CHP’li Başkan Şahin’den iddialı çıkış: Aday olmazsam seçim yüzde 98 kayıp!

EGEDESONSÖZ- Menemen Belediyesi’nin Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Başkanı Tahir Şahin, Sonsöz TV’de yayınlanan ‘Günaydın Ege’ programına konuk oldu ve gazeteciler Fatih Yapar ile Aslı Eren'in sorularını yanıtladı. 4 dönemi geride bırakan ve 5’inci dönem için kolları sıvayarak partisinden aday adaylığı başvurunu yapan Başkan Şahin 31 Mart’ta gerçekleşecek yerel seçimler için birbirinden önemli açıklamalara imza attı.

AK Parti ile Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) tarafından oluşturulan Cumhur İttifakı ve partisi ile İYİ Parti’nin kurduğu Millet İttifakı özelinde konuştu. Kendi durumuyla ilgili de net mesajlar veren Şahin, aday gösterilmediği takdirde seçimin kaybedileceğini vurguladı.GELDİĞİMİZDE ÇOK KÖTÜ BİR MENEMEN VARDI, SÖYLEME DİYORLAR!
Şahin, “1999 yılında ilk belediye başkanı seçildiğimizde, inanılmaz kötü bir Menemen vardı. ‘Geçmişi bırak, neler yapacaksın’ diyen vatandaşlarımız da olabilir ama geçmişi hatırlamakta da fayda vardır. Çünkü o günlerde bebek olan çocuklarımız bugünlerde oy atma aşamasına geldi. Bu gençlerimize bunu hatırlatmak adına fayda görüyorum. Çok kötü bir Menemen, bana söyleme diyorlar zaman zaman, bir bardak çay, bir kepçe kum bile yoktu. İşçinin emekçinin 12-15 ay, ikramiye alacaklarının 2 yıl geriden geldiği, işçi kardeşlerimizin alacaklarıyla karşı karşıya kalmış bir Menemen. Benim gördüğümde yol değiştirdiğim bir çöp aracı diye anlatabilirim eski Menemen’i. Altyapının, üst yapının, ulaşımın olmadığı bir Menemen ki, o zamanlar Menemen-Karşıyaka ulaşımında Menemen Belediyesi çalışıyordu. İki araç çalışıyordu, biri arıza yaptığı zaman 15 gün o seferler olmuyordu. Yani bir gün ulaşım varsa 3-5 gün yoktu. Öyle kötü bir Menemen, içtiğimiz şebeke suyunun bitmiş alt yapısı yüzünden günde 4-6 saat su alabildiğimiz bir haldeydi. Böyle bir Menemen aldığımızı çok rahat bir şekilde ortaya koyabilirim. Menemen’de hiçbiri CHP’li olmayan 8 belde belediyesi olan bir Menemen Belediyesi aldığımızı vurgulamak isterim. İzmir’de parlamento dışında kalan bir partinin belediye başkanı olarak, İzmir’de sadece Menemen, Çiğli ve Güzelbahçe vardı. İzmir bile o dönemde CHP’li değildi. Karşıyaka bile, Narlıdere belediyesi bile CHP’li değildi. Düşününüz ki parlamentoda bize yardım edecek hiç kimse yoktu. Bir tane CHP’li vekil yokken aldığımız bir Menemen var. Şartlar inanılmaz zordu” dedi.

