Büyükşehir’de faaliyet raporu maratonu: Başkan’dan ‘mekruh’ sözüne sert tepki!

Gökhan KOÇ / EGEDESONSÖZ – İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Nisan ayı üçüncü oturumu Başkanvekili Sırrı Aydoğan idaresinde gerçekleşti.

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ESHOT Genel Müdürlüğü’nün 2015 faaliyet raporları görüşüldüğü toplantıda Başkan Aziz Kocaoğlu CHP sıralarında oturdu.

Oturumda önce Büyükşehir Belediyesi’nin 2015 yılında hayata geçirdiği hizmet ve projelerin anlatıldığı bir video gösterimi yapıldı. Belediyenin ve ESHOT faaliyet raporları CHP VE MHP’nin oy çokluğuyla kabul edildi. AK Parti ise ret oyu verdi.

ÇALIŞMALARI ÖVDÜ
Toplantıda CHP Grubu adına Grup Sözcüsü Deniz Yücel söz aldı. Yücel, belediyenin 2015 yılındaki faaliyet ve yatırımlarını tek tek sayarak, çalışmaları övdü. Sanayiden, tarıma, ulaşımdan sosyal faaliyetlere kadar birçok alanda verilen vaatlerin gerçekleştiğini dile getirdi. Yücel, belediyenin dürüst, şeffaf, katılımcı hizmet anlayışıyla sosyal belediyeciliğin örneğini sergileyen Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve belediye çalışanlarına teşekkür etti.

BÜTÇE ANLAMINDA SINIFTA KALINMIŞTIR!
AK Parti adına Büyükşehir Belediyesi ve ESHOT’un faaliyetlerini değerlendiren Grup Başkanvekili Bilal Doğan, çalışmaların yetersiz olduğunu kaydetti.

Büyükşehir çalışanlarına teşekkür eden Doğan, faaliyet raporu kitapçığında Ahmet Davutoğlu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğraflarının olmamasını eleştirdi. Doğan bu eleştirinin bir daha kitapçıkta dikkate alınmasını istedi. 2015 faaliyet raporunu mali ve genel anlamda değerlendiren Doğan, 2015 yılı bütçesinin gelir gider arasındaki açığın borçlanmalarla giderildiğini ifade etti. Doğan, “Kısa ve uzun vadeli yatırımlar için yapılan borçlanmalar yıldan yıla artış olduğunu görüyoruz. 2013 yılında 863 milyon faaliyet var. 2014’te 996 milyon faaliyet var. 2015’te 813 milyon faaliyet var. Yani verdiğim tabloda borçlanma fazla ama faaliyetin düştüğünü görüyoruz. Rakamlara vurursak 2015 faaliyet sonuçları itibariyle önceki yıllara göre yüzde 18 oranında azalma olduğunu görmekteyiz 2014 yılının gerisine gidildiğini görüyoruz. 2015 yılında gelir düşmüş. Gider fazla. Gelirlerin giderleri karşılama oranı yüzde 85’e inmiş. Faaliyet sonuçlarında gelirlerin giderleri karşılaması anlamında geriye gidilmiş, bütçe anlamında sınıfta kalınmıştır” dedi.

