CHP’li Arslan’dan ‘çöp ithalatı’ tepkisi!

Plastik atık üzerine yaptığı açıklamalarla dikkat çeken Çevre Komisyonu üyesi ve CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

“Kentlerimiz en küçük yağışa teslim oluyor, tarım alanları olan topraklarımız hızla kirleniyor, akarsularımızda durum daha da vahim, bunun tek nedeni ise hükümetin yanlış ve yetersiz politikalarıdır” diyen Arslan açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

“Yaşadıklarımız ülkemizde afetlerin sayısının ve şiddetinin arttığını gösteriyor. Kentlerimiz, tarım alanlarımız, su kaynaklarımız çevre kirliliğinin tehdidi altında. Bu olumsuz tabloyu gördüğümüz halde hızla kirletmeye, yeşil alanları ve ormanları yok etmeye devam ediyoruz tüm bunlar yetmezmiş gibi artan bir şekilde katı atık ve çöp ithal ediyoruz. Türkiye adeta Avrupa ve bölgemizin çöplüğü olmuş durumda. İngilizler Türkiye’ye sattıkların çöpün izini sürüyor, ortaya çıkan sonuç bir felaket, ayrıştırılamayan çöplerin yakıldığı ya da doğaya atıldığı tespit ediliyor. Bu tespiti İngilizler yapıyor ama bizim ilgili kurumlarımız konudan bihaberler.

Hükümet, Türkiye’nin dünyadaki en büyük 10 ekonomi içinde yer alacağını açıkladı. Peki bunu gelişmiş ülkelerin çöpünü alarak mı başaracağız.  İngiltere ve diğer ülkeler kendi doğalarına zarar verecek olan özellikle plastik atıkları içeren çöplerini verecek ülke bulmakta zorlanıyor. Daha önce bu çöpleri alarak dönüşüme sokan birçok ülke bu durumun kendi doğalarına zarar verdiğini gördüğü için çöp ve atık ithalatına çeşitli düzenlemeler ile sınırlamalar getirdi. Geriye tek bir adres kalıyor az gelişmiş ve bu konuda önlem almayan ülkeler.Çöp ithalatında birinci sırada olmakla dünya ekonomisinde ilk ona girilmez. AKP sayesinde çöp ithalatında birinci sıradayız.

Biz özellikle plastik atıklar konusunda hükümeti defalarca uyardık, konuya ilişkin soru önergeleri verdik, bu önergelere ya ayrıntılı yanıt verilmedi ya da yanıtlanmadı.

Uzmanlar tüm dünyayı plastik kirliliği konusunda uyarıyor, Türkiye tüm dünyadan atık plastik ithal etmeye devam ediyor. Plastik çılgınlığına karşı bazı ülkeler harekete geçse de dünya kırmızı alarm veriyor. Bu alarmı duymayan ülkelerin başında ise Türkiye yer alıyor. Bir tane pet şişeden ne olur ki?’ diye düşünenler için uzmanlar hangi maddenin doğada ne kadar sürede yok olacağını ifade ederek, plastiğin doğanın en büyük düşmanı olduğunu gösteriyor.

Plastik ve telefon kartı doğada bin yılda yok oluyor, misina 600, bebek bezi 550, pet şişe ise 400 yılda, deniz çöplerinin yüzde 60 ila 80’ini plastik çöpler oluşturuyor.

ÜLKEMİZİN GELECEĞİNİ ÇÖPE ATMAYA HAKKINIZ YOK
Türkiye 2019 yılında Avrupa Birliği ülkelerinden çöp ithal eden ülkeler arasında birinci sırada yer aldı. Eurostat verilerine göre Türkiye, 2018 yılında AB ülkelerinden 11 milyon 400 bin ton atık madde ithal etti. En çok çöp ithal eden ülkeler listesinde Türkiye’yi Hindistan izliyor. İngiltere’den ise en fazla çöpü Türkiye alıyor, İngiltere hem çöpünden kurtuluyor hem de gelir elde ediyor.

İngilizlerin Türkiye’ye sattığı çöplerin izini BBC sürüyor ve bir haber hazırlıyor, konu Greenpeace Türkiye tarafından da gündeme taşınıyor. Sosyal medyada paylaşım yapan çevreci sivil toplum kuruluşu, yeterli denetim yapılmayan bu atıkların ülkemizin topraklarını ve denizlerini kirlettiğini belirtti ve plastik atık ithalatının yasaklanması için bir imza kampanyası başlattı. Hükümet durumdan ya habersiz ya da susmayı tercih ediyor.

Çöp ithalatındaki en büyük tehlike ayrışma yapılmadan ithal edilen çöp ve atığın geri dönüşüme girememesi ve bu yüzden geldiği ülkede de çöp olarak kalması sorunu. İşte Türkiye aldığı çöp ve atığı bu nedenle ekonomiye kazandırmak yerine elinde çöp olarak kalması ile karşı karşıya. Bizim bu soruna temel karşı oluşumuz da buradan geliyor. Ekonomik getiri elde etmek isterken gelen atıklar sizin başınıza çöp olarak kalıyor. Türkiye’nin kendi çöp ve atığını dönüşüme sokma anlamında sorunları varken diğer ülkelerin ayrıştırılmamış atıkları ile doğada yok olmayan bir kamburu sırtlanmasın anlamak mümkün değil. Hükümetin bir an önce bu konuda gerekli düzenlemeler ile çöp ithalatına yönelik kısıtlamalar ve düzenlemeler yapması gerekiyor.

Uygulanan yanlış politikalar sadece 83 milyonun değil, doğacak yeni kuşakları da ilgilendiriyor. Temiz bir doğayı, kullanılabilir toprak ve sağlıklı içme suyunu hiçbir parayla satın alamazsınız. Çöp ithalatı ile elde ettiğiniz ekonomik değerin binlerce katını doğayı yok ederek kaybediyorsunuz. Tarıma elverişli topraklarınızı kirletmeyi göze alıyorsunuz. Günlük kazançlar için ülkemizin geleceğini çöpe atmaya hakkınız yok.”