Başkan Tugay’dan Emlakbank Konutları çıkışı: Halk yapının korunmasını istiyor

Yapılan yorumları tekrar etmektense görüşlere katıldığımı söylemek istiyorum. Yaklaşık 40 yıldır Atakent te emlak bankası konutlarında oturan biri olarak Sayın başkanımızın gözünde "gerçek bir Atakent" li sıfatına hak kazanıp kazanmadığımı sormak isterim. Nacizane fikrimce bu kararları alan kişilerden daha Atakent liyim. Olumsuz tepkilere neden olan bu haksız açıklamalar karşısında düşüncem şu ki; kimse yeşilden ve bu ferah yapılaşmadan vazgeçmek istemiyor. Sadece bizleri zor durumda bırakan bu karar yerine yapıcı ve orta yollu bir çözüm noktasına ulaşmanın gerçek bir yöneticilik olacağı kanaatindeyim.

Sn Cemil Tugay Sürekli bizden öncekiler dediğiniz yönetim de chp’li idi öncelikle bunu hatırlatmak isterim. Ayrıca gerçek ve gerçek olmayan Atakentliler ile kimi kast ettiğiniz anlaşılamıyor. İnsanların krediler çekerek ödediği evlerine ait hakları bir kalemde elinden alamazsınız. Biz hakkımız olan zaten var olan 0,40 inşaat iznimizi elimizden almanızı istemiyoruz. Tüm çabamız bunun içindir. Bu insanların zaten kendilerinin olan evlere sahip olabilmek için 500-600.000 tl verecek gücü yok. Tüm çaba bunun içindir, sizin dediğiniz gibi rant için değil. Bu insanlar size oy veren insanlar. Bu kadar ötekileştirici ve suçlayıcı dil kullanmanız büyük hata. Bu yanlıştan dönmelisiniz .

Sayın Başkan öncelikle ötek8leştirici ifadeleriniz bir siyasetçiye yakışmıyor.Lütfen size oy veren vatandaşa daha uygun yaklaşın.Siz 300 imzayı yaln yanliş ifadelerle topladılar diyorsunuz biz yalanci değiliz kimseyede zorla bir şey yaptırılmaz.Binalarımiz eski yıkılıyor Başkan başımızamı yıkılsın istiyorsunuz.Unutmayin deprem öldürmez bina öldürür.Evlerimiz tarihi eser mi neyi koruyorsunuz.Önce bizi koruyun.

