AK Partili Kaya'dan eleştiri yağmuru: CHP, İzmir’in kokusunu çıkardı!

EGEDESONSÖZ- AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, SONSÖZTV’de Gazeteci Fatih Yapar’ın programına konuk oldu. Türkiye ve İzmir gündemine ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Kaya, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne sert eleştiriler yöneltti.

Meclis kapandıktan sonra yoğun ilçe ziyaretlerine başladığını aktaran Kaya, Cumhuriyet Halk Partili (CHP) İzmir milletvekillerine yaptığı “Hepsinin toplamından daha çok gezmişimdir” eleştirisini hatırlattı. Kaya, CHP önceki dönem milletvekili Musa Çam hakkında da değerlendirmelerde bulunarak, “1 Ekim’e kadar yoğun bir şekilde hemşerilerimizle buluşmaya devam edeceğiz. Ben hala daha iddiamın arkasındayım. Geçmişteki durum belli. Ben çok net bir şekilde konuştum. Sosyal medyada her şey paylaşılıyor, ekleme de yapılamıyor. AK Partili diğer arkadaşlarımızı hiç eklemeyelim, sadece benimkiler CHP’nin tüm İzmir vekillerinden daha fazla çalışma yaptığımı ortaya koyar. Çıkamazlar diye de düşünüyorum. Mahir Polat, ‘tatiller hariç’ dedi ama bizim tatilimiz yok. Milletvekilinin tatilinin olduğunu da Mahir Bey’den duydum. Biz siyasetle uğraşan insanların ‘şu kadar bir tatil bırakalım’ deme şansı olmuyor. Bu göreve talip olurken bunları tahmin ederek oluyoruz. O tahminim başına gelecekleri bildiği için; 1 Ekim’e kadar meclis ara verdi ya; onu da tatil olarak koyuyor, saymıyor, böyle böyle dönemleri geçirecek. Bittiği zaman Mahir Bey’e de bakarız.

CHP’Lİ SOYER CHP’Lİ MİLLETVEKİLLERİNİN İZMİR’DE SOKAĞA ÇIKARAMAYACAK BİR HALE SOKTU
Ben sadece Mahir Bey’i koymuyorum, hepsini koyuyorum. Eskiden Musa Çam vardı, hala daha dolaşıyor ayrı bir yaklaşımı var. Geçmişte gerçekten biz de dolaştığımız zaman Musa Çam’ın da orada olduğundan haberdar oluyorduk. Hatta Menderes’te Çam’ın hala daha uğradığını söylediler. İzmir’de dolaşamadıklarından Türkiye’nin baş bölgesine gidiyorlar. CHP’li Soyer CHP’li milletvekillerinin İzmir’de sokağa çıkaramayacak bir hale soktu. İşin özeti bu” dedi.

MAZERET BIRAKMAYACAĞIZ
AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ile bir araya geldiği toplantı hakkında konuşan Kaya, şu sözleri söyledi:

“Sayın Soyer’in AK Parti’den ilk görüştüğü kişi neticede il başkanımız değil. Deprem sürecinde ortak toplantıların hepsinde yer alıp görüşlerini ifade ediyordu. Biz hep konu İzmir ise gerisi teferruattır dedik. İzmir’le ilgili bir problem varsa ki biliyorsunuz 4-5 tane daha ilk belediye başkanı olduğunda konular söyledi. Hatta bu konuları Cumhurbaşkanımızın, Büyükşehir Belediye Başkanlarıyla yaptığı toplantıda teslim etmişti. A’dan Z’ye hepsi yapıldı. Bizim burada ortaya koymak istediğimiz şey; mazeret bırakmayacağımız. Çünkü sürekli bir mazeret siyaseti. Kendi beceriksizliklerini mazeretlerin arkasına saklıyorlar. Genel iktidar şunu yapmadı, şunu yazdım cevap gelmedi, şunun onayını bekliyorum… Türkiye Cumhuriyeti devleti hukuk devleti. Soyer’in taleplerinde sadece 1 tanesinde mutabık olmadık, o da elektrik fabrikası konusu; hukuken mümkün bir iş değildi. Özelleştirmeyi amacının dışına çıkaran bir hadiseydi.

