CHP’li Vekil Sertel: Geçen dönem Yücel’i destekledim, hiç de pişman olmadım!

EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Atila Sertel, Sonsöz TV’de yayınlanan Günaydın Ege Programına katıldı ve Aslı Eren ile Mehmet İşler’in sorularını yanıtladı.

Vekil Serter gündeme dair birbirinden önemli açıklamalara imza atarken partisinde start alan kurultay süreci üzerinden de net mesajlar verdi.

MANİSA’DA YUMURTALI BİR KARŞILAMA YAPMALARI LAZIM!
Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz hakkında açıklamalar yapan Sertel, AK Parti Manisa Milletvekili Uğur Aydemir’in geçtiğimiz günlerde basına yansıyan asgari ücret hesaplaması için konuştu. Aydemir’in elektrik ve doğalgaza yapılan zamlara değinmeden yaptığı, ‘2002 yılında asgari ücretle bin 707 tane yumurta alınabilirken, şimdi ekonomik şartların iyileşmesine bağlı olarak 4 bin 375 tane yumurta alınabiliyor’ ifadelerine değinen Sertel, “Uğur Bey’i tanıyorum. Nazik ve naif bir Manisa milletvekili ama nereden aklına geldiyse gerçekten yumurtalı bir karşılama yapmaları lazım. Yumurta ile asgari ücreti kıyaslıyor. Bir tanesi simitle asgari ücreti kıyaslıyor. Çok komik adamlar ya!” diye konuştu.

KENDİ ŞİRKETİNİ BATIRMIŞ BİR ADAM!
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin çalışmaları hakkında konuşan Sertel, “Pakdemirli’yi değerlendirmek istemiyorum. Niye? Çünkü kendi şirketini yönetememiş, batırmış bir adam. Türkiye’de tarımı nasıl kurtaracak? Nokta! Hiç tarımla falan konuşmaya gerek yok. Ne hale getirdiği belli… Mısır’dan bu ülkeye patates, soğan geldi. Savaşta olan Suriye’den soğan ithal etmiş bir ülke Türkiye bu arkadaşın döneminde. Kendi şirketini batırmış, Türkiye’yi haydi haydi batırıyor, tarımı batırır. Başarılı olan insan önce kendi şirketini kurtarır” ifadelerini kullandı.

BİZİ TERÖRLE YAN YANA GETİRMEK İSTEYENLER TERÖRİSTLERLE DANS ETTİLER!
AK Parti’nin son dönemde CHP’ye yönelttiği, ‘Artık Atatürk’ün partisi değiller, terörle yan yana geldiler’ eleştirileri karşısında açıklama yapan Sertel, “Terörle bizi yan yana getirmek isteyenlerin terörle dans ettikleri bir Türkiye’de yaşadık biz. Teröristlerle dans ettiler, törenlerle karşıladılar, havaalanlarına yeşil, kırmızı, sarı bayrak çektiler. Bunlar! Terörist dedikleri PYD’nin başkanlarını Türkiye’de ağırladılar. Terörist dedikleri adamı konsere çağırdılar, megri megri dediler. İki şeyi ayırmak lazım... Eline silah almış, insanları öldürmüş, bu ülkeyi kana boğmuş terör örgütünü ayırmak lazım. Onu kınamayan, ona karşı mücadele etmeyen alçaktır, namussuz, şerefsizdir. O ayrı. Ama bu ülkede 6 milyon oy almış ve parlamentoya girmiş bir partiyi de terörize etmek doğru değildir. Bu sorun çözülecekse mecliste çözülür. Özgür bir ortam sağlanmalı, tüm sorunlar mecliste konuşulmalı ki çözüm sağlayalım. Yoksa 35 yıldır aynı terane. Türkiye’nin kalkınmasına harcadığımızın 3 katını terörle mücadeleye harcamışsınız. Bu ülkeyi koruyacağız, bu doğru ama bu hadise çözümlenmiş olsa çok daha hızlı kalkınacaksınız” dedi.