Ege’de SonSöz; Karşıyaka Belediye Belediye başkanı Başkan Tugay'dan Emlakbank Konutları çıkışı: Halk yapının korunmasını istiyor” başlıklı yazınıza itirazlarım var. ? Sayın Tugay,“Önceki dönem belediye başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’ın onayı ile eski plandan kalan taban alanı kullanımı yüzde 40’a çıkartıldı” DEMİŞ OLAMAZ. Çünkü Binalarımızın yapımı aşamasında, 0,21 – 0,28 aralığında TAKS değeri kullanılmış olmasına rağmen 07.03.1984 Bostanlı Uygulama İmar Planı ile bu oran 0,35 – 0,40 olarak uygulanabilecek şekilde bizlere mevcut duruma göre daha geniş oturum alanına sahip bina yapabilme olanağı sağlanmıştır. O tarihlerde mahallemiz Bostanlı idi ve Atakent olarak ayrılışı 1989 yılındadır. Dolayısı ile Bostanlı planları yapıldığı yıl itibariyle bu bölgeyi kapsıyor. Dolayısı ile Sayın Akpınar tarafından bu evlerin 07.03.1984 Bostanlı Uygulama İmar Planı notuna uygun olarak verilen taban alanı kullanımında bir artırım yapılmamıştır. ? Sayın Tugay “Orada 1500’e yakın mülk sahibi var. Yapılan eylemlere, açıklamalara bile insanlar katılmıyorlar. Burada yapılması düşünülen iş tamamen ticaridir.” “Gerçek Atakentliler buranın dönüşümünü istemiyor” DEMİŞ OLAMAZ. Çünkü maliyetsiz veya çok düşük maliyetle 40-45 yaşındaki binalarını deprem yönetmeliğine uygun güvenli olarak yenileme hakkını elinin tersiyle iterek bu getirilecek plan notu ile dairelerini yenilemek için tüm inşaat maliyetini (en az 500 000 TL) kendileri karşılamak durumunda kalacaklar. Ve burada evi olan herkes gerçek Atakentlidir. ? Sayın Tugay, “Ben kendisini platform başkanı olarak tanıtan arkadaşa da durumu izah ettim. Bu iş bize göre ticari mantıkla yapılmıştır. İnsanları Ayda Maç’ın (AK Parti Karşıyaka Belediye Başkan Adayı-Şehir Plancısı) bürosuna çağırıp görüşenler kimler. Önce bunları anlatsınlar. DEMİŞ OLAMAZ. Ayda Maç bir dönüşüm planı önerisini mahalleli ile belediye başkan adaylığından çok önce paylaşmak için toplantılar yapmış, hiç olumlu yanıt alamamıştı. AKP ile bağlantısı başkan adayı olduğunda anlaşıldı. Başkanlık seçiminden sonra Ayda Maç ile tekrar bir toplantıda mahalleli bir araya geldiğinde Karşıyaka Belediyesi bürokratları ve CHP meclis üyesi de bulunmaktaydılar. Ayda Maç belediyede bazı temaslarda bulunuyor anlaşılan ancak platform ile hiçbir bağlantısı yoktur. ? Sayın Tugay “Biz göreve geldiğimizde yıkımı yapılmış, ön ruhsatı kesilmiş bir bina vardı. Biz sadece işin devam etmesi ve insanların mağdur olmaması için üçüncü binaya izin verdik.” demişse, kendilerinin döneminde yüzde 40 imar hakkı tanıdıdıkları binadan sonrakilere izin vermeyerek bu platform altında toplanmış, hak aramakta olanları mağdur ettiklerini kabul etmiş olmaktadır.

Sayın Cemil Bey, Ben Emlak Bankası Konutlarındaki evimi 10 yıl önce aldım. Satın alma sırasında mevcut imar durumunu bilerek/önem vererek işlem yaptım. Sizin de çok iyi bildiğiniz gibi mevcut TAKS 0,40' dır. Üç bina bu şartlarda yenilenmektedir. (*) Burada kamuoyunu yanlış yönlendirdiğinizi görmekteyim. Bu beni son derece rahatsız etmektedir. Bizler imar hakkımızın arttırılmasını istemiyoruz. Mevcut hakkımızın korunmasını talep ediyoruz. Yorum yazan Mevlut Demir'in bunu böyle bilmesi gerekir. Siz şimdi benim 10 yıl önce yaptığım yatırımın değerinin yarısını elimden almaktasnız. Bunun iptalini isteyince de bizleri rantiyeci ilan etmektesiniz. (Bu herkesi terörist ilan eden bazı siyasilerden bir farkınızın olmadığı izlenimi veriyor) Kaldı ki biz rantiyeci değiliz. Bunu biliniz. Emin olunuz, haberde söz ettiğiniz ekip sizi doğru yönlendirmiyor. (*) Dönüşüme giren üç bina hakkında özellikle 0,40 uygulamsının üzerinde yapılaşanlar ve yeşili katlettiği halde oturma izni verilen yapılar hakkında ne işlem yapmaktasınız. Bizden önceki dönem diyerek suçu attığınız bir önceki Karşıyaka Belediyesini uzaylılar mı yönetiyordu. Hataları varsa, 0,40 üzerinde bir menfaat sağlanmışsa gereğini yapınız lütfen. Saygılarımla.

Belediye başkanımızın "gerçek Atakentliler" gibi ötekileştirici ifadelerini duymak gerçekten üzücü. Semt sakinlerinin taleplerini birleştirici bir dil ile dinlemek, çözüm arayışına ve sürece dahil etmek yerine sert bir dille ötekeleştirmek ne kadar doğru? Çocuklarımızla birlikte güvenli bir evde oturmaya devam etmek istiyoruz ve maalesef yenilemek için bir ev parası daha verme imkanımız yok. Bahsedilen ticari mantık yani işin ticari boyutu bundan ibaret.