2015’TE LAF ÇOK AMA İCRAAT YOK!
Doğan ayrıca, “Ne yazık ki İzmir’e yakışmayan, yerinde sayan faaliyet programıyla karşı karşıyayız. Yine kritik projelerin reklamlarda kaldığını, işlerin hayata geçirilemediği görüyoruz. İzmir’in vizyonuna yakışmayan bir yılı geride bıraktık. Boya-badana işlerinde öteye geçmediğini, göstermelik faaliyetlerle bir yılı daha geride bıraktık. Vaat çok ama kentin kangren haline gelmiş konulara çözüm olmadı. Türkiye’nin üçüncü büyük ili İzmir’de yol asfaltlama, kaldırım, çevre düzenlemesi, şenlik, seminer, organizasyon işlerinin çok büyük projelermiş gibi sunulduğunu görüyoruz. 2015 yılı vizyonu bu mu? Vatandaşların İzmir’in layık olduğu faaliyetler bunlar mı? İzmirliler hizmet bekliyor. Bu kentin kangreni olmuş, deprem kuşağı üzerinde olan kentimizde kentsel dönüşüm alanında çivi çakılmadığını görüyoruz. Uzlaşma görüşmelerinin 2 yıldan beri uzlaşma görüşmelerini tamamlayamayan İzmir Büyükşehir Belediyesi kentsel dönüşümde sınıfta kalmıştır. Uzundere’de söz verilen dönüşüm inşallah başlar artık. Trafik ve yol düzenlemelerinde ümitli değiliz. Otopark projeleri hayata geçirilememiştir. 21 milyon liralık kaynak bu yıl da ancak yüzde 12’si kullanılmıştır. Yeni tesisler başarısızlığın ispatı olmuştur. Bundan sonra zam değil, otopark yapın. Harcama rakamları üzerinde acı bir tabloyla karşılaştık. Beş tane birimin harcadığı kaynak 175 milyona ulaşmış. Ama taş üstüne taş konmamıştır. Uzun vadede fayda getirecek eser yok. Büyükşehir’in amiral gemisi olan Fen İşleri 412 milyon bütçesi sevindirici gibi gözükse de sokağa çıktığımızda fiziki projeler göremiyoruz. Sokaklar yine 12 yıl önceki gibi… Kamulaştırma için ayrılan kaynak 321 milyon dayanmıştır. Demek ki belediye mülkiyetine geçen arazi artmış. İnşallah yer yok bahanesiyle hayata geçiremediğiniz otoparkları 2016 yılında tamamlamanızı bekliyoruz. Bütçe rakamlarının yüzde 87’sinin gerçekleştiğini 450 milyonluk farkla gelir gider dengesinin tutmadığını, bütçenin açık verdiğini görüyoruz. Buradaki başarısızlık reyting kuruluşlarına 271 bin lira verilerek alınan yüksek kredi notlarıyla kapatılmaya çalışılıyor. İzmir’i bisiklet kenti yapacağız dediniz yıllardan beri bir gelişme olmadı. Bırakın yol yapmayı mevcut Göztepe sahilindeki bisiklet yolunu da kapattınız. Yeni sebze hali yapmayan Büyükşehir Belediyesi önemli noktalarda da arazi ve halleri kapattı üreticiye darbe vurdu. Fuar İzmir’in otopark ve iletişim çilesi bitmedi. 12 ayrı üst geçit projesi arasından tamamlanmayanlar her halde buraya yanlışlıkla eklendi. Büyük bir kısmı çalışmamakta ve arızalıdır. Doğru düzgün hizmet vermemektedir. Vatandaş mağdur olmaktadır. Yürüyen merdivenler yürüten merdiven haline gelmiştir. Belediye hizmet binaları için 14 milyon ayrılırken sadece 3 milyon kullanılmış. Mevcut binanın çürük olduğu halde tadilata alınmaması kentsel dönüşüm noktasındaki başarısızlığıyla kestirmek güç olmayacak. Başarısız kıyı tasarım projeleriyle kentimizin kaynakları sokağa atılmıştır. Toplu ulaşımda Bornova Merkez uzantısı ve Narlıdere metrosu için geçen yıl hiçbir şey yapılmadı. Bir türlü start verilemedi. Yeni gençlik spor kompleksleri, doğal yaşam alanları, müzeler havada kalmıştır. Stat konusunda şehir statlarına dava açarak bakanlığın projelerini durduran, somut anlamda tesis yatırımlarını da raporlarda göremedik. Bu da bizi üzdü. İnşallah hem yapmayan hem de yapılana engel olan bu tavır bir an önce son bulur. Açılan yüzlerce dava olduğunu gördük. Bu nasıl katılımcı anlayış? Her projeyi kavga dövüş hayat geçiren belediye yönetimi açılan davaların masraflarını cebinden mi yoksa faturası vatandaşa mı kesilecek. 2015’te laf çok ama icraat yok. İzmir bu kötü kaderinden ne zaman kurtulacak. Borçlanmadan nasıl kurtulacak. Hizmeti makam odasından çıkmadan üretmeye çalışan, çivi çakmayan, gelip geçici yapılan hizmetlere son verelim. Aynı tabloyla karşılaşmaktan yorulduk. Vatandaşın sesine kulak verelim. Kıyı tasarımı, şarkılı türkülü faaliyet değil, yeni yol, caddeler yapılmasını istiyor. İzmir daha fazla kan kaybetmesin” diyerek eleştirilerde bulundu.

UTANMAK LAZIM
Doğan sözlerine yanıt veren Başkanvekili Sırrı Aydoğan, “Bütün söyledikleriniz kayıtlara geçiyor. Yarın biri okuduğu zaman falan çoluk çocuk görür ve okursa utanmamak lazım” diye cevap verdi.