Kerem Ali Bey’in ziyaretindeki nokta da dediğimiz gibi; sürekli İzmir için bir konu varsa bu tip toplantılar yapılır, yapılmaya da devam eder. Mühim olan herkes samimi olsun. Bakanlığın yaptığı toplantı gibi olmasın. İşte tamam bu işlerin koordinesi buradan yürüsün deyip, başka yerden başka işler çevrilmesin, samimi kaçmaz, bu işler oldu zaten biliyorsunuz. Masada ayrı konuşulup, dışarda başka konuşmak olmaz. Bunları beraberce, samimi olarak gerçekten İzmir için yapılması gereken bir şey varsa hem biz tüm milletvekili arkadaşlarımız, hem il başkanımız bu konuda zaten gereğini yapacaktır.”

BİZ SÖYLEDİK YA, GERİ ADIM ATARLAR
Kaya, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait yerlerin İzmir dışından yerlere verildiğine dikkat çekerek, “İzmir’in malı İzmir'de kalsın diye bağıranlar şimdi İZSU’ya ait olan eski binaya İstanbul’dan bir vakıf üniversitesine peşkeş çekmeye çalışıyorlar” dedi. Ayrıca, büyükşehir belediyesinin kamuyla bir problemi varsa hiç olmazsa özel üniversitelere bu alanları verebileceğini savundu. Kaya, “Devletle, kamu kuruluşlarıyla kendinden kaynaklı problemlerin olabilir… Devlet üniversitelerimizin rektörleri bu şehrin akademisyenleriydi, şu anda gayet de güzel İzmir’e katkı sağlıyorlar. Tamam, böyle baktın ama iki tane de özel üniversite var hatta 3. Bunlar üniversite değil mi? Bu üniversiteler de çok önemli katkı sunan üniversiteler İzmir’e. İstanbul’dan vakıf üniversitesiyle görüşmek nedir? Geri adım atacaktır. Biz ifade ettik ya; İstanbul’da konuştukları üniversiteye bunu vermekten vazgeçecekler. Zaten İzmirli de müsaade etmez buna. Baştan bir plan da yok muhtemelen bir ziyarete gelmişlerdir… Teknoloji yeri yapacağım diyor, İYTE burada Türkiye’nin en büyük projesini yapıyor. Sen orada küçücük yerde ne yapacaksın?

YAPMACIK İŞLER!
Ama AK Parti yaptı, Türkiye’nin teknoloji üssü İzmir oluyor. Orada ben küçük bir yer yapayım bunu da kimlerle yapayım da uyanmasınlar… Gitse İzmir’de bir özel üniversiteye bu projenin içinin boş olduğunu ifade edecekler. Yapmacık işler. Yaptık mı yaptık. Sonuç netice bir şey kazandırdı mı? Kazandırmadı şehre… İzmir’e bir katkı sunmak istiyorsa İYTE orada duruyor.  Zamanla hatırlayın, en çok bunlar vardı… Balçova Termal’i hatırlayın… Ama sen şimdi İzmir’in malını İstanbul’dan bir üniversiteye peşkeş çekeceksin! Devlet üniversitelerine olan tavrı anlıyorum, katılmıyorum bu yaklaşımına ama İzmir’in özel üniversiteleri de var onlarla da bu işi yapabilirdi…” dedi.

