DİYARBAKIR - Çeşitli temaslarda bulunmak üzere eşi Füsun İhsanoğlu ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak ile özel uçakla Diyarbakır'a gelen İhsanoğlu'nu havaalanında Vali Yardımcısı Mehmet Yiğit, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ve CHP Ankara Milletvekili Levent Gök karşıladı.
Havaalanında, bir grup "Ortadoğu'nun barış güvercini Diyarbakır'a hoşgeldiniz" yazılı pankart açtı. İhsanoğlu, havaalanına getirilen Diyarbakır'ın plakası olan 21 güvercinden 2'sini uçurdu.
Seçim otobüsü ile vatandaşları selamlayarak şehir turu atan İhsanoğlu, daha sonra cuma namazını kılmak için tarihi Ulucami'ye geçti.
İhsanoğlu, namazın ardından cami çıkışında bir grup tarafından İsrail'in Filistin'e yönelik saldırıları nedeniyle protesto edildi.
Tekbir getirerek "Kahrolsun İsrail", "İsrail piyonu" sloganları atan grubun arasından güvenlik güçlerinin oluşturduğu koridordan geçerek camiden çıkan İhsanoğlu, Greenpark Otel'de gazetecilerin sorularını yanıtladı.
İhsanoğlu, protestoya ilişkin "Ben de onlarla aynı hislerdeyim ancak ibadet yerlerinde siyaset olmaz. İbadetle siyaseti karıştırmamak lazım. Gençlerin hissiyatına katılıyorum. Onlar da, 'Allah'u ekber' diyor, biz de namazda, 'Allah'u ekber" dedik. Başka bir şey demedik" dedi.
Diyarbakır'da gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren İhsanoğlu, halkla iç içe olduğunu, halk ile arasında bir perde veya bariyerin bulunmadığını söyledi.
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına da değinen İhsanoğlu, böyle bir manzara karşısında İslam dünyasının birleşik gücünün ortaya çıkmadığını kaydederek, "Bunun nedeni farklı siyasetlerin ve farklı davranışların olmasıdır. Çoğunluğu kınamakla yetiniyor. Kınaya kınaya bir arkadaşımızın ifade ettiği gibi kına evine, kına gecesine dönüşüyor. Fakat kınamanın ötesinde bir şey olmuyor" şeklinde konuştu.
Bölgedeki barışın sağlanması gerektiğini ifade eden İhsanoğlu, “En başta barış sürecinin sonuçlandırılması lazım. Çünkü barış süreci geciktikçe Filistin tarafı daha çok kaybediyor. Toprakların hacmi azalıyor. Sulak yerler gidiyor, demografik yapı değişiyor, zenginlikler gidiyor. Filistin'de akrabanın evine gitmek için duvarı aşmak zorunda kalıyorsun. Dünya tarihinde böyle bir şey yok” dedi.
‘BÖYLE BİR ŞEY OLUR MU?’
Sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya gelen İhsanoğlu, basın toplantısı düzenledi.
İhsanoğlu, kısaca şu ifadeleri kullandı:
Cumhurbaşkanlığı seçimi için üç aday ortaya çıktı. 10 Temmuz’da adaylık ilan edildi. 10 Ağustos’ta seçim yapılacak. Böyle bir dünyada böyle acayip bir şey olmaz. Bir ayda 76 milyon insana deniliyor ki başkanını seç. Bir yandan bütün devletin imkanları, başbakanlığın imkanları, destek veren işadamlarının, rantiye gruplarının destekleri, devletin uçakları, helikopterleri, polisleri destek veriyor. Selahattin Bey ve bendeniz bunların hepsinden mahrumuz. Devlet bize yardım etmiyor. Vatandaşın bize yapacağı katkıyı da sınırlamış. 9 bin lira. Siz mesela iki adaydan birine adaya 10 bin lira verirseniz siz de biz de ceza alırız.
'PENSİLVANYA, PANDİSPANYA...'
Böyle bir şey olur mu Allah aşkına? Dünyada böyle bir şey var mı? Böyle bir haksızlık olur mu? 553 dakika bir adaya veriliyor, iki gariban adaya da 4 dakika. Çok adil bir yarış. Ve hepsi bir ayda. Bu, birisinin ölçüsüne göre biçilmiş kaftan. Bu millet bu biçilmiş kaftanın hesabını görecektir. Onlar zannediyorlar ki vesayet, mağduriyet, haksızlık, ihanet, Pensilvanya, Pandispanya falan bunlarla ‘cambaza bak’ deyip, oy alınacak sanıyorlar. Bu olmayacak. Bu millet uyanacak, uyandı.
Bana önerilen teklif bir vatan görevidir. Ben bir partinin mensubu değilim. Biz sizi partinin değil, milletin adayı olmanızı istiyoruz dediler. Bana verilen destek milletteki arayışın sonucu. Millet ‘yeter artık’ diyor."