BİZ TÜRK’E DE KÜRT’E DE ARAP’A DA AYNI GÖZLE BAKTIK!
“1999 yılı öncesi ve 1999’da ilk aldığımızda Menemen kocaman bir köy diye adlandırılırdı” diyerek sözlerini sürdüren Şahin, “Bugün ise Menemen çağdaş ve yaşanabilir en iyi kentlerden biri olmuş, marka kent yaratmanın gururunu yaşıyoruz. Burada STK’ların muhtarların da önemli emekleri vardır. Zor dönemlerde beni anlayışla karşılayan Menemenli hemşerilerim vardı. Menemenlilerin destekleri olmasa bugün bu çağdaş Menemen olmazdı diye düşünüyorum. İnanılmaz bir Menemen var. Menemen’de çok etnik kimlikli bir yapı var ve Bakırçay’a çok yakın bir konumdayız. Menemen Türkiye’nin birebir kopyasıdır. Her kesimden insanın, tarımdan, sanayiden ve turizmden her şeyin bulunduğu bir Menemen var. Menemen’de doğmuş, büyümüş, iş yapmış biri olarak göreve geldiğimde üç ay boyunca ilçemi gözlemledim. Baktım ki, hiç kimsenin ötekileştirilmeden Menemen’in yönetilmesi gerektiğini anladım. O günlerde düşündüğüm Menemen’in oluştuğunu aynen görüyoruz. 2009’da belde belediyeleri de bize katılınca tekrar ilçeyi irdelemek durumunda kaldık. 20 yıl da 30 yıl da görev yapsanız mutlaka bazı sorunlar olacaktır. Ancak biz birlikteliği sağladık. Benim aslında yaptığım en büyük hizmet ne diye soracak olursanız, geçmişte Güneydoğu Anadolu kan revan içerisinde, bombalar içerisinde, her yerde inanılmaz din, mezhep ve ırk kavgası varken, Menemen’de bu yönde tek bir kavga olmamıştır. Bu niye biliyor musunuz? Biz Türk’e de Kürt’e de Arap’a da aynı gözle baktık” yorumunu yaptı.YAPILANLARI GENİŞ YELPAZEDE ANLATTI
Belediyenin proje, yatırım, icraat ve uygulamaları hakkında detaylı bilgi veren Şahin, “2008 yılında Asarlık’ta ücretsiz eğitim veren bir dershane açtık. İlk yıl 800 kontenjanı olan dershaneye 8 öğrenci Menemen merkezden geldi bu dershaneye. Menemenli vatandaşlar oraya dershane açarken “Ne işin var Asarlık’ta dershane açıyorsun” diye eleştirdi. Ancak bugün dershanenin yüzde 60’lık bir kısmı merkezden gidiyor dershaneye. Ancak oraya giden öğrenciler, oradaki Kürt, Türk ve Arap öğrencilerle kaynaşıyor. Birlik beraberlik var orada. Münferit olaylar dışında Menemen’de birlik ve beraberlik sağlanmıştır. Üniversite şu anda 700 öğrenci alımıyla görevini sürdürüyor. Gelecek yıl 8- 10 bin arasında öğrenci alacak. Gediz üniversitesi kapatıldıktan sonra o bölgede büyük bir çöküntü yaşadı. Ancak şimdi daha şanslıyız çünkü devlet üniversitemiz var. Burası 5 yıl içinde en büyük üniversitelerden biri olacak. Çünkü inanılmaz çalışkan ve vizyonu olan bir rektörü var. Biz ikinci bir üniversite kurabilir miyiz diye düşünerek 6 ay önce bir vakıf kurduk. Ancak tabii o kadar kolay değil. Maliyetli bir iş. Biz bunu gelecek dönemde önce MYO ile başlatmak istiyoruz. Belediye olarak bir üniversite kurmak en büyük hayallerimizden birisi. Ancak bu o kadar kolay olacak bir iş değil. Sokak hayvanlarına bakıyoruz ama yeteri kadar değil. Sizin kanalınızdan bunu itiraf edeyim. 20 yıldır belediye başkanlığı yapıyorum, her dönem bu sorun önümüze geliyor ve ben de itiraf ediyorum, sokak hayvanlarında çok başarılı olduğumuz söylenemez. İlgileniyoruz ama başarılı olduğumuz söylenemez. Bütün belediyelerin en büyük sorun sokak hayvanları. Bence hükümetlerimizin daha farklı bakış açısıyla bunu da başarabiliriz. Yasaya göre hayvanı alacaksınız, kısırlaştırıp aynı yere bırakacaksınız. Bunu yapıyoruz zaten. Toplanan hayvanları Menemen gibi, Manisa’nın kıyı kısımları gibi yerlere bırakıyorlar. Önümüzdeki süreçte, Süleymanlı’nın üstlerinde 50-60 dönümlük bir alanda hayvan barınağı yapıyoruz. Orada bu konuda çok daha başarılı olacağımıza inanıyorum. Perşembe pazarını söylemem gerekirse, bu kış gününde bu inşaat olur mu diyenler oluyor. Planlar birkaç kez değişti, itirazlar da olunca kesinleşme tarihi de bu zamana denk gelince, mecburen yer teslimini yaptık. En geç 6 ay içerisinde Pazar yerini bitireceğiz. Hem pazarcı esnafı hem kadınlarımıza inanılmaz bir hizmet olacak. Ancak biraz sıkıntı çekmeden de o mutluluğun tadı çıkmıyor” dedi.