BİR ALTYAPIYA PARA AYIRAMADILAR!
Tunç Soyer’in, Gediz Nehri’yle ilgili çalışmaları hakkında konuşan Kaya, asıl meselenin 25 yıldır İzmir Körfezi olduğunu ama 25 yıllık süreçte CHP’li belediyeler tarafından sorunun çözeme kavuşturulamadığını belirtti. Kaya, “Mesele ne körfez? Aradan da 2 buçuk yıla yakın zaman geçti. Çeyrek asırdır İzmir CHP’li belediye yönetiyor. Aziz Bey de ilk belediye başkanı olduktan sonra;’ ben yüzeceğim, temizleyeceğim’ diyordu. 12 yıl sonra bu açıklamalardan hiçbir mesafe alınmadan dönemi bitti. Şimdi Soyer’de bu işe girdi, çözemeyeceğini gördü. Körfezin çözülmesinin temel noktası İzmir’deki altyapının bitmesi. Kentsel altyapıyı tamamlamadıktan sonra körfezde denize girmek, körfezin temizlenmesi mümkün değil. Bunu yapmak gibi bir irade yok orada. Gediz bunların yanında binde bir… Gediz de mutlaka etken ama bin de bir. Göztepe’de foseptik kuyuları açılarak hizmet veriliyor. Şehrin göbeği. Felaket bir koku var. Alt yapı yapılmaz mı ya hangi çağda yaşıyoruz? Türkiye’nin ortalama bir vilayetine gidin ortalama bir belediye o ilin altyapı sorunlarını çözmüştür. Bunlar çeyrek asır boyunca kentsel altyapıya para ayırmadılar.

SANKİ KENDİ TURİSTİK TESİSİ!
Büyükşehir’in bütçesi 10.5 milyar. Bundan hep göz boyama işler, işçi alımları felaket boyutta… Zamları gördünüz, ne güzel ya! Arkadaşlarımız daha çok alsın ama belediyenin kaynağı belli. Para var deniyor ama sürekli kredi için koşuşturuyorsun. Yok şunun bunun onayı lazım. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tarihinde görülmemiş bir deli borçlanma var. Aziz Bey bu borçlanma işlerinde daha işi kenarda tutuyor, sıcak bakmıyordu. Bu ama Seferihisar örneğindeki gibi deli bir borçlandırma. Sanki kendi turistik tesisi İzmir Büyükşehir Belediyesi; plansız, İzmir’e faydasız harca borçlan git mantığında bir yaklaşım var. Burada da önce Turgutlu Belediye Başkanı demiş ki ‘herkes kendi çöplüğünü temizlesin’.

SOYER CHP’Yİ İZMİR’DE BİTİYOR!
Sayın CHP’li Tunç Soyer’in Belediye Başkanlığı yapması lazım ama Tunç Soyer Belediye Başkanlığı dışında her şeyi yapıyor. Orayı geziyor, orayı tozuyor… Ardahan’a gidiyor, İzmir gibi 4.5 milyonluk şehir, Ardahan’daki başkanın dediği ne? Biz sizden buğday alalım falan… Vizyon da çok dar. Sen İzmir kültür şehrinin belediye başkanısın ama nerede sende vizyon? Oraya gittiğinde de  bile; aslında mutlaka belediye başkanları bir yerlere gidecekler ama bu işi abarttı. Her hafta sonu İzmir’den kaçma. Tamam trafikten hepimizin kaçası var İzmir’den de; sen belediye başkanısın, sorumluluk sahibi insansın, trafikten dolayı her hafta sonu İzmir’den kaçamazsın. Gel bakalım! Kaçıyor şehirden. Belki AK Parti olarak Soyer’in belediyeciliği bizim lehimize bir süreç. CHP’li Soyer’in belediyeciliği CHP’nin bitiş hikayesini oluşturuyor İzmir’de.”