KAVGALAR İÇİN İL BAŞKANLIĞININ DEVREYE GİRMESİ LAZIM
Parti içi yarışlara ilişkin konuşan Sertel, İzmir’in ilçelerinde gerçekleşen bazı mahalle delege seçimlerinde çıkan olaylara bir parantez açtı. Sertel, “Bırakın üyeleri, CHP’ye gönül vermiş insanların bile kavgasını, tartışmasını istemem. Ne demek kavga ya? Nasıl siz birbirinize el kaldırırsınız? Bunu kabul etmek mümkün değil. Burası CHP! Yumruklar sıkılır mı? Birbirinin üstüne yürünür mü? Ayıptan öte bir şey. Siz kardeşsizin ve birbirinizi dövüyorsunuz. Burada kesinlikle il başkanlığının devreye girmesi lazım. Sorumlular hakkında soruşturma açması lazım ve eğer kendi disiplininde halledemiyorsa merkez disiplin kuruluna sevk etmesi lazım. Doğrusu bu!” diye konuştu.

KAZIMDİRİK’TE SEÇİMİ KAZANANLAR AKŞAM MEYHANEDE KUTLAMA YAPTI!
Sertel, “Elbette yarış olur. Delege seçimlerinde de yarış olacaktır, kavga, tartışma olmayacaktır. Bu partinin emekçilerinin, sandık başında beklemiş, sıcakta soğukta koşturmuş, pankartını asmış, afişini yapıştırmış, ideolojik anlamda dört dörtlük yaşmış insanların iki liste içinde kıyılmasını doğru bulmuyorum. Kıyıyorlar ya! Biri kazandı diğer öbür tarafta kaldı. Orada partiye değer vermiş insanlar var. Kazananlarda da kaybedenlerde de var. Ne, hangi zaferi kazanıyorsunuz? Rakibini mi yendin? Kendi partini yendin. Sonra meyhaneye gidip kutlamalar yapıyorlar. Böyle bir şey yok! Ben dün akşam önünden geçtim bir meyhanenin, ‘kutlamak için mi geldin?’ dediler. ‘Yok kutlamaya gelmedim’ dedim. Önünden geçiyordum. Kendi mahallemi söylüyorum Kazımdirik… Neyi kutlayacağız? Asıl İstanbul seçimlerini aldığımızda kutlayacağız. Ankara’yı, İstanbul’u aldığımızda çok sevindik. Türkiye’yi kazandığımızda en büyük kutlamayı yapacağız. Partinin ayrıştırılmaması ve partilinin moralinin çökertilmemesi lazım…” ifadelerini kullandı.

BELEDİYE BAŞKANLARI DİBİNE KADAR SEÇİME GİRİYOR!
Seçimlere müdahale edilmemesi gerektiğini söyleyen Sertel ayrıca, “Delege seçimlerine müdahil olmamak lazım. Belediye başkanlarının, milletvekillerinin girmemesi lazım… Beni bir arkadaşım aradı Barbaros Mahallesi’nden, ‘şu arkadaşla görüşmem lazım, bir arar mısın?’ dedi. Orada da iki liste çıkıyormuş, aradım ‘git görüş, seni bekliyor’ dedim. O da liste çıkarmış. İster istemez dolaylı olarak müdahil oldum. Sonra o listedeki arkadaşların gönlünü kazanmak için çok uğraştım. Girmem! Kendi mahallem Kazımdirik’te girmedim. Milletvekili böyle bir şeye girmez. Belediye başkanları da girmemeli. Ama giriyor, hem de dibine kadar! Yanlış buluyorum. Delege seçiminde kavga olur mu? Kim kimi dövüyor? Önümüzdeki hafta yine seçimler olacak, asla ve asla kavga içine girmemesi lazım” dedi.  