İSTANBUL’LA KIYASLAMAK DOĞRU DEĞİL
2015 yılının İzmir için başarılı olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade edene Kocaoğlu, muhalefetin eleştirilerine tek tek cevap verdi. Rakamlarla başarılı olunduğunun görüldüğünü ifade eden Kocaoğlu, “İstanbul’la İzmir’i kıyaslamak doğru değildir. İstanbul’un nüfusu İzmir’in 4-5 katıdır. İzmir’in Türkiye’de her bakımda kıyaslanacağı kent Ankara’dır. Ankara’nın belediyeciliği, finans yapısı, yatırımları bakımında İzmir ile kıyaslanabilir” dedi.

ER YA DA GEÇ YÜRÜYECEKTİR!
Kentsel dönüşüm ile ilgili eleştirilere cevap veren Kocaoğlu, “Kentsel dönüşüm bizim söylemlerimize 2004 yılında az, 2009 yılında yoğun bir şekilde girmiş. Yasal düzenlemeler de bu yıllarda gerçekleştirmiştir. 2 yasayla yürütülen hem 6306 hem de belediye yasası ile yapmaya çalışanlar çırpınmaktadır. Biz metanetle, sabırla örnek proje yapma noktasına geldik. Uzlaşılarak, yerinde dönüşümün sağlanması açısından ihale aşamasına geldik. 6306 sayılı yasa ile belediye yasasının eksik yönlerinin düzeltilerek, vatandaşı koruyan bir yasanın düzenlemesinin yapılması gerekir. Yoksa daha çok havanda su döveriz. Aşama kaydettik. Kentsel dönüşüm er ya da geç doğru yolu bulup yürüyecektir” dedi.

İZMİR TARİHİNDE İNCİRALTI GİBİ…
Otopark projelerinin devam ettiğini söyleyen Kocaoğlu, park ve bahçeler konusunda da devraldığı yeşil alan sayısını iki kat artırdığını ifade etti.

Kocaoğlu, “İzmir tarihinde İnciraltı Kent Ormanı gibi bir alan hayat geçirildi mi? Kadifekale’de kentin merkezinde 440 dönümlük kent ormanı yapıldı mı? 12 tane park yaptık. 11 milyon ağaç diktik. Kent yeşilleniyor. Kordon’da çevre düzenlemesi yapıyoruz” diyerek daire başkanlığına teşekkür etti.

BIRAKIN OYUNCAK İŞLERİ!
Yürüyen merdivenlerle ilgili eleştirilere de cevap veren Kocaoğlu sert ifadelerle yüklendi. Kocaoğlu, Doğan’a cevap vererek, “Valla biz merdivende yürütüyoruz. Başka yerde yürütmüyoruz” dedi.

Büyükşehir Belediye Başkanı sözlerine devam ederken statlarla ilgili eleştirileri cevapladı. Kocaoğlu, “Statlar konusu başka bir hikaye... Alsancak Stadı’nın, Karşıyaka Stadı’nın, Göztepe Stadı’nın arazilerini bir kalemde binaen verdik. Neyin neden yapılmadığını bilmiyoruz! Göztepe Stadı yapılamaz. Orada çözülemeyecek bir sorun var. Peki Alsancak Stadı’nın yerine neden yapmıyorsunuz? Niye 25-30 bin kişilik bir kent stadı yapmıyorsunuz? Biz planladık. Yeri beğenmediniz. Bir aksilik olmazsa Menderes Tekeli’de yapmayı Büyükşehir Belediyesi olarak üstleneceğiz. Bırakın oyuncak işleri… Bu siyaset değil” dedi.

Vapurlarla ilgili de konuşan Başkan Kocaoğlu, “Vapurlar geldi. 3 ayda bir vapur geliyor. Arabalı vapur bir tane gelmesi gerekiyor o da problem değil... Havalandırmada klima sistemlerinde arıza olduğu için 4 vapurun klima sistemi değişti. Türkiye’de ve dünyada ilk uygulamadır. Tıkır tıkır çalışıyorlar. Projeleri zamanında karşı çıkılmıştı. Onun rahatsızlığı devam ediyor herhalde! Ben Aliağa-Menderes için koştururken, AKP’li sıralardan ‘Buradan adam taşınmaz diyenler’ vardı. Aynı zihniyetle laf etmeyin! Önemli yatırımdır, Büyükşehir yapmıştır. Ulaşım master planı yok değil, vardır. Yapıldığı tarihte yetki sınırları neyse o yapılmıştır. Bugün genişleyen yerlere ilave edilerek yapılmaktadır. Master planı bizim dönemimizde yapılmıştır. Deniz ulaşımının raylı sisteme entegre olması ve Monoray projesi… Ben ne söyleyeyim! Allah’ınızı kitabınız severseniz ben ne söyleyeyim! Çevre yolu yapılırken planlanmış kavşak… Şuraya yakın, buraya yakın diye izin verilmez. Fuar yapıldıktan sonra kamulaştırma çalışmaları devam ediyor. Monoray yapmak boyacı küpüne çıkarıp sokmak değildir. Yalan yanlış şeyler çıkmasın ağzınızdan. Seviye düşüyor. Yapmayın kardeşim. Tarih belli mi? 2015’te açıldıktan 3 ay sonra izin verildiği belli değil mi kardeşim? Ayıp değil mi? Bu kentliye yazık değil mi?” dedi.