SOYER, GÖRECEĞİZ SAMİMİYETİNİ!
İzmir trafiğinde yaşanan sıkıntılara çözüm olması umuduyla geliştirilen 2’inci Çevreyolu projesi hakkında CHP cephesinin sürekli değiştiğini aktaran Kaya, “Sayın Kılıçdaroğlu da zikzaklı siyaset yapar ama Soyer’in zikzağını, çarklarını Türkiye’de hiç kimse yapmamıştır. 2 yıldır konuşuyoruz biz bunu. Önce bir karşı duruş, sonra sıkıştı, problemin çözümü için ortaya koyacağı bir plan da yok… Şimdi yapılsın… E yapılıyor zaten, ÇED süreci başladı, göreceğiz samimiyetini. Görüşü sorulacak ÇED sürecinde. Orada bakalım düşünceleri nelermiş. Karayolları Bölge Müdürlüğü çalışmalarını başlattı. Süreç devam ediyor” dedi.

CHP SÖZDE DEMOKRAT!
CHP’nin İzmir’deki yatırımlarının, İzmir’e bakış açılarıyla örtüştüğünü söyleyen Kaya, “Zengin mahallelerinde görürsünüz CHP’yi ama bizim dar gelirli hemşerilerimizin olduğu yerde göremezsiniz. Ne hizmet, ne yatırım yoktur oralarda… Ne oldu pazar yaptın, Kadifekale’nin ismini değiştirmeye çalıştın, ne oldu? Bir gidip baktınız mı, gördünüz mü? Kazanç sağladı mı? Hep bir göz boyama… Ben sizle ilgileniyorum gibi gösteriyor. Şehrin merkezinde daha zengin yaşıyor olabilir ama bu konuda bir ayrımcı siyaset koymak olabilir mi ya? Bu parti sözde sosyal demokrat parti ama sosyal demokratlığı falan kalmadı” diye konuştu.

TOKİ YAPILACAK!
Karabağlar'da tartışmaları devam eden Demokrasi Üniversitesi alanı hakkında açıklamalarda bulunan Kaya, "Orası TOKİ’nin, üniversiteye yer ayırdık. TOKİ yapılacak. Ben söyledim. 750 hak sahibi, Karabağlı hemşerimiz evine kavuşacak. Adı Sosyal Demokrat olan parti Karabağlardaki hemşerilerimizin ev sahibi olabilmesi için CHP bütün milletvekilleri ile bir taarruz içinde. Geldiğimiz nokta itibari ile o kadar kopmuş vaziyetteler ki 31 bin ailenin girdiği kuradan haberleri daha yoktu. 750 kişiden haberleri yoktu. CHP'li bir milletvekili çıktı siz TOKİ'den nasıl garanti aldınız dedi. TOKİ’nin sistemini dahi bilmiyorlar. Dar gelirli vatandaşların nasıl ev sahibi olduğunu dahi bilmiyorlar. Böyle bir dertleri yok ki. Bir meclis üyesi çıktı o konutlar dar gelirlilere yapılmıyor dedi. Bu zenginlere yapılacak diyorlar, hak sahipleri belli" dedi.

SICAK YUVALARINA GİRMESİNİ ENGELLEDİLER
CHP'li isimlerin alanda yapılacak konutları vatandaşlara yakıştıramadığını belirten Kaya, "O projeyi bizim dar gelirli hemşerimize yakıştıramıyorlar, derdi bu. Onların bu konutlarda oturma hakları yoktur diyorlar. O kadar çok zenginle yatıp kalkıyorlar ki, dar gelirli kardeşlerimizin de muazzam yerlerde yaşamalarına layık görmüyorlar. O kadar çok zenginlerle yatıp kalkıyorlar ki, muazzam bir şekilde donatılmış bir noktada vatandaşlarımızın yaşamasını yakıştıramıyorlar. CHP’nin geldiği durum bu. İptal edilen ihale sebebiyle tasfiye süreci tamamlanmak üzere, çok yakın zamanda yeni ihale tarihini paylaşacağız. Ama yapılacak. Rahat olsunlar, CHP'liler ve Belediye başkanı ne yaptı? Sıcak yuvalarına girmesini biraz daha engellemiş oldu” ifadelerini kullandı.

