CHP İzmir'in eski vekilinden adaylık sinyali: Ön seçim koşuluyla girerim!

EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir eski Milletvekili Musa Çam, Sonsöz TV’de yayınlanan ‘Günaydın Ege’ programına konuk oldu ve Aslı Eren’in sorularını yanıtladı.  

Vekil Çam, 24 Haziran seçimleri öncesindeki sürece dair önemli açıklamalarda bulundu.

Çam, Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce’nin çaresizlikten tercih edilmiş olduğunu ifade ederken ayrıca kararın doğru olduğunu söyledi.

Seçimlerin ardından partide yaşanan olağanüstü kurultay tartışmalarını değerlendiren Çam, çarpıcı açıklamalara imza attı.

Yerel seçimlere dair de konuşan Çam, kendisi özelinde önemli bilgiler ve örgüte net mesajlar verdi.

İNCE ÇOK ARZULANARAK DEĞİL ÇARESİZLİKLE ADAY GÖSTERİLDİ!
Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanı adayı olarak ilan edilmesi sürecini anlatan Çam, “PM’de genel başkanımız, ‘kim cumhurbaşkanı adayımız olmalı?’ diye soru sordu. Biz de milletvekilleri olarak aşağı yukarı hepimiz, ‘yeni bir Ekmeleddin İhsanoğlu vakası yaşamak istemiyoruz, seçmen de istemiyor’ dedik. ‘Partimizin içinden en yüksek oyu kimle alacaksak adayımız o olmalı’ dedik. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, İlhan Kesici, Muharrem İnce, Haluk Koç, Abdüllatif Şener, Abdullah Gül isimleri geçiyordu. Ama biz ‘partimizin öz evlatlarından birinin aday gösterilmesini istiyoruz’ dedik ve noktayı koyduk. Genel başkan bir takım temaslarda muhakkak bulundu. Biz anlıyoruz ki Sadet Partisi Genel Başkanı ifşa etti. ‘Biz CHP ile Gül konusunda anlaşmıştık. Ancak CHP milletvekillerinin karşı çıkması, Meral Akşener’in adaylıktan çekilmemesi sonrasında Gül aday olmadı’ dedi.  Bu bir defa çok ayıp bir şey. Bizim irademizin dışında yapılan görüşmeleri o ifşa etti. Gül de ‘ben çatı adayı olursam aday olacağım’ diyor. Meral Akşener çok doğru bir irade gösterdi ve oyunu bozdu. Böylelikle Muharrem İnce aday gösterildi. Ben İnce’nin çok arzulanarak aday gösterilmediğini gördüm. Çaresizlikle aday gösterildi. Son derece doğru ve isabetli bir aday. Hiç bu tip temaslara gerek kalmadan İnce aday gösterilmeliydi. 4 Mayıs’tan çok daha önce aday gösterilmeli, alana inmeliydi. 13 ile gidemediğini kendisi söyledi. İnce’nin aday gösterilmesi son derece doğrudur” dedi.  

24 HAZİRAN’DAN SONRA İKİ TARAF DA SÜRECİ BERBAT ETTİ!
Sözlerini sürdüren Çam, “Genel başkanımız İnce’yi aday göstererek doğru iş yaptı. 15 milletvekilinin İYİ Parti’ye gönderilmesi ve seçime girmesinin sağlanması çok doğru bir işti. 1-2 gün gecikme olsaydı İYİ Parti ile ilgili YSK belki karar alacaktı. Seçim akşamına kadar muharrem ince de parti genel merkezimiz de bu süreci çok iyi yönettiler. Ama 24 Haziran’dan sonra bu süreci iki taraf da berbat etti ve iyi yönetemedi” açıklamasında bulundu.

ORTADA BİR CENAZE VAR
Seçim sonrası yaşanan tartışmalara seçmenin tepkili olduğunu aktaran Çam, “Güzel bir örnek değil ama ortada bir cenaze var. Bunun kaldırılmasını vatandaş beklerken hemen arkasından istifa, olağanüstü kurultay tartışmaları, imza toplamalar, geri çekmeler oldu. Parti büyük bir itibar, prestij kaybetti. ‘Madem ki siz bizim oylarımızı koruyamıyorsunuz, tatmin edici açıklamalar yapmıyorsunuz, bundan sonra sandığa gitmeyeceğiz’ sözlerini ben sokakta duymaya başladım. Bundan da büyük üzüntü duyuyorum” dedi.

