Facianın ardından STK’lardan ortak çağrı: Önlem alın, denetleyin

MANİSA - Gölmarmara İlçesi'nde büyük üzüntüye yolaçan 1'i çocuk 13'ü kadın 15 kişinin öldüğü trafik kazasıyla ilgili Manisa'daki oda başkanları çeşitli değerlendirmeler yaptı.

DÜZENLİ TAŞIMACILIĞA DİKKAT ÇEKİLDİ
Kazadan büyük bir üzüntü duyduklarını dile getiren Manisa Ziraat Odası Başkanı Mustafa Kaçire, kazanın süt tankeri şoförünün uyumasından kaynaklandığının iddia edilmesine rağmen tarım işçilerinin bir kamyonetin arkasında taşınmasının da uygunsuz olduğunu söyledi. Kaçire, "Artık bizim AB normlarını yakalamamız gerekir. Eğer dün sabah saatlerinde bu işçilerimiz düzenli ve kontrollü bir şekilde taşınmış olsaydı şu anda yaşıyor olabilirlerdi. Şu bir gerçektir ki trafikte kurallara uymazsan, ölüm kaçınılmazdır. Ayrıca bu işçilerimiz sigortasız çalıştırılması konusunda gerekli tedbirler alınmalı. Tarım işçisi de olsa Sosyal Güvenlik Kurumu'nun kurallarına uyulması gerekir" diye konuştu.
 
"KONTROLLER YAPILMALI"
Üzüntü yaşadıklarını belirten Manisa Ticaret Borsası Başkanı Sadık Özkasap da özellikle tarım işçilerinin kontrolsüz şekilde taşınmasına karşı ciddi çalışmaların yapılması gerektiğini söyledi. Özkasap, "İnsanlarımız günlük yevmiye için canlarını ortaya koyuyorlar. Artık bu kontrolsüz taşımacılık konusunda ciddi çalışmanın yapılması gerekiyor. Özellikle trafiğin yoğun olduğu ana yollarda kontroller yapılmalı" diye konuştu.
 
"RADİKAL TEDBİRLER ALINMALI"
Manisa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Hasan Geriter de kazanın süt tankeri şoförünün dikkatsizliğinden kaynaklandığının belirtilmesine karşın, kamyonetin arkasında tarım işçilerinin de taşınmasının hata olduğuna dikkat çekti. Tarım kenti olan Manisa'da kontrolsüz tarım işçisi taşımacılığına radikal önlemler alınması gerektiğinin altını çizen Geriter, "Yaşanan kaza hepimizi çok üzdü. Günlük 20 ile 40 lira yevmiye için insanlar ve çocuklarımız canlarından oldu. Tarım kendi Manisa'da artık radikal tedbirlerin alınması gerekiyor. 'Yapmayın demekle' bu işin önüne geçilmez. Kontrolsüz bir şekilde ana yollarda tarım işçiliği taşımacılığının önlenmesi için sert tedbirler alınması lazım. Ayrıca ucuz iş gücü diye bu işçilerimize sigorta yapılmaması, sigortasız olarak çalıştırılması da üzücü bir durum. Bu işçilerimizin sosyal güvence altına girmesi için devletimizin desteği ve hassasiyetle çalışması gerekiyor. Günlük 50 ile 60 lira yevmiye ve sigortalı çalıştırmak yerine günlük 20-40 lira arasında sigortasız tarım işçileri çalıştırılıyor. Neden, çünkü; ucuz iş gücü olsun diye. İşte bu ucuz iş gücü sebebiyle insanlarımız canından oluyor. Bu konuda da gerekli radikal tedbirlerin alınması lazım" dedi.
 
YOLLARDA SIKI DENETİM ÇAĞRISI
Kamyonet arkalarında insan taşımacılığının önüne geçilmesi gerektiğini dile getiren Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Adnan Erbil, "Yetkililerden yapılan ilk açıklamalara göre kazanın TIR şoförünün uymasından kaynaklandığı belirtiliyor. Bu acı olay sonrasında bir kez daha sürücülerin yola çıkarken yorgun ve uykusuz olarak direksiyon başına geçilmemesi gerçeğini gözler önüne seriyor. Süt taşıyan TIR şoförünün kaç saattir trafikte olduğu ve bu kaza olana kadar geçen sürede yolda bir denetimden geçmediği anlaşılıyor. Manisa'mız tarım şehri. Bu mevsimde tarım işçilerinin yoğun mesai harcadığı, mevsimlik işçilerin tarlada çalıştırıldığı, Manisa'nın trafik akışında tarım işçilerinin taşıyan servis araçlarının yoğun bir şekilde trafikte olduğu bir dönem. Servis araçlarındaki emniyet kurallarına uymak ve denetimlerin sıkı olması gerekmekte. Tarım işçilerini taşıyan servislerin durumu ortada. Emniyet tedbirinden uzak, araçların kasalarında insanlar taşınıyor. Bunların öncelikle önüne geçmek lazım. Bunun için sıkı denetimlerin olması gerekmektedir" diye konuştu.
 
GÖLMARMARA KAZASI MİLAT OLSUN
İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli de kazanın, Türkiye'de sayıları 3 milyonu bulan mevsimlik tarım işçilerinin sorunlarının kalıcı şekilde çözümü için milat olması gerektiğini söyledi. Mevsimlik tarım işçilerinin yol güvenliğinden temel sağlık hizmetlerine, insani barınma koşullarından eğitime, temiz içme suyuna erişimden cinsiyet ayrımcılığına kadar pek çok kronik sorununun bulunduğunu belirten Kestelli, "Birleşmiş Milletler raporuna göre ülkemizdeki mevsimlik tarım işçilerinde Türkiye ortalamasının üç katı bir yoksulluk var. Aynı rapora göre işçi ailelerinde 14 yaşın altındaki birey oranı yüzde 40. Kızların yüzde 36'sı hiç eğitim almamış ya da ilköğretim birinci kademesini tamamlamamıştır. Her dört kızdan sadece biri lise eğitimi alabilmektedir. Türkiye gibi geleceğe dair en büyük umudu demografik fırsat penceresi olan bir ülke için mevsimlik tarım işçileri ve çocukları tam bir kayıp kuşak olarak karşımızda durmaktadır" dedi.