Onur DENİZ/EGEDESONSÖZ - Ege Genç İş Adamları Derneği (EGİAD) 1 Kasım seçimleri öncesi İzmir milletvekili adalarıyla bir araya geliyor. Toplantıların ilkinde CHP İzmir milletvekilleri Selin Sayek Böke, Tacettin Bayır, CHP İzmir İl Başkanı Bedri Serter ve beraberindeki CHP heyeti derneğin konuğu oldu.
Genç iş adamlarının 1 Kasım sonrası kurulacak hükümetten beklentilerini dile getirdiği buluşmada Böke CHP’nin ekonomi politikalarını anlattı.
GOL ATAN FUTBOLCUNUN MEZHEBİNİN TARTIŞILDIĞI BİR ORTAMDA YAŞIYORUZ
Sözlerine Ankara’daki katliamı kınayarak başlayan Böke, Türkiye’nin 7 Haziran seçimlerinden bugüne ayrıştırılmaya çalışıldığını söyledi. Böke, “Biz kendimizi 7 Haziran’dan sonra anlatmıştık ama o zamandan bu zamana çok şey değişti. İyiyiz demeye utandığımız, gülümserken ağırlık hissettiğimiz bir dönemden geçiyoruz. Türkiye’nin kalbinde böyle bir saldırının olması üzerimize başka bir sorumluluk yüklüyor. Sorumluların kim olduğunu bilmemiz üzerimize ayrı bir sorumluluk yüklüyor. Gündem böyle ama bu gündem bile bizi bir araya getiremez olmuş. Türkiye Avrupa Şampiyonası’na katıldı. Bu sevinçle bile o üzüntüyü yaşarken ne kadar ayrıştığını gösterdi. Türkiye’de yeniden güven ortamının sağlanması lazım. Gözlerimizin içine bakamıyoruz. Gol atan futbolcunun mezhebinin tartışıldığı bir ortamda yaşıyoruz. Esasından temel sorun toplumun ayrıştığı olduğunu bu olaylarla gördük. 7 Haziran’dan sonra değişenlerden biri. Türkiye için temel sorunlarda bizim için değişen bir şey yok” diye konuştu.
ARTIK SADECE EKONOMİYİ DEĞİL BARIŞI DA KONUŞMAK ZORUNDAYIZ
Türkiye ekonomisinin büyüyebilmesi için öncelikle ülkede barışın sağlanması gerektiğini söyleyen Böke genç nüfusun Türkiye için bir fırsat olduğunu söyledi. Böke, “Siyaset hepimizi bir araya getiren ortak kaygılara çözüm üretmekle yükümlüdür. 7 Haziran seçimleri öncesini inanç, siyasi görüş, temelleri üzerine değil, ekonomi politikalı bir çalışma programı ortaya koymuştuk. 7 Haziran sabahından sonra adeta düğmeye basılmış olarak değişen gündem, her geçen gün artan ölüm sayıları, sizinle sadece ekonomi değil barışı da konuşma zorunluluğunu önümüze bıraktı. Bu tabloda umut sizsiniz. Türkiye çok genç bir nüfusa sahip. Bu nüfusun değerlendirilmesi lazım. Türkiye’nin eğitim alanında önemli bir reforma ihtiyacı vardır. Genç işsizlikteki artış temel sorunu ortaya koyuyor. Biz çocukları çağın gereklerine yönelik eğitim vermediğimiz için. Gençlerimiz iş bulmakta zorluk yaşıyor. Bunlardan en büyük problemlerinden biri de İzmir’dedir” ifadelerini kullandı.