GENEL BAŞKAN ÖRGÜT VE SEÇMENLERDEN ÖZÜR DİLEMELİYDİ
“Ortada cenaze varken post kapma kavgasını doğru bulmadım” diyen Çam, olağanüstü kurultay tartışmalarının zamanlamasının yanlış olduğunu ifade etti. Çam, “Zamanlama yanlıştı. Bizim biraz soğukkanlı olmamız, durum değerlendirmesi yapmamız gerekiyordu. Genel başkanın tüm örgüt ve seçmenlere, ‘MYK, PM’yi topladık, tüm örgüt ve seçmenlerden özür dileriz, gerekli açıklamaları yapamadık. Ancak kurultay için alınması gereken kararları alacağız. Herkes rahat olsun’ demesi gerekirdi. Muhalif arkadaşları teskin edici açıklamalar yapması gerekirken kurultay isteyen arkadaşları ‘koltuk sevdalıları’ diyerek suçlaması hoş olmadı. Kemal Bey’in tarzı bu değil. Genel başkan böyle birisi değil. Kurultayı genel başkan yapmalıydı. İmza tartışmaları doğru değildi. 15 imza eksik olmuş, olmamış bunlar önemli değildi. Belki genel başkan kurultayla yine gelecekti” diye konuştu.

ERKEN SEÇİM OLUR MU?
Yerel seçimler özelinde açıklamalarda bulunan Çam, “Seçim tarihinin öne alınması için görüşmeler yapıldığını tahmin ediyorum. Uzmanlar ekonomik olarak 2018’in kayıp bir yıl olduğunu düşünüyorlar. Hükümetin bir takım tedbirler alması gerekiyor. 2019 yılının kayıp yıl olacağı tahmin ediliyor. Türkiye ekonomisinin bunu kaldırma şansı yok. ‘Mart 2019’da yapılacak olan yerel seçimleri Kasım 2018’e çekelim, esas acı reçeteleri, zamları 1 Ocak’tan itibaren uygulamaya koyalım. Bizim için 2019 kayıp bir yıl olmasın’ diyerek Kasım 2018’e seçimleri almak düşünceleri var. Bu bence alınmış bir karardı. Ama ekonomideki dalgalanmalar, zamlardan sonra erkene alırlar mı? Bilemiyorum. Ama bunlar yaşanmamış olsaydı erken seçim olacağından yüzde yüz emindim. Bunlar hükümete eksi yazar. Kasım ayında erken, baskın bir yerel seçimle karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorum” dedi.

‘CUMHUR İTTİFAKI’NIN DEVAM ETMESİ HALİNDE İZMİR’DE İŞİMİZ KOLAY DEĞİL!
2014 yerel seçimlerine değinen Çam, “2014’te İzmir’de 8 ilçeyi kaybettik. Kendi yanlışlarımızdan dolayı bunları altın tepside sunduk. Bizim bu kaybedilen ilçeleri almamız gerekiyor. Muradımız büyükşehir ve 30 ilçeyi almamız. Seçimlere baktığımızda matematiksel olarak mümkün ama kolay değil. İktidar ve MHP’nin Cumhur İttifakı örtülü ya da örtüsüz bir ittifak yapılacaksa bu bizim açımızdan kolay değil. Bir de İYİ Parti faktörü var. Cumhur İttifakı’nın sürdürüleceğini biliyorum. Kurumsal olarak yapılmayabilir. Örneğin Manisa’da MHP var. ‘İlçelerde aday göstereceğiz ama büyükşehirde sizi destekleyeceğiz’ diyebilirler. Bu ittifakın devam etmesi halinde İzmir’de işimiz o kadar kolay değil. Bizim nasıl seçimi kazanırız, işimizi kolaylaştırırız, bunları düşünmemiz lazım” açıklamasında bulundu.

ÖRGÜT VE SEÇMEN 24 HAZİRAN’DAKİ LİSTEDEN DOLAYI KIRIK, ÜZGÜN!
Çam, ön seçim üzerinden konuştu ve “Adaylarımız nasıl belirlenecek? Genel merkezden mi belirlenecek, yoksa sandık kurulacak seçim mi olacak? Örgütümüz, seçmenimiz 24 Haziran’daki liste meselesinden dolayı, kırık, buruk ve üzgün. Atamayla belediye başkanlarının belirlenmesi halinde bu durumun devam edeceğinin kaygısını yaşamaktayım.  Sandık kurulur, vatandaşımız gelir seçer, ‘sonuçlarına katlanırım’ der. Tüzük ön seçim demiyor. Ama bu Tanrı kelamı değil. Örgüt ‘ben belediye başkanımı, meclis üyemi kendim seçmek istiyorum’ derse genel merkez buna kayıtsız kalmaz” dedi.  