VAKIF DEĞİL ŞİRKET KURDUK!
Spora da eğilen bir belediye başkanı olduğunu vurgulayan Şahin, Menemen Belediyespor üzerinden açıklamalar yaparken, “Bir fakülte bitirebilirsiniz, herhangi bir meslek grubuna sahip olabilirsiniz, ancak birey spor yapmıyorsa sadece kendi branşında kalıyor. Ayrıca spor yapan çocukların da daha vizyoner olabileceğini düşündüğüm için spora önem veriyorum. Ayrıca kendim de bunu yakalıyorum. Biz geldiğimizde Menemen Belediyespor’un anahtarı kaymakamlıktaydı, kapanıyordu. Menemenspor, 1993 yılında kapanmış, Menemen Belediyespor olmuş, 6 yıl sonra yeniden kapanmış. Bana anahtarı getirmeseler, Menemen Belediyespor da kapanacaktı. O günden bu güne 9 yıl amatörde mücadele ettik, daha sonra ve 3 ve 2. Ligde oynayan yarışan bir ekip yarattık. 1999’da 60 çocuğumuz vardı bugün 3 binin üzerinde çocuğumuz spor yapmaya başladı. 25’in üzerinde eğitimlerimiz var tüm branşlarda. Köylere kadar halı sahalar yaptık. Çocuklarımıza hem spor yaptırıyoruz hem de eğitiyoruz. Vakıf değil şirket kurduk Menemenspor A.Ş. diye. Şirketin üzerinden yürütülmesi gerektiğine inandık. Vakıf da kuruldu ama onunla ilgili bir işlem yok. O üniversite için. Özellikle spor ağırlıklı bir üniversite hedefliyorum. Özellikle bu bölgede ve Bakırçay’da buna çok büyük ihtiyaç var. Menemen Belediyespor’un sadece futbol kısmını şirket kapsamına aldık. Zaten kulübün hiçbir mal varlığı yok. Bu konuda algı yaratılmak isteniyor. Futboldan para kazanan bir tane kulüp göstersinler. Altınordu bile henüz yatırımlarının yarısını çıkarabildi. Futbol sektörü para alan değil para veren bir sektördür. Biz şirket yapmayabilirdik. Kötü niyetli olsaydık, Menemen Belediyespor belli sayıda üyesi olan bir kulüptür. Üyelerimizin hepsi bize destek olan insanlardır. Kötü niyetimiz olsaydı şirkete gerek yoktu, dernekten de yapardık, her şey elinizde. Bunu muhalefet yapıyor, AK Partili arkadaşlar yapıyor. AK Partili meclis üyemiz Arif Kuran’la birlikte kulüpte yöneticilik yaptık. O zaman niye ayrıldınız? Hakkı Durmaz beni eleştiriyor, “Ben üye değilim, ne olduğunu bilmiyorum” diyor. Sen geldin üye olmak istedin de biz seni üye mi yapmadık kulübe? Bunlar olsa haklılar. Benim kötü niyetli olduğumu düşünüyorlarsa ve sağladığımız destekleri sağlayacaklarını taahhüt etsinler, gelsinler oturalım konuşalım, yarın şirketin yönetimini onlara devretmeyen Tahir Şahin, Tahir Şahin değildir. Şahsi paramızı vermiyoruz ama risk almak gerekir. Ben sporu çok sevdiğim için bu riski alıyorum ama bunu bir başkasının yapacağına inanmıyorum. Yoksa bunu yapmasam yarın gelecekler, bu kulüp nasıl olsa ikinci ligde diyecekler, har vurup harman savuracaklar ve 20 yıllık emeğimizi götürecekler” ifadelerini kullandı.İHTİMAL VERMİYORUM
‘Makamı kaybederseniz kulübü de bırakacak mısınız?’ sorusunu yanıtlayan Şahin, “Öyle bir şey aklıma gelmiyor. Ben öyle bir ihtimal vermiyorum. Ama oldu ki ters oldu, şirketteki ve vakıftaki görevleri, eğer bu kulübe bu özelliklerde, bu bütçelerde taahhüt eden varsa yarınlarda değil bugün de bırakırım. Benim yaptıklarımı daha üste çıkarmalılar, benimle yarışmalılar. Ben temizliğime inanmasam tam seçim öncesi böyle bir iş yapar mıyım? Niye kendimi tartıştırayım. Doğru olan neyse, insanlar onu yapmalı. Bu desteği taahhüt eden kim varsa ve kulübün ismini değiştirmeden, yarın sabah şirketi devrederiz” dedi.