4 AYAKLI KALKINMA MODELİ
Böke konuşmasında CHP’nin ekonomi politikasına dair bilgiler vererek, ‘‘1 Kasım’ı bir fırsata dönüştürmek mümkün. Biz yeniden iktidara talibiz. Türkiye’nin sorunlarını çözebilecek tek parti CHP’dir. CHP Türkiye’yi orta gelir, orta beşeri sermaye tuzağından kurtaracak bir reçeteye imza attı. Biz 4 ayaklı bir modelle ekonomiyi yönlendirecek modelle karşınıza çıktık. Bunlardan önceliklisi demokrasi ve hukukun üstünlüğüdür. Bizim öncelikle kendi fikirlerimizi özgürce söylememiz lazım. yeni görüşler olmazsa yeni fikirler olmaz. Merkez Bankası’nın teknik bilgisi en donanımlı bilgidir. Bunu siyasiler bilmez. Merkez Bankası’nı bağımsız bırakmamız lazım. Modelin ikinci ayağı ise rekabet. Türkiye şu an ucuz piyasa ile dünya ülkeleriyle rekabet etmeye çalışıyor. Bizim nitelikli rekabet gücü ile mücadele etmemiz gerekir. Eğer katma değeri yüksek üretime geçmek istiyorsak nerede üretim yapılması değil, ne üretileceğine dair teşvik sistemi olmalıdır. İyi bir rekabet için eğitim sisteminin değişmesi gereklidir. Sosyal adaletin inşa edilmesi gereklidir” diye konuştu.
ASGARİ ÜCRET TARTIŞMASI
Böke, 7 Haziran seçimleri öncesi CHP’nin hazırladığı bin 500 TL’lik asgari ücret vaadine diğer partilerin tepki göstermesi ve 1 Kasım seçim programlarında benzer vaatlerle siyaset arenasına çıkmalarıyla ilgili konuştu. Asgari ücretin artışının zorunlu olduğuna dikkat çeken Böke, “Türkiye’nin bir diğer problemlerinden biri de emektir. Türkiye’de asgari ücretin kesinlikle arttırılması gerektiğini CHP diğer tüm partilere gösterdi. Çünkü bir ülkede emeğin karşılığı verilmezse nitelikli bir i gücü oluşmaz. Biz ülkenin sorunlarını ortaya koyarken bütün sorunları analiz ederek çalışıyoruz. Siz ne istiyorsunuz o olsun diye yapmıyoruz. Biz asgari ücrete bin 500 lira derken bunun kaynağının KOBİ’ler olduğunu biliyoruz. Eğer sadece biz bin 500 yaptık dersek KOBİ’ler istihdam sağlayamaz hale gelir. Bu programda öncelikle KOBİ’lere bize vereceğiniz vergiyi çalışana verin diyeceğiz. AKP seçim programında asgari ücrete brüt bin 300 lira diyerek maliyeti daha da yukarıya çıkardı. Biz net bin 500 lira diyoruz. Düşürdüğümüz vergilerle bu maliyeti daha da düşmesini sağlıyoruz. CHP bu çalışmaları keyfe keder dost sohbetlerinde hazırlamadık” dedi.
Konuşma sonrası iş adamları ile soru cevap kısmına geçildi. Asgari ücretle ilgili vaatte ayrılacak kaynağın devlet ekonomisine nasıl etki edeceği sorusuna Böke, “Bütün partiler aynı çözüm sorununu önerdiğine göre demek ki Türkiye’nin kaynağı varmış. Demek ki biz ülkenin kaynağını iktidarda olmadan daha iyi biliyormuşuz” cevabını verdi.
KOALİSYON GEREKİRSE ÜZERİMİZE DÜŞEN YAPARIZ
Öte yandan seçimde olası aynı sonuçların çıkmasıyla ilgili Böke, “Türkiye’nin yepyeni bir iktidar anlayışı var derken CHP’nin tek iktidarı olarak söylüyoruz. Ama milli irade koalisyon derse biz 7 Haziran’da çok net gösterdik. Biz milli irade ne derse onu yapıyoruz. Bir koalisyon gerekliliği çıkarsa kendi sınırları içerisinde üzerine düşen her şeyi yapacaktır. Bir partiye yetki verilmediğine dair demokrasinin zedelendiğini iktidarın söylemesi gerekirken biz bunu söyledik. Bize bu süreçte koalisyon teklifi gelmedi seçim hükümeti teklifi geldi. Eğer koalisyon teklifi gelseydi Türkiye kazanırdı” dedi.