HİZMETLERİ ÖTEKİLEŞTİREN BELEDİYE BAŞKANI YAPTI
Kocaoğlu’nun konuşması sırasında AK Parti Grup Sözcüsü Azad Fazla’dan ‘ötekileştirme’ eleştirisi geldi. Bu sözlere sert tepki veren Kocaoğlu, “Bu öyle bir laf ki.. Her konuşmamın sonunda birlik ve beraberlikten bahsediyorum. Çünkü ihtiyacımız var. Ötekileştirmeyi sizden öğrendik. Memleket ne hale geldi, hala... Biz devletimizi milletimizi koruyacağız diye eleştirmiyoruz. Kalkıyorsunuz ötekileştirmeden bahsediyorsunuz. Dağ köylerine yolları, tarıma desteği, senede bir milyon fidanı, okul sütünü, Tire Süt, Bayındır Çiçek kooperatifini, 6 milyon liralık tarım makinelerini kooperatiflere veren ötekileştiren belediye başkanı yaptı. Bu ötekileştirmek ise evet ben ötekileştiriyorum. Ötekileştirme ifadesini nbir daha bu mecliste ve kentte kullanmayın. Ben İzmirli derken sizi de kastediyorum, bizi de. Bizde öyle sende biden yok. Bizim kitabımızda da, inancımızda da yok. Hep beraber İzmir gemisinin, Türkiye gemisinin içindeyiz. Birimizin burnu kanarsa hepimizin burnu kanar. Bu bilinçle hareket etmek gerekir. Ayrıştıranlar kötülüğün altında, toplumun altında ezilecektir ” ifadelerini kullandı.

SALONU GEREN SÖZLER: İZMİR MEKRUH BİR KENT HALİNE GELDİ
AK Parti Grup Sözcüsü Fazla’nın faaliyet raporu eleştirisi sırasında Meclis salonunda tansiyon yükseldi. Fazla eleştirilerini sıralarken, “İzmir yaşanır bir kent değil, mekruh bir kent haline gelmiştir” dedi. Bu sözler üzerine CHP sıralarından tepkiler yükseldi.

Fazla’nın bu sözlerine cevap veren Kocaoğlu, mekruh kelimesinin iki anlamı olduğunu, Türk Dil Kurumu’na göre İslam’da dini bakımda yasaklanmadığı halde yapılmaması istenen durum aynı zamanda da ‘iğrenç, tiksindirici’ anlamları içeren bir sözcük olduğunu söyledi.



Kocaoğlu daha sonra Fazla’ya, “İzmir’de yaşayıp, çoluğunu-çocuğunu burada büyütüp, burada geçinip, nafakanı buradan alıyorsun. Ne istiyorsunuz? Allah rızası için söyleyin. İzmir iğrenç ha,  İzmir tiksindirici ha! Ayıp ayıp gülme öyle! Bu şehre gecekondu muamelesi yapma! Ben senin emekçi edebiyatı yaptığın zamanları da biliyorum. Eylemle, söylemle, fakirin fukaranın yanında olan, maddi manevi vatandaşın yanında olan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’dır. Bunu iyi bileceksiniz. Yaptığımız her şey belli... Türkiye’nin en güçlü kurumlarında biri olmuştur. Bununla sadece CHP’liler değil, AKP’lilerinde övünmesi lazım. İzmir Büyükşehir Belediyesi bütün engellemelere rağmen yoluna devam edecektir. 81 vilayet içinde kendi gücüyle kalkınabilecek illerden bir tanesidir. Güneş balçıkla sıvanmıyor. İzmir’i balçıkla sıvamaya kimsenin gücü yetmeyecektir. İzmir’de demokrasiye, aydınlığa aşık insanlar yaşar. Birlik ve beraberlik içinde bu kenti kalkındıralım. Aynı gemideyiz.” dedi.

ÇATIR ÇATIR ALIRIZ!
Özel idare malları ile ilgili eleştirilere de cevap veren Kocaoğlu, “Özel idarenin malı ayrı bir garabettir, ayıptır. Yapanın da ayıbıdır, yaptıranın da ayıbıdır. Hakkımızı arayacağız. Hukuk devleti varsa biz de çatır çatır çatır alırız. Nasıl aldım? Doğruluğu ispatlamak için aldım. Elimi bile sürmedim. Biz hakkın adaletin peşindeyiz. Aynı malları da aynı şekilde alacağız. Hiç şüphem yok” şeklinde konuştu.