ÇÖP TESİSİNE VİZE VEREN SADECE SEÇİLEN ARKADAŞ
Menderes'te yapılması planlanan katı atık tesisi hakkında da değerlendirmelerde bulunan Kaya, "Bizim oradaki duruşumuz çok net. Bu iş büyümeye başladı; CHP’nin başkanı istiyorum diyor, meclis üyeleri istemiyorum diyor. Belediye başkanının da tek derdi koltuk. Ergün Bey’in aday yapılmamasının tek sahibi çöp tesisini kabul etmemesidir. Halkta da karşılığı vardı, bizim de çekindiğimiz bir adaydı ama konulmadı. Bu çöp tesisine vize veren sadece seçilen arkadaş" dedi.

HALK BUNU İSTEMİYORSA DAHA NET TEPKİSİNİ KOYMASI GEREKİYOR
Vatandaşlara katı atık tesisi için çağrıda da bulunan Kaya, "Bir ayar verdi ona. Genel Merkeze çağırdılar, koltuk derdi, koltuk kaygısı başka bir şey değil. Tire’deki arkadaşlarımız Tire’nin örneklerini ortaya koydu. Sırf tesis değil, tarım ovasına çöp kamyonlarının girip çöpü alana akıtmasıdır. Bu mantıkla hareket etmek mümkün değil. Mendereslilerin gerçeklerini görmesini istiyoruz, halk bunu istemiyorsa daha net tepkisini koyması gerekiyor. CHP’nin İzmir’e bakış açısı bu. Bülent Bey üniversite kenti yapmak istiyordu, Soyer çöp kenti yapmak istiyormuş. 2019’da çöp tesislerini yapmak istediklerini söyleselerdi yüzde kaç oy alırlardı?" diye sordu.

PLANIN İNCE RÜTUŞLARI YAPILIYOR
Planlama süreci devam eden İnciraltı için sona gelindiğini de belirten Kaya, "Kültür ve tabiat varlıkları genel müdürlüğümüz süreci sürdürüyor. Tabir yerindeyse bu işte son rötuşlar yapılıyor. Çalışmanın ana hatları; belediye görüşleri alınarak yapıldı. Planın ince rütuşları yapılıyor. Çok yakın bir zamanda finale doğru gelecek” dedi.

İNŞALLAH SON DAKİKA BİR SÜRPRİZ YAPMAZLAR
Odaların taleplerinin vatandaşları mağdur edeceğini aktaran Kaya, "Onların ettiği taleplerin bir kısmı hak sahiplerini mağdur edecek talepler. Arazileri küçülmüş hak sahiplerinin, inşallah son dakika bir sürpriz yapmazlar. Birkaç aya teknik çalışmalar tamamlanır. Her fikre de açığız, fikirlerini herkes bakanlığa iletebilir. Fikirleri varsa söylesinler, daha sonra mahkemede zaman kaybettirmesinler” diye konuştu.

BUCA CEZAEVİ YORUMU: BÜYÜKŞEHİR'İN PLANLARI AVM!
Her sökülen alanda AVM iddialarını gündeme getirildiğini belirten Kaya, "Biz Göztepe stadını yapım için yıktık, bastırdılar; AVM yapacaklar dediler. İhale yapacağız, yok yok dediler. Stat yapacağız diyoruz ihale yapmışız, dava açtılar, süreci uzattılar. AVM değil işte, stat yapıyoruz. Biz İzmir’de ne yaparsak yapalım bu AVM türküsü sürecek. İzmir’deki mevcut AVM’lerin ruhsatını kim verdi? İnciraltı’ndaki AVM kim zamanında yapıldı? Buca’daki iş daha komik bir iş. Burada bir plan var, zamanında belediyenin yapmış olduğu plan AVM. Şu an tamamen ticaret. Biz cezaevini kaldırdık, ilçe ve büyükşehirin planları AVM” dedi.