İLÇE BAŞKANININ DELEGE SEÇİLEMEMESİ İÇİN: İYİ DEĞİL TABİİ!
Bornova İlçe Başkanı Asım Güven’in kendi mahallesi olan Kazımdirik’te delege seçilememesi için konuşan Sertel, “Öbür taraftaki listede çok uzun yıllardır siyaset yapan isimler vardı. Çok etkindir, çok insan taşıyacak niteliktedirler. Ondan kaynaklandı. Asım Başkan Nevzat Bey ile hareket edip gelmişti. Nevzat Kavalar istifa edince göreve gelmişti. Kongre kazanmamıştı. İyi değil tabii! Asım Güven’in de çok emeği geçti bu partiye. Ben Kazımdirik’te partililerin yan yana gelmesini ve ortak liste yapılmasını isterdim. Başaramadılar, ayrıştırıcılar galip geliyor bu işlerde. ‘Onları biz sandığa gömelim’ şeklinde bir yanlış anlayış var. Gömdüğünüzde sizin arkadaşınız” ifadelerini kullandı.

ÖNCEKİ KONGREDE BANA, ‘YANLIŞ YAPTIN, NİYE DESTEKLEDİN?’ DİYENLERİN TOPYEKUN YÜCEL’İ DESTEKLEDİĞİNİ GÖRÜYORUM!
“Uzlaşı adayı diye bir şeyi kabul etmek mümkün değil” diyerek sözlerini sürdüren Sertel, İl Başkanı Deniz Yücel’e dair konuştu. Sertel, “Bizim partide 2-3 aday olur, normaldir, ben ‘niye oluyorsun?’ demem. Geçen gün Deniz Yücel çağırdı beni, konuştuk. Ben geçen dönemde Deniz Yücel’i desteklemiş bir milletvekiliydim. O zaman karşısında olanların şu an onu desteklediğini görüyorum. O süreçte bana küsen kardeşlerimin benim desteklediğim ismi desteklemesine seviniyorum. Niye o zaman bana küstünüz? Ben o zaman öyle gördüm ve değerlendirdim. Hiç de pişman olmadım. O günlerde bana ‘yanlış yaptın, niye destekledin?’ diyenlerin bugün topyekun desteklediğini görüyorum. Güzel!” dedi.  

DENİZ YÜCEL SON BÜYÜK KURULTAY SIRASINDA GENEL BAŞKANIMIZIN YANINDA DİMDİK DURDU!
Sertel, “Deniz Yücel’in en doğru yanı farklı yapıdan geldiği söylenmesine rağmen parti içindeki duruşudur. Son büyük kurultay sırasında genel başkanımızın yanında dimdik durdu. Ben zaten genel başkandan yanayım. Mesela ben kişisel olarak parti içinde hiçbir gruba entegre değilim. Vekiller arasındaki gruplaşmanın içinde olmadım, girmem de! Sen-ben-bizim oğlan olup başkasını yenerim anlayışı içinde olmadım, olmayacağım. Benim bir tek bağlı olduğum yer var; Kemal Kılıçdaroğlu! Oflu’nun direkt Allah’a bağlı olması gibi! Çünkü ben Kemal Bey’i seviyorum. Kemal Bey’in doğru bir insan olduğunu, partiyi büyütmeye çalıştığını görüyorum, düşünüyorum ve destekliyorum. Onun dışındaki gruplar oradan oraya gidiyor, ‘ben olayım’ diyor. ‘Benim olmam için şunların bir araya gelmesi lazım’ anlayışı içindeler. Ben öyle olmadım, olmayacağım. Ben halktan yanayım, alttayım ben!” diye konuştu.

KAVGA EDENİN İÇİMİZDE YERİ YOK
Sertel örgüte verdiği mesajda, “Kavgasız, gürültüsüz demokratik bir yarış olmasını istiyorum. Kavga edenin içimizde yeri yok. ‘Ben haklıyım, bana böyle yaptılar’ demek olmaz.  Ama yumruğu attın. Konuşacağız, dargınlık yok. Ben olsam mahallelerde seçilen arkadaşları bir araya toplarım, bir çay içmesini isterim. Kendi aramızdaki yarışlardaki galibiyetler çok önemli değil. Asıl galibiyet iktidarı değiştirmekte. Halk zammın, zulmün altında inim inim inliyor. Esnaf kan ağlıyor. Bizim delege seçimlerimizle falan ilgilenmiyor esnaf” ifadelerini kullandı.