DEVLETİN HASTANE DIŞINDA MENEMEN’E BİR ŞEY YAPTIĞINI GÖRMEDİM
Şahin, ‘Hükümet Menemen’e hiçbir şey yapmadı mı?’ şeklindeki soru karşısında ise, “Ben görmedim. 10 yıl önce hastanemizi yeniledik, onu da vatandaşlarımızda ‘Yeter, hastanemi istiyorum’ diye bir ayaklanma yapmıştık. Hastane de o isyandan sonra yerleşti. Ben bunun dışında devletimizin özel bir şey yaptığını görmüyorum. Adliyemiz yapıldı, yapılması gerekliydi. 200 bine yaklaşan nüfusumuz var, elbette yapılacak. Bunlar dışında Menemen’de bir şey görmedim. Ne yapılabilir diye sorarlarsa, Menemen bir tarım şehridir. Menemen’i vahşi sulamadan çıkarıp damlama sulama sistemine geçirin, kapalı sulama sistemine geçirin. Hükümetimiz bununla ilgili bir proje yapabilir. Böylece üretim artar ve ürün değeri artar. Ayrıca istihdamda da artış yaşanır. Bunu yapsınlar, hükümetimizin elini sıkarım. Mesela ‘Gediz ölmesin, öldürmesin’ dedik, Gediz’i kirlettirmesinler o bile önemlidir. Kirletenlere ağır yaptırımlar uygulansın dedik. Bunlar yapılmış mı yapılmamış. Benim de o zaman hükümetimizi eleştirmeye hakkım var. Ben aslında hükümetimizin böyle makro projelerle ilçemize girmesini istiyorum. Menemen içinde DSİ kanalı var, açık kanal. Kışın sular kesildiği zaman herkes oraya çöp atıyor. Bu kanalı verin bize kapatalım diyoruz, ya da bu kanalı tamamen iptal edin, Menemen’in dışından geçirin diyoruz. Çöp kanalı gibi olmaya başlıyor ister istemez. Eskiden Mermerli bölgesinde pis kanal vardı onu risk aldım sormadan kapattım, Mermerli şimdi Karşıyaka’nın Bostanlısı gibi oldu. O 2 metre eninde kanaldı risk aldım ama bu büyük kanal proje gerektir hemen dur bakalım derler” diye konuştu.

AK PARTİ TABANINA DA GÜVENİYORUM ÇÜNKÜ ONLARDAN DA OY ALIYORUZ!
Cumhur İttifakı’nın adayının sorulması üzerine de açıklama yapan Şahin, ayrıca ittifakları da değerlendirdi. Şahin, “Ben muhalefetin adayı hakkında yorum yapma hakkına sahip değilim. Arkadaşımıza başarılar değilim. Bana göre 2014’te en güçlü adayını çıkarmıştı. En iyi aday Mehmet abiydi. Herkese dokunmuştur Menemen’de. Bana göre en iyi adaydı. Bizim aramızdaki fark 10 bin idi. Binali Yıldırım ile Aziz Bey arasındaki fark 5 bin idi. Böyle önemli bir farklılık var. Risk almaktan söz ettim az önce. Aday arkadaşımız savcılıktan istifa etti, bürokrat. Bu riski ne kadar alır almaz, bilemem. Ama ben işletmecilikten geldim. Eğer risk almak istemiyorsan git kaymakam ol, git savcı ol diyeceğiz. Yapı meselesi bu, bir bürokrata kolay kolay risk alamazsınız. Belediye Başkanlığı risk işidir, Menemen Şehir Stadı’nın yapımı gibi. Menemen Şehir Stadı bizde değildi. İzmir ve Menemen inim inim inliyordu. Yarın belki PTT 1. Lig’e çıkacağız ama stadımız yoktu. Tribünlerini yaparken bile risk aldık, her an ‘dur’ denebilirdi. Bir de imece usulü yaptık, iş adamları arkadaşlarımızla. İttifak siyasi hayatımıza girdi. Bizim partimiz de bunu çok doğru uyguluyor. Bu bir ortaklık demektir, bir özveri demektir. Ben de bu özveriyi ve ortaklığı en iyi şekilde yapacağım. Hatta AK Parti tabanına da güveniyorum çünkü onlardan da oy alıyoruz” dedi.