AVM KESİNLİKLE OLMAYACAK
AVM planlarına kendilerinin karşı olduğuna da vurgu yapan Kaya, "Burada biz kesin net şekilde bu plana karşıyız, nasıl cezaevini kaldırdıysak, plandaki AVM’ye kaldıracağız. Bakanlık ve Belediye ile görüştük; dokuya uygun çalışma olacak. Hemşerimizin içi rahat olsun AVM kesinlikle olmayacak” diye aktardı.

HER ŞEYE KARŞILAR, NEYE KARŞI OLDUKLARINI DA BİLMİYORLAR
Balçova'daki arsa mağdurları ile ilgili gelen soru üzerine de konuşan Kaya, "İnciraltı konusu bitsin, buralara da etap etap bakacağız. Sorunları tek tek çözeceğiz. Bergama’da millet bahçesine itiraz ediyorlar ya… Biz İzmir’de en küçük çiviyi bile 10 davayla, 10 yerel yönetim itirazıyla uğraşıyoruz. Binali Bey’de inatta bir murattır diyor. Şimdi gelip kasım kasım oturmuyorlar mı… İnsan bir utanır sıkılır ya… Bir gıdım desteğin olsa. İtirazları yap yap yap, sonra havalı havalı fotoğraf ver. İnsan da o noktada bir utanır ya. Konak Tüneli’ni yaptık, ilk geçen CHP seçim arabası oldu, kullanılsın tabi ama ayrımı İzmirlilerin görmesi gerekiyor. İzmir'de yatırım yapmak bu istemezükçüler ve CHP'nin arka bahçesi olmasından dolayı çok zor. Her şeye karşılar, neye karşı olduklarını da bilmiyorlar. Eğer odalar yapılan plana da dava açarsa gerekirse bütün İzmir'e afiş yapıp aşacağım” ifadelerini kullandı.

1 MİLYAR EURO'LUK PROJE!
Körfez geçiş projesi ile ilgili de konuşan Kaya, "Körfez geçiş projesi 2023’te bitecekti gerçekleşseydi… Gelecek yıl kullanıma açılacaktı, 1 milyar Euro'luk proje; Karşıyaka’dan Balçova’ya 6 dakikada geçilecekti; trafiği ne kadar rahatlatacaktı… Nerede kim karşı çıktı? CHP karşı çıktı… Yazık. Güzelim proje bu noktada kalktı. Şimdi trafik eziyetiyle karşı karşıyayız. Trafik, kentsel üst yapı ve alt yapı bitik. CHP İzmir’in kokusunu çıkardı. Büyük bir kokuyla baş başa yaşıyoruz. Soyer kokuyu kabul etti, hala devam ediyor ama belediye başkanlığı gelince ortadan kalkmadı, daha da arttı" dedi.

KÜÇÜK MENDERES SİYASET ÜSTÜ BİR KONU
İzmir’de doğup, İzmir’den denize dökülen bir nehir olma özelliği gösteren Küçük Menderes Nehri hakkında açılamalarda bulunan Kaya, nehrin temizliğinin kalıcılığının sağlanması için Büyükşehir Belediyesi’nin bir an önce Torbalı’da arıtma tesislerini hayata geçirmesi gerektiğini söyledi. Kaya, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

