Onur DENİZ/ EGEDESONSÖZ – CHP İzmir Gençlik Kolları, kapatılan İzmir İl Özel İdaresi’nin malların hazineye devredilmesine karşı tepki gösterdi.
İzmir Valiliği önünde oturma yapmak isteyen gençlik kolları izin verilmemesi üzerine basın açıklaması yapıp dağıldı. Yapılan açıklamaya CHP İzmir İl, İlçe yöneticileri ve CHP İzmir Milletvekilleri Alattin Yüksel ve Musa Çam da destek verdi.
Açıklamanın ardından grup Saat Kulesi etrafında zincir oluşturup “İzmir’in malı İzmir’in Hakkı, Bu daha başlangıç mücadeleye devam” sloganı attı.
İZMİR KENDİSİNE SAHİP ÇIKANLARIN ŞEHRİDİR!
İzmir’in malları için açıklama yapan CHP İzmir Gençlik Kolları Başkanı Sinan Sarıküse şu ifadeleri kullandı: “İçişleri Bakanlığı’nın hazırladığı ve mecliste kabul edilen 6360 sayılı Büyükşehir Kanunu gereği İzmir’in de aralarında bulunduğu 29 ilde Özel İdare kapatