CHP’li Purçu’dan flaş çıkış: Kurultay olursa baskın seçim gerçekleşecek!

EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir milletvekili Özcan Purçu, Sonsöz TV’de yayınlanan ‘Günaydın Ege’ programına konuk oldu ve Aslı Eren’in sorularını yanıtladı.

Milletvekili Purçu, 24 Haziran seçimleri, CHP içerisindeki imza tartışmalarını ve olası kurultay hakkındaki düşüncelerini belirtti.

ZORLU BİR SÜREÇTEN GEÇTİK
Partinin şu an içerisinde bulunduğu durumu değerlendiren Purçu, “Zorlu bir süreçten geçtik, dönüm noktası olan seçimi biz kaybettik. Neden kaybettiğimizi sorguladık, sebepleri de ortaya döktük. Bunlar toplumda ve vatandaşın algısında meydana gelen sosyolojik dönüşümler ve değişimlerdir. Bunların en önemlisi de eğitim sisteminde yapılan oynamalardır. Bilinçsiz ve eğitimsiz kesim yetiştirilmesi bunun doğal sonucudur. Hükümetin eksik politikalarına rağmen, ne anlatırsak anlatalım vatandaşın algısındaki değişiklik böyle bir tabloya neden olmuştur” diye konuştu.

BAŞARININ FATURASI HERKESE KESİLECEKSE BAŞARISIZLIK DA HERKESE KESİLMELİDİR
Genel seçimlerde elde edilen başarısızlık hakkında açıklamalarda bulunan Purçu, “Bu süreç sonunda sadece genel başkanın sorumlu tutulmasını doğru bulmuyorum. Kemal bey doğru politikalar üretti. İyi Parti'ye verilen milletvekilleri, kendisine rakip olmasına rağmen Muharrem İnce'nin aday olarak gösterilmesi durumlarında herkes genel başkanımızı alkışladı; egolarından arınmış bir genel başkan var dendi. Seçim gecesinde başarısız sonuçlar sebebi ile herkes genel başkana yüklendi. O gece Cumhuriyet Halk Partisi başarılı olmuş olsaydı başarı herkesin olacaktı. Başarının faturası herkese kesilecekse başarısızlık da herkese kesilmelidir. Ben bu tavrı kabul etmiyorum” dedi.

MUHARREM İNCE O GECEKİ SÜRECİ YÖNETEMEDİ!
CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce'nin seçim gecesi için yaptığı açıklamalara dair eleştiri getiren Purçu, “Bana göre genel seçimin olduğu gece bizim cumhurbaşkanı adayımız Muharrem İnce; sevdiğimiz, saygı duyduğumuz insan o geceki süreci yönetemedi. Ülkenin cumhurbaşkanı olacak kişi o gece çıkıp, süreci daha iyi yönetebilirdi. Bana kalırsa seçimden önce kendisi için üç ayrı açıklama hazırlamalıydı. Sonuç her ne olursa olsun her duruma hazır demeçleri olmalıydı ve mutlaka açıklama yapmalıydı. Seçim için gerekli sistemi hazırladık. Genel merkeze bir sistem kuruldu. Aynı sistemin benzeri, illerde de il başkanları kontrolünde kuruldu. Ve seçim süreci sağlıklı bir şekilde yönetildi. Biz hiçbirimiz sandıkta şaibeli sonuçlar var itiraz ediyoruz demedik. Aksine diğer seçimlerden daha sağlıklı bir şekilde sonuçları aldık. Örgütlerimizden de gerekli sağlıklı veri akışı sağlandı. Şaibeli bir sonuç olsaydı ortalığı ayağa kaldırırdık.  Muharrem Beyin açıklaması kendi görüşleridir. Tekrarlıyorum biz seçimlerde olağanüstü bir durum ile karşılaşmadık. Milletvekillerimiz İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bazı bölgelerimizde görev yaptı. Ama hiçbirisinden şaibeli, olağanüstü bir durum var gibi bir açıklama gelmedi. Muharrem İnce'nin açıklamalarında bunları ne düşünerek söylediğini bilmiyoruz” ifadelerini kullandı.