ŞURADA BÖYLE BİR GÖREV VAR, BUNU İFA ETMEN GEREKİYOR’ DERLERSE HAYIR DEMEM
‘Yerel seçimlerde belediye başkan adaylığı düşünüyor musunuz?’ sorusuna cevap veren Çam, “Ben bu kentte doğmuş, büyümüş biriyim. 47 yıldır siyasetin içinde emek veriyorum. Bana İzmirliler ve parti örgütüm 7 yıl TBMM’de 550 kişiden biri olma onurunu yaşattılar. Evet haksızlığa uğradım. Ön seçim birincisi olarak listeye alınmadım, haksızlığa uğradım. Ama ben bunu kan davası yapmam. Onun için aday arkadaşlarımdan çok çalıştım. Bu parti bana emek verdi. Bu süre içinde gezerken, listede olmayınca seçmenler, ‘tamam İnce cumhurbaşkanı olacak, sen bakan olacaksın’ dedi. Beni mutlu eden çok cümleler duydum. Muharrem İnce cumhurbaşkanı olamadı. Şimdi yerel seçim var. Gittiğim pek çok yerde insanlar beni çeşitli makamlara yakıştırdılar. ‘Gel bizim buradan belediye başkanı ol, filanca yerden belediye başkanı ol’ dediklerini biliyorum. ‘Seni görmek istiyoruz’ dediler. Samimi olarak söylüyorum. Benim böyle bir hesabım, kitabım yok. Ancak bende 47 yıllık birikim var. Partimin bir ihtiyacı var ise, ‘şurada böyle bir görev var, bunu ifa etmen gerekiyor’ derlerse hayır demem” açıklamasını yaptı.

KOCAOĞLU 3 KEZ ATAMAYLA OLDU ŞİMDİ OLACAKSA BİLE ÖN SEÇİMLE ADAY OLMALIDIR!
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun kulislerde aday olmayacağını söylediğini aktaran Çam, “ Aziz Bey 3 dönemdir belediye başkanlığı yapıyor. Son derece başarılı. Hatası kuşkusuz her insan gibi vardır. Bazı arkadaşlar Aziz Bey’in yeni dönemde aday olmayacağını söylediğini bana iletti. Kendisi Ekim’de karar vereceğini söylüyor. 3 dönem atamayla oldu. Şimdi aday olacaksa bile, ‘sandık koyulsun ben tüm üyelerin oy kullanımıyla seçileyim’ demelidir. Aziz Bey’e yakışan budur. Olacaksa böyle olmalıdır. Ön seçime büyükşehir belediye başkan adayı olmak isteyen her kim varsa girmelidir. İstemiyorum yan cebime koyun anlayışıyla söylemiyorum. Beni örgütüm ve İzmir göreve davet ederse, ön seçime girerim. Hemen şimdi haldır haldır gidip milletvekili olamadım belediye başkanı olacağım kavgasına girmem. Örgüt isterse ön seçim olmak koşuluyla girerim. Ama ille belediye başkanı olacağım demem. Gönüllü arkadaşlarım var” dedi.

SİYASETÇİLER OLARAK NOKTA KOYMAYI BİLMEMİZ GEREKİYOR
İsminin zaman zaman Konak ve Narlıdere ile anılması hakkında konuşan Çam, “Abdül Batur rahat olsun. Yıllarca Narlıdere’de oturdum ama böyle bir düşüncem yok. Yalnız, milletvekilliğinde de belediye başkanlığında da bir süre konulmalıdır. Abdül Bey 20 yıllık belediye başkanı. Çok uzun bir süre. Yine aday olacak 25 yıl olacak. Tüzüğe 3-4 dönem yazmaya gerek yok. Bizler siyasetçiler olarak nokta koymayı bilmemiz gerekiyor. Konak’ta mı olur bilmiyorum. Sema Başkan’la kavga ettirmeyin. Ben bu konuda hiçbir şey bilmiyorum. Örgüt karar verir. Şuraya adayım diyerek örgütte kaosa neden vermem” ifadelerini kullandı.