“İzmir’in en büyük nehri, büyük bir ova. Herkes kendi önünü temizlesin meselesi çok haklı bir mesele. Bakanlığın yapacağı işler belli, bakanlık neler yaptı onları da konuşalım. 2 yıl önce burada sizlerle çağrıda bulunduk; Küçük Menderes’i temizleyelim. Küçük Menderes Projesini siyaset üstü tutalım çağrısını yaptık. Çağrımıza 2 kişi cevap vermedi; büyükşehir belediye başkanı ve ilçe belediye başkanı... Polemiğe girmek istemiyorum çünkü siyaset üstü bir konu. Çevre diyorsak, buna göre hareket etmemiz lazım. Küçük Menderes’in yıllar içerisinde Selçuk’a girdikten sonraki kısımlarında tıkanma oluşmuştu. Bir de Torbalı’da Fetrek Çayı’ndan gelen alanda… Büyük tıkanmalar vardı. Kanallar daraltılmış; sazlık, tarım arazisine dönüştürülmüş, adeta işgal edilmiş, kirlilik oluşuyordu. Kirlilik kaldırılması için öncelikle kanalın temizlenmesi gerekiyordu. Bekir Bey bu konuda büyük destek verdi, Tarım Bakanlığı’nın 4 aracı 2 yıldır temizlenmesi için çalışılıyor. Moskof Çayı; Büyükşehir’in ağında ve çok kirli... Fetret Çayı DSİ alanı içerisindeydi; ilk yaptığımız iş çayın temizlenmesiydi. 300 trilyonluk bir yatırımla, 1. Etap çalışmalarını bitirdik, temizliğini yapmış olduk. Kanal yıllar içinde ne hale gelmiş! Kirlilik koku… Şimdi ise kanal açılıyor.

BÜYÜKŞEHİR’İN BİR ÇAKIL TAŞI DAHİ YOK!
Bir yandan çevreye çalışıyoruz bir yandan da çevrede tarım yapılmasını destekliyoruz. 2 yıldır burada çalışma var. Kanal ciddi anlamda çalışmalarla açılmaya devam ediyor. Bu bizim bakanlık olarak yapacağımız işti, kanalı eski haline getiriyor bakanlık. Bizim konumuz Küçük Menderes, Gediz’e ben popülist değerlendirme yapmak istemiyorum. Şu an burada işini yapmayan sadece Büyükşehir. Büyükşehir’in burada bir kepçesi, bir çakıl taşı dahi yok. Bunu da istemedik de. Bütün Belediye başkanları elinden geleni yapmaya çalışıyor ama mesele şu; Torbalı bir sanayi kenti… Torbalı’ya yıllardır oraya arıtma yapılacak… Burada büyükşehirden tek istenen; biz bu kanalı ne kadar açarsak açalım, artıma tesisinin yapılması. Torbalı’ya geldi Soyer, ben bunu yapacağım dedi. Söz dedi, her zaman ki gibi. Aylar geçti, icraat yok. Çevreciysen kardeşim, bırak Gediz’i Küçük Menderes’e gel bak. Senden istenen sadece arıtma tesisi. 10 buçuk milyarlık büyükşehir bütçesinde de çok küçük bir para bu. Gerçekten tarımı seviyorsan, samimiysek ki ben inanmıyorum artık; samimiyeti kaybettiğini düşünüyorum.

DÜŞTÜĞÜN HALE BAK YA…
Bölgede yaşayanların insanların bir hakkı bu hizmet. Büyükşehir’e vergi ödüyorlar. Öyle kasket takacağına gel biraz icraat yap. Sözde talimat verdim dedin ama hala bekliyoruz. Kendi işini yap. Bırak başka illerde dolaşmayı, bak belediye başkanları da kabul etmiyor seni oradaki insanlar da seni istemiyor. Orada da itibarın yok, randevu istiyorsun işim var diyor. Turgutlu’da kendi partinin belediye başkanı sana şov yapma diyor. Samimiyetin yok kimse inanmıyor sana. Orada boşa boşa geziyorsun… Gel şurada 2 tesisi yapalım Torbalı’ya. Bu kanalı açtık, sen de kendi işini yap. Bundan dolayı ben Gediz işini samimi bulmuyorum. Düştüğün hale bak ya. Samimi olduğuna gerçekten bu insanlar inansa; İzmir’de sen bu projeleri yaparsın, kanalizasyonların tarım ovalarına akmasına engel olursun, şehrin göbeğinde kanalizasyon nehri oluşturamazsın o zaman sana çevre dostu derler, kapıda karşılarlar ama şu an bırakın karşılamayı randevu bile vermiyorlar.”