MEDYA İNSANLARI GERÇEK GÜNDEMDEN UZAKLAŞTIRIYOR
Purçu sözlerine ''Kendimizi eleştirdim, süreç böyle olmamalıydı. Herkes hata yapabilir, her zaman bu tarz durumlar meydana gelebilir. Önemli olan hatalarımızdan dönmek, bir an önce toparlanmalıyız. Ülkenin durumu hiç iyi değil. Seçimin üzerinden bir ay geçti. Bir ayda geldiğimiz duruma bakın; faizlere zam geldi benzine, bağ-kur primlerine zam geldi, enflasyon yükseliyor. Ama kimse farkında değil. Çünkü vatandaşın algısı değişti. Örneğin; Soma'da maden kazası oldu. Karadeniz'de Karadeniz halkını olumsuz etkileyecek birçok düzenleme yapıldı. Bunlara rağmen AKP oralarda bile birinci parti çıktı. İnsanların beynine kelepçe takıldı, insanlar düşünemiyor. Ülkenin hukuku değişti, demokrasisi bozuldu, adaleti işleyemez hale geldi ve bunu kimse görmüyor. Medyaya baktığımızda insanları ülkenin gerçek gündeminden uzaklaştırıyorlar, gerçekleri yansıtmıyorlar. Toplum mühendisliği yaptılar. Vatandaşın algısı ile oynadılar ve o algıyı yönetiyorlar. Türkiye'deki gençlerin çoğu eğitim sisteminin etkisi ile bilinçsiz ve cahil yetişiyor. Seçim önce Milyonlarca lira para dağıtıldı. Ciddi miktarda para dağıtıldı. İş sözleri verildi, iş alımları gerçekleştirildi. Vatandaş buna bakıyor, önem veriyor. Ama rejimin zararlarını öyle ya da böyle herkes görecek. Kasım ayında ciddi bir ekonomik kriz bekliyorum. Ülke harap ve bitap düşmüş durumda. Vatandaş kime ve neden oy verdiğini bilmeli” diyerek devam etti.

DEMEK Kİ İMZA TOPLANAMADI!
Purçu imza sürecinde meydana gelen tartışmaları değerlendirirken, “Geçen hafta imza süreci bitmiş olmasına rağmen bugün teslim edilecek. Tahminimce eğer imzalar toplanmış olsaydı geçen hafta teslim edilirdi. Demek ki toplanamadı. Toplanmış ise de gereği yapılır. Delege ne derse o olur. Dedikodu çok fakat gerçek olan ben delegeysem imza veririm ya da vermem. O benim hakkım kimse de karışamaz. Eğer baskı yapan, yaptırtan biri varsa ve delegemiz susuyorsa bir şey diyemem. Ama böyle bir şey olduğuna inanmıyorum. Demokrasi sürecinin gerektiği gibi işlediğini düşünüyorum. Kurultay delegesi olmak ciddi bir görevdir. O kişinin kendi düşünceleri doğrultusunda karar vereceğine inanıyorum. Beni kimse imza ver ya da verme diye aramadı. Kimsenin de arandığını düşünmüyorum. Kararı delegeler verecektir. Genel başkanımız da söyledi değişim yapılacak, yaşanacak dedi. Değişim güzeldir. Ama bunun bir zamanı olmalıdır” açıklamasında bulundu.

KURULTAYA GİDERSEK, ERKEN SEÇİM OLUR!
Kurultay gündemi üzerinden önemli mesajlar veren Purçu ayrıca flaş bir çıkışa imza attı. Purçu, “Bence biz kurultaya gidersek erken seçim olur. Cumhuriyet Halk Partisi'nin gücünü kırmak isteyeceklerdir. MHP Lideri Devlet Bahçeli ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz günlerde kapalı bir toplantı yaptı. Bizim de kulislerimiz, AKP'de de arkadaşlarımız var. Biz bunu biliyoruz. Biz kurultaya gidelim, akabinde baskın bir seçim gerçekleşecek. Kurultay olmazsa yerel seçimin zamanında gerçekleşeceğini düşünüyorum. Siyaset hamle işidir. Biz bir açık verirsek buradan yürüyecek ve bizim gücümüzü kırmaya çalışacaklardır” dedi.