Bir arkadaş aşağıda demişki bir dahaki seçimde başkan %75 oy alacak. Ah be güzel kardeşim hala bunu bile anlayamamışsın, oyları Cemil Tugay değil CHP alıyor. Netice ortada insanlar mutsuz, şehir gelişmiyor. Karşıyaka halkı artık tercihlerini yeniden gözden geçitecektir.

Sayın başkan,, gerçek ve sahte atakentli yorumunuzu inanın anlamış değiliz.. Bir mahallenin sakinlerinden böyle ayrımcılık yaparak söz etmenizi talihsiz bir açıklama olarak düşünmek istiyorum.. Sizin deyiminizle ben gerçek bir atakentli(1979) olarak gerek biz burada oturnlardan gerekse platform başkanımız NEVZAT ÖZKILIÇ'' tan özür dilemenizi bekliyoruz.. Sizinde çok iyi bildiğiniz gibi hak kaybımızıgeri alabilmek için bir mücadele veriyoruz, haklı olduğumuzu bilmenize rağmen iadesi için direniyorsunuz.. Bizler çoğunluğu emekli olan sakinleri böylesine huzursuz etmenizide anlamakta güçlük çekiyoruz.. Bu semte yaptığınız hak gaspı revamıdır?? Sizin bu yorumlarınıza ve bize yönelttiğiniz hakaretlerinize rağmen bizler çıktığımız bu yolda sonuna kadar inandığımız ve çok güvendiğimiz. Platform baikanımız nevzat özkılıç la birlikte yürüyeceğimizide bilmenizi isteriz.. Seçmenlerinizi bu denli kırmanızı vedikkate bile almamanızı üzülerek izliyoruz saygılar.....

Sayın Başkanım, Anlamakta zorlandığım bir konu gerçek Atakent''liler diye bir ayrım yapmanız...Tüm sakinlerle biraraya gelip yüz yüze görüşebilme şansını yaratsanız ,belki birbirimizi çok daha rahat anlayabiliriz.

Bu bölgede yaşayan insanların büyük bir çoğunluğunun mevcut yapılaşmanın aynı şekilde korunmasını istediğini söyleyebilmek kesinlikle mümkün değil.Sayın başkan sanırım burada yaşayanların ne istediğini anlamak yerine genel olarak burada yaşayanların sorununu anlamadan yeşili koruyalım mantığı ile hareket eden ve burada yaşamayan bazı kişileri dinliyor ve yapılaşma ile ilgili hak talebinde bulunanları da hor görüyor ve çıkarcılıkla suçluyor ve biraz da uslubunu bozuyor,gergin bir psikolji ile ysklaşıyor.Herşeyden önce insanlar menfaatleri için böyle bir mücadelenin içine girmiş olsalar bile çıkarları için hareket etmek insanların hakkı değil mi?Siz insanların eskimiş evlerini yenileyebilmeleri için bir fırsatları varken ve bu konuda emsal uygulamalar da oluşmuşken bu olanaklarını elinden alacaksınız ve bu duruma hiç ses çıkarmamalarını bekleyecek ve kinsanların meşru yollardan haklarını korumaya çalışmalarını da sanki çok haksızlarmış gibi karşılayacak ve hoş olmayan ifadeler kullanacaksınız.Bu tavır ve uslup gerçekten doğru değil.Burada bir mülkünüz olsa ne düşünürdünüz acaba,biraz empatii lütfen.İnsanların sesine biraz kulak verip bir ortayol bulmak pekala mümkün iken vrye ikna etmek varken bu niye yspılmays çalışılmıyor anlsysmıyorum.Bu yörede yaşayan insanların gerçekte ne istediğini anlsmsk çok zor da değil.Birçok belediye böyle belirli ve sınırlı alsnlar da dönüşüm uygulsmasına girerken birkaç alternatif geliştirip insanların oyuna sunup çözüm geliştiriyor.Burada da eğer gerçekten insanların düşüncelerine önem veriliyorsa böyle bir yöntem uygulanabilir.O zsmsn kimsenin bir diyeceği de kalmaz.