Semazen krizi: Manisa’da kızlı-erkekli, Bursa'da tennure!

Ülke çapından Kutlu Doğum Sema Törenlerine cinsiyetçi tartışmalar damga vurdu.

Manisa’da Kutlu Doğum Haftası kapsamında Atatürk Spor Salonu’nda yapılan sema gösterisinde yaşları 7 ile 13 arasındaki 15 kız semazen yer almadı. Manisa Müftüsü Sinan Cihan, “Geçen yıl yapılan sema gösterisinde kızlarımızın yer almasından dolayı bazı kesimler ve cemaatler tepkisi oldu. Bu nedenle bu yıl kız semazenlerin gösteride yer almaması kararını aldık. Bir sevap işleyelim derken, tepkilere neden olmak istemedik” dedi.

- MANİSA’DAKİ SEMA TÖRENİNDE ‘KIZLI-ERKEKLİ’ KRİZİ…

Bu gelişme sonrası bir kriz de Bursa’da patlak verdi.

Bursa’da önceki gün kadın semazenlerin sema gösterisi yaptığı ‘Kutlu Doğum Sema Töreni’ düzenlendi.

Bursa Mevlana Kültürünü Tanıtma ve Yaşatma Derneği ile Osmangazi Belediyesinin organize ettiği programda 70 kadın semazen, 78 kadın mutriban eşliğinde sema gösterisi yaptı, küçük yaştaki ‘Nev-Niyaz’ semazenler huşu içindeki dönüşleriyle büyük beğeni topladı. Programın en dikkat çeken yanı ise kadın semazenlerin giydiği rengarenk tennureleri oldu.

Vatan Gazetesi’nin haberine göre bu durum Mevlana kültür merkezlerini böldü.

İŞTE O GÖRÜŞLER...

‘RENKLİ GİYİYORLARDI’
Silivrikapı Mevlana Kültür Merkezi: “17’inci yüzyıldaki sema ayinlerinde de kadın semazenler renkli kıyafetler giyiyordu. Semazenlerin kafasına taktıkları sikkeler mezar taşını ifade eder, yani kulakları tıkamak, sessiz olmak anlamında. Bu sikkelerin şekilleri de, renkleri de farklı olabilir. Hz. Mevlana döneminde düzenli bir sema töreni yoktur. Düzenli sema törenleri torunu Hz. Sultan Veled döneminde başlar. 17. yüzyılda ise Afyon Mevlidhanesi’nde yapılan sema törenlerinde her rengi görürüz, erkek semazenler de renklere bürünmüştür. Beyaz tennure Hz. Muhammed’in manevi nurunu ifade eder, renkli tennureler ise Hz. Mevlana’nın maneviyatındaki gül bahçesini anlatır.”
 
‘SULANDIRAN GÖRÜNTÜ’
Mevlana Eğitim ve Kültür Derneği Başkanı Abdülhamit Çakmut: “Ahlaksızlık, namusuzluktur ve aymazlıktır bu. Kadınlar sema yapabilir ancak rengarenk tennurelerle değil. Buradaki sema ibadetinin namaz ciddiyeti, ibadet ciddiyeti ile bir ilgisi yok. Devletin parası ile bu kültürü nasıl yozlaştırırlar? Kadın semazenin o kıyafetlerle, o renklerle onlarca kişinin önünde dönmemesi gerek. Bursa İl Kültür Müdürlüğü, Bursa Valiliği, Osmangazi Belediyesi bu aymazlığa nasıl izin verdi? Semazenin giydiği tennure İslami inanca göre düzenlenmiştir. İslamda kefen beyazdır, zengini de fakiri de öldüğünde beyaz kefen giyer, renkli kefen değil. Sema bir zikir, ibadettir. Türk İslam kültürünün önemli bir figürüdür. Çocuk semazenlere 9 yaşına kadar yavru ağzı ve beyaz tennure giydirilmiştir. Bursa Karabaşıveli Tekkesi ve 80 üyesi Mevleviliği sulandırılmıştır.”
 
SEMAZENLER DE İZLEYİCİLER DE KADINDI
Kadın semazenlerin Bursa’daki gösterisini organize eden Bursa Mevlana Kültürünü Tanıtma ve Yaşatma Derneği Başkanı Cafer Altay ise şunları söyledi: “Mevlana Kültürünü Tanıtma ve Yaşatma Derneğimi’zde 365 gün sema dönüyoruz, merkezimiz tüm halkımıza açık. Sema bizim için bir ibadet tarzıdır, Allah’ı anmanın bir yoludur. Semazenlerin giydiği tennurenin renkleri bizi bu kulvardan başka bir kulvara götürmüyor. Allah’ın 99 tane ismi var, yarattığı binbir çeşit çiçek var. Bu renkler de onların bir karşılığı. Kadın semazenlerimiz sema gösterisini yine kadın izleyciler karşısında yaptı. Burada yanlış anlaşılacak bir durum yok. Hz. Mevlana döneminde yapılan semazenlerde giyilen bir beyaz elbise yoktu, ne zaman ibadet etmek istendiğinde o şekilde sema yapılırdı. Dolayısıyla biz renklere, şekillere takılmıyoruz.”