YSK SONUÇLARI AÇIKLANMADAN KURULTAY TALEBİNDE BULUNMAK ETİK DEĞİLDİR!
Kurultay tartışması sebebi ile partinin ikiye bölündüğü algısına yanıt veren Purçu, “Kurultay istekli arkadaşlarımız da bizim arkadaşlarımız. Arkadaşımızın bir kısmı daha YSK resmi sonuçları açıklamadan basın aracılığı ile kurultay talebinde bulundular. Bu etik değildir. Eğer gelip bunu önce bizimle paylaşmış olsalardı uzlaşılabilinirdi. Kurultay talebinde bulunan arkadaşlarımızın başlangıcı doğru olmadı. Bu şekilde karşı karşıya gelinmemeliydi. Önce birlikte yerel seçimlere hazırlanıp sonrasında kurultaya gidilirdi. Eksiğimiz budur. Muharrem İnce ve ekibinin daha resmi sonuç açıklanmadan böyle bir talep ile geleceklerini düşünmezdim. Bence Muharrem İnce de yanlış yönlendiriliyor. Kavgamız yok, rekabet her zaman olur. Bu rekabetler CHP içinde hep olmuştur ve her zaman olacaktır. Bence bu demokrasinin tam olarak işlediğini gösterir. Bizim partimiz içinde bir delege imza veriyor ve genel başkanı belirleyebiliyor. Bu hangi partide var. Tabii ki bu her zaman yararlı olmayabilir. Aradaki süreç ve yaşanan olaylar zarar da verebilir”  açıklamasında bulundu.

GENEL BAŞKAN DA DEĞİŞMELİ, BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI DA DEĞİŞMELİ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun süreçteki değişim mesajlarına değinen Purçu, “Yeri geldiğinde herkes değişmeli ama bunu belirtirken de biraz insanın kendi sürecine bakması lazımdır. Değişim güzeldir fakat bunun zamanı da önemlidir. Herkes zamanı geldiğinde değişmeli. Genel başkan da değişmeli, büyükşehir belediye başkanı da değişmeli. Genel başkanımızın görev süresi 8 yıl ama Aziz Bey’in ki 15 yıl. Örneğin ben 10 yıl vekillik yapmam. Zamanı geldiğinde bırakmak lazımdır. Aziz bey de değişmeli yeri geldiğinde genel başkan da değişmeli” dedi.

HER BÖLGENİN GERÇEKLERİ VARDIR, İZMİR YAŞAM TARZINA OY VERİR!
İYİ Parti İl Başkanı Koray Ükünç ve AK Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül’ün, yerel seçimler için İzmir özelinde iddialı açıklamalarda bulunmasını değerlendiren Purçu, “Herkes farklı iddialarda bulunabilir ama her bölgenin gerçekleri vardır. İzmirlinin belli bir yaşam tarzı vardır ve İzmirli yaşam tarzına oy verir. İzmirlinin yaşam koşullarını korumak için CHP'ye oy verdiğini ve vereceğini düşünüyorum. İzmirli vatandaş CHP'li belediye başkanları ile de bütünleşmiş durumdadır” diye konuştu.

KURULTAY SÜRECİNDE İMZA VEREN DELEGE DE, VERMEYEN DE KARDEŞİMİZDİR
Purçu ayrıca, “Herkesi çok seviyoruz. Bu ülke hepimizin, bu durumdan biz de memnun değiliz. Ama en kısa sürede toparlanmayı da bilmeliyiz. CHP olarak en kısa sürede toparlanıp, en iyi sonuçları almaya çalışacağız. Kurultay sürecinde imza veren delege de, vermeyen de kardeşimizdir. Delege ne derse o olur. Ben her şeyin güzel olacağını düşünüyorum. Siyasette ne zaman ne olacağı belli olmaz, her şey olabilir. Bence yerel seçim sürecinde kurultaya gidilmemelidir. Çünkü gidersek, erken seçim kapıdadır. Kurultay yerel seçim sonrasına ertelenmelidir. Kurultay mı yapalım sahada mı çalışalım? Bu milletin düşüncesini de kötü etkiler. Seçmen kendi içinde çözüm üretemeyen bir partiye oy vermez. Kurultay zamanı olarak yerel seçim sonrasını destekliyorum. Gerekirse toplanması hususunda imza da vereceğim” ifadelerini kullandı.