdiğini ifade eden uzman çavuş, kendilerine söylenen parolanın bu olmadığı gerekçesiyle gelenleri içeri almadıklarını, bunun üzerine gelen kişilerin bir dizi telefon görüşmesi yaptıklarını belirtti.

Uzun süre nizamiyede bekleyen iki zırhlı araç ve içindekilerin, komutanlıktan gönderilen bir rütbelinin talimatı üzerine birliğe girmelerine izin verdiklerini aktaran uzman çavuş, ilerleyen saatlerde Foça'da derdest edilen Foça Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanı Tümamiral Aydın Şirin ile Deniz Kuvvetleri Komutanlığı karargahında görevli Tümamiral Hasan Nihat Doğan'ın bu zırhlı araçla birliğe getirildiğini öğrendiklerini söyledi.

Zırhlı araçların girmesinin ardından nizamiyeye bu kez sivil plakalı bir aracın geldiğini ve içinden inen kişinin kendisini "Cumhurbaşkanı Başyaveri Albay Ali Yazıcı" olarak tanıtarak birliğe girmek istediğini belirten uzman çavuş, parolayı vermediği için talimat gereği birliğe alamayacaklarını söylediğini, bunun üzerine birlikten bazı kişileri arayarak içeri alınmasını isteyen bu kişinin konuşmasında "helikopter kalkmamalıydı, çok riskli" ifadelerini kullandığını anlattı.

Aracın talimat üzerine birliğe alındığını vurgulayan uzman çavuş, aynı aracın sabaha karşı hızlı şekilde birlikten ayrıldığını söyledi.

Üsse özel kuvvetlerden ekip geldiğini öğrendiklerini dile getiren uzman çavuş, yaşananları şöyle aktardı: "Ne olup bittiğini anlayamıyorduk, bu sırada televizyonlar da gelişmeleri veriyordu. Başbakanın 'bu bir kalkışmadır' açıklaması, ardından da Özel Kuvvetler Komutanının televizyondaki konuşması üzerine olaylardan haberdar olduk. Bir süre sonra da polis ekipleri nizamiyeye geldi, önlem almaya başladılar.

Bu sırada yanımıza gelen astsubay Yakup Atlı, 'Bizimle misiniz, değil misiniz?' diye sordu. Karşımızda polisin beklediğini söyleyerek, 'Bizim gibi üniformasında Türk bayrağı olan polise mi ateş edeceğiz' diye sordum. Astsubay, 'Gerekirse evet, emrimize uyun. Bunun için maaş alıyorsunuz' diye karşılık verdi. 'Bir uçak gelip vuracak. Herkes tedbirli ve siperde olsun' dedi. Daha sonra telefonla konuştuğu kişiden uçağın kalkmadığını öğrendi.

Uzman çavuş arkadaşlarla karar aldık, bir çatışma durumunda ateş etmektense silahlarımızı bırakmayı kararlaştırdık. Nizamiye güvenliğini sağlayan makineli tüfeği yuvasından çıkarak tüfeğin mekanizmasını bozdum. O tüfek, nizamiyeye girmek isteyenlerin hepsini öldürebilirdi. Bu arada makineli tüfekli bir rütbeli yanımıza geldi, onu da polise ateş etmemesi konusunda ikna ederek silahı emniyete aldım."

Paketleri uçurun

Bir helikopterin birliğe indiğini, yaralı birilerinin getirildiğini ve sabaha karşı yaralının ambulansla çıkarılarak hastaneye götürüldüğünü anlatan uzman çavuş, sabah da Kurmay Albay Ramazan Elmas'ın çevresindekilere "polise ifade vermeye gideceğim, siz paketleri uçurun" dediğini söyledi.

Uzman çavuş, "Paket sözünden anladığım, denizciler tarafından getirilen amirallerdi. Bunun üzerine pist bölgesine gittim, burada bir astsubay, iki amiralin helikoptere bindirilecekleri sırada pilota 'uçmayacaksın, aksi takdirde silah zoruyla engellerim' dedi. Pilotu yere yatırarak gözaltına aldı, biz de kendisine destek verdik ve helikoptere bindirilmek istenen amiralleri güvenli bölgeye götürdük" ifadelerini kullandı.