Başkan Kocadon'dan yeni anıt sözü

Gelendost Özgürlük Meydanı ve Anıtı'nın yıkılmasına tepkiler sürüyor

Bodrum'da 21 yıl önce, Abdi İpekçi Barış Ödülü sahibi, çevreci, ressam Saynur Gelendost tarafından projesi çizilip, bazı sivil toplum kurumluşlarının da desteğiyle yaptırılan, Gelendost Özgürlük Meydanı ve Anıtı'nın, arazinin mülk sahibi tarafından yıktırılmasına tepkiler sürüyor. Gelendost'un oğlu Serhat Gelendost, "İnsanların özgürce konuşabileceği bir meydanın, özgürlüğü ve serbest konuşma hakkını temsil eden bir eserin, foseptik çukuru kadar değeri olmadığını gördük" dedi.

Muğla'nın Büyükşehir olmasının ardından kapatılan Gündoğan Belde Belediyesi'nin CHP'li eski belediye başkanlarından Hasan Ali Yılankaya, o dönemde mülkiyeti Karapınar Ailesi'ne ait olan Gündoğan Sahili'ndeki araziyi kamu alanı olarak kullanmak üzere isteyip, yazılı anlaşma yaptı. Söz konusu araziye arıtma tesisi terfi merkezi, meydan, Atatürk Anıtı, jandarma binası ve umumi tuvalet yapıldı. Aynı araziye 1996 yılında 'çevrecilerin anası' olarak tanınan merhum Saynur Gelendost tarafından 11 yıl önce çevreci Mümtaz Özçelik, Gündoğan Peynir Çiçeği Derneği ve Mavi Yol Girişimi üyeleri ile 'Özgürlük Meydanı ve Anıtı' yapıldı. Gelendost'un projesini kendisinin çizdiği meydan ve anıtın ismi, 2003 yılında ölümünün ardından 'Gelendost Özgürlük Meydanı ve Anıtı' olarak değiştirildi.

Ancak dün, Gelendost Özgürlük Meydanı ve Anıtı, arazinin kendilerinin özel mülkiyeti olduğunu belirten Muhammet Karapınar tarafından dozerlerle yıktırıldı. Molozları çöplüğe taşındı. Çevreciler ve Gelendost'un sevenleri anıtın yıkılmasına eylem yaparak, tepki gösterdi. Tepkiler bugün de dinmedi. 

OĞLU TEPKİ GÖSTERDİ

Antalya'nın Kaş İlçesinde bulunan ve anıtın yıkıldığını haber alır almaz Bodrum'a gelmek için yola çıktığını belirten Saynur Gelendost'un oğlu Serhat Gelendost, "Anıtın yıkıldığını duyunca önce inanamadım. Aslında bunu bekliyordum. Çünkü tam bir yıl önce Muğla'da yapılan bir toplantıda Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Osman Gürün ve yetkililere annemin yaptığı o eserin oradan kaldırılmak istendiği ve bir gece aniden kaldırılacağı konusunda uyarılarda bulunmuştim. Ancak 'Hayır, öyle şey olmaz bizim kontrolümüzde olan bir yer orası' yanıtını almıştım. İnsanların özgürce konuşabileceği bir meydanı, özgürlüğü ve serbest konuşma hakkını temsil eden bir eserin, anıtın, foseptik çukuru kadar değeri olmadığını gördük. Çünkü annemin eseri kaldırılırken 25 yıl kamusal alan olarak kullanılan hemen yanındaki belediye tuvaleti ve foseptik terfi merkezine dokunulmamış" dedi.

'ESERİN YIKILMASI ÇOK MANİDAR'

Mavi Yol Girişimi sözcüsü Filiz Dizdar ise eserin bir gece yarısı operasyonu ile yıkılarak molozların arasına atılmasını hazmedemediklerini söyledi. Dizdar, "Saynur Gelendost, insanların korkmaması, düşüncelerini özgürce söyleyebilmesi için tam 21 yıl önce o eseri hayata geçirmişti. Çevreyi, doğayı insanı düşünen Gelendost gibi biri daha dünyaya gelmeyecek. O nedenle, onun eserini yaşatmak biz çevrecilerin, doğaseverlerin göreviydi. Ne yazık ki O'un bıraktığı esere sahip çıkamadık. 2 Mart Saynur Gelendost'un ölüm yıldönümü. Ne yüzle mezarı başına gideceğiz? O'na ne diyeceğiz? 'Bıraktığın özgürlük anıtına sahip çıkamadık, gece yıkıldı mı' diyeceğiz? Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz ve o eserin yıkılmasının çok manidar olduğunu düşünüyorum. Niye, gece yarısı yıkıldı? Niye onca uyarıya rağmen eserin nakledilmesi beklenmedi? Serhat Gelendost ve Bodrumlu çevreciler olarak Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon ile görüşüp, yıkılan anıtın uygun bir yere aynı güzellikte yeniden yaptırılmasını isteyeceğiz" dedi.

KOCADON: YENİSİNİ YAPACAĞIZ

CHP'li Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon da Halikarnas Balıkçısı gibi Bodrum'a damgasını vuran ve çevreciliğin, doğanın liderlerinden Gelendost'un anıtını yıkabileceklerini ama düşünce ve felsefelerini ise yıkmalarının mümkün olmadığını söyledi. Başkan Kocadon, yıkılan anıtın bulunduğu alanın 25 yıl kamuya açık olarak kullanıldığına dikkati çekip, "Ancak, kamulaştırma çalışması yapılmamış. Arazi sahibi doğal olarak mülkünü geri istiyor ve tel örgülerle çeviriyor. Bunların hepsi doğal ve yasal hakkı. Ancak, keşke eseri bu şekilde kaldırmasaydı da gerginlik olmasaydı. Gelendost'un eserinin aynısının yaşatılması için O'nun sevenleriyle toplantı yapıp, en güzelini, istenen en iyi yere yenisini yapacağız. Kimsenin bu konuda endişesi olmasın, Saynur ablamızı unutmayız unutturmayız" dedi. (DHA)