PARTİMDEN 12-13 PUAN ÖNDEYİM
Kendisi özelinde konuşan Şahin, çarpıcı açıklamalar yaptı ve “Parti ile benim aramda genel olarak baktığımda 12-13 puan arasında bir fark var. Benim hedefim yüzde 52-55 arasında. Ben dersem ki yüzde 60-65 alacağım, yalancı bir siyasetçi olurum. Bunu oranı sokaktaki seslerden görüyorum. Zaten sokaktan gelen sesi görmesem aday olmazdım. Geride kalan dönemde yapamadıklarımızı yapmak için adayız. Gelecek dönemde kadroyu da gençleştireceğiz. O gençlerin içerisinden yeni bir Tahir Şahin çıkacaktır” ifadelerini kullandı.

Sadece bir dönem daha görev istediğine vurgu yapan Şahin, “Öyle duruyor ama kesin konuşmak gibi değil. O 5-6 veya 7-8 genci aldığımızda, onları yetiştirmek için alacağız. Onları vekil bırakacağız, gerekirse bize sormadan karar al diyeceğiz” dedi.

ADAY OLMAZSAM SEÇİM YÜZDE 98 KAYIP!
Aday gösterilmediği takdirde seçimin partisi açısından sıkıntıya gireceğini aktaran Şahin, “Büyük oranda kayıp olur. Elimizdeki verilere göre söylüyoruz, sadece sokaktan gelen seslere göre değil. Yüzde 98 kayıp olur. Elbette partinin üzerinde bir kişi değilim. Ben olmazsam dünyanın sonu değil, olursam da başarı değil. Ama Menemenli hemşerilerim adına üzülürüm” açıklamasını yaptı.

MUHALEFET BENİ TARTIŞACAK BAŞKA BİR ŞEY BULAMAMIŞ 
Akrabaları arasından belediyeye personel alımı yaptığının öne sürülmesine ve bu yöndeki eleştirilere cevap veren Şahin, “Muhalefet beni tartışacak başka bir şey bulamamış. Durmadan 20 yıldır benim başıma gelenler pişmiş tavuğun başına gelmedi. Ama sapasağlam ayaktayız. 2009 yılında seçim öncesi yine bu konu gündemdeydi. Kızım Tuğçe Şahin, Karşıyaka Belediyesi’nden geldi. Cevat Başkanın özel kalemiydi. Kadrosu vardı. Üçüncü kuşak akrabam Başkan Yardımcısı Nadir Şener, DSİ Mühendisiydi, memur, kadrosu vardı. Ufuk Anık, Başkan Yardımcısı sorumluluğu vermişim, onun için de mahkemeye çıkıyoruz, kayın biraderim. Ufuk Anık 2009’da geldi, keşke 2004’te gelseydi. Çalışkan, cevval, iş yapan, iş koparan, istediğim gibi kızabildiğim, nazım geçtiği. Şimdi bunları bahsediyorlar da bir tane amcaoğlum var Metin Şahin, çöpün arkasında çalışıyor. Onu söyleyen yok ama. Tuğçe Şahin’i, Nadir Şener’i ve Ufuk Anık’ı söylüyorlar. Şimdi Metin Şahin’i söyleyen yok. 10-11 tane akrabam var. Ama abimin çalıştığını söylemişler. Abim çalışmıyor ki. Benim ailem, kardeşlerim makam arabama binmiyor. Ama bunlar bir şey buldu ya, altın bulmuş gibi hissediyorlar kendilerini, bunlar böyle gündeme düşüyor” dedi.

İŞİNİ YAPIYORSA NİYE ALMAYAYIM?
Şahin sözlerini sürdürdü ve “Ama başkaları ne yapıyor, başka belediyeye yerleştiriyor. Doğrudan niye kaçayım? Ben de yerleştirebilirdim. Ama doğruysa. Tuğçe Şahin işini iyi yapıyorsa niye? Bir de ekiple daha iyi çalışabiliyorsunuz. Başarılı olmasalar görevden alırım, hiç acımam. Ufuk Anık’ın yediği fırçayı kimse yememiştir. Haddinden fazlasını istediğim için. O çocuklar dinlenme nedir bilmiyor. Biz böyle bir Menemen’e hizmet etmek için yanımızdakileri de perişan ediyoruz” ifadelerini kullandı.