Oturumda bu açıklamanın ardından ESHOT faaliyet raporu gündeme alındı. AK Parti cephesinden gelen eleştirilere yanıt veren Kocaoğlu, "’En zor konu otobüsle toplu ulaşım yapmak... Biz bununla övünmüyoruz. Otobüsle memnuniyet sağlanamaz zaten. Ne yaparsanız yapın sağlayamazsınız. Bizim hedefimiz otobüsleri, metro ve raylı sistem hatlarına dikey olarak, kısa mesafede ring olarak kullanmaktır. Bütün ulaşım hedeflerimiz buna göre planlanmıştır ve çalışıyoruz. Aktarmalı ulaşımda 90 dakika da kentin ve çağın gerçeğidir. Belli problemlerle karşılaşıyoruz, bunları da çözmek üzere çalışıyoruz. Türkiye’nin en ucuz taşımacılığını yapıyoruz. Dolmuşçu mantığıyla çalışmıyoruz, tam tersi Büyükşehir Belediyesi’ne ve ESHOT’a yakışır hizmet veriyoruz. Diğer kentlerde olduğu gibi halk otobüslerinin trafik terörünü bu kente yaşamıyorsunuz. Halk otobüsleri bu kentte yok. Tamirat masrafları ister istemez olacak’’ dedi.

2019’DA 250 KM RAYLI SİSTEM
Kocaoğlu raylı sistem ulaşımı hakkında da detaylı bilgi vererek, İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2019 seçimlerine giderken 185 kilometre çalışır raylı sistem, 60 kilometre de inşaatı belirli bir düzeye çıkmış raylı sistemle yıla girecek. 250 kilometre ile bir noktaya gelecektir. Bugün İzmir kent içi toplu ulaşım taşımacılığının yüzde 38 ile 40’ını raylı sistemle gerçekleştirmektedir. Kıyaslama, oranla yapılırsa doğru sonuçlar verir. Başka illerde raylı sistem, lastik taşımacılığını oranla kıyaslarsanız doğru sisteme ulaşma şansınız olur’’ ifadelerini kullandı.

PİLAVDAN DÖNENİN KAŞIĞI KIRILSIN!
Kocaoğlu, “Bugün merkezi hükümetin yapmasında mutabık kaldığımız metro projeleri vardır, varidi, var olacak. Ama İzmir Büyükşehir Belediyesi bu saydıklarımı gerçekleştirecek. Gerçekleştirecek hem ekonomik, hem finans, hem bilgi birikimi, hem de deneyimi vardır. Yapamıyoruz diyerek Bakanlığa devredin de biz yapalım diyorsunuz. Bizde öyle bir şey yok kardeşim. Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın. Ne Ankara Belediyesiyiz, ne İstanbul Belediyesiyiz. Ulaştırma Bakanlığı’na bırakıp gitmeyiz, söz verdiğimizi yaparız. Sadece otogarla Halkapınar arasında metro çalışması yapılırsa Allah razı olsun deriz. Elektrikli otobüs 20 tane alınır alınmaz. İnceleniyor. Yoğurdu üfleyerek yiyoruz. Bir zamanlar metrobüs hayranı arkadaşlar vardı. Bizim otobüslerimiz İstanbul’daki gibi yokuşu çıkamayınca kızağa çekilmiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi her kuruşunu hesaplayarak yapıyor. Bu yatırımları tasarruf ederek yapıyor. Vatandaşın parasının kendi parasında daha çok koruyarak devam ediyor. 400 otobüsün fizibilite raporu incelendi. Kalkınma Bakanlığı onay verdi. Yüzde 40 yerli donanım özelliği arıyoruz. Biraz daha araştırma yapmamız gerekir” dedi.

BU İŞİN ESMERİ SARIŞINI OLMAZ
Kocaoğlu son olarak akşam saatlerinde Şırnak ve Mardin'den gelen 4 şehit haberini aldığını belirterek, "Çok zor bir süreçten geçiyoruz. Ben şehit olan asker ve polislerimize Tanrı'dan rahmet diliyorum. Hep bir daha görmeyelim diyoruz ama acıyla karşı karşıya kalıyoruz. Biz kenetlenmeden, güvenlik güçlerimizi desteklemeden başarılı olamayız. Bunun partilisi, oralısı buralısı, şuralısı, esmeri sarışını olmaz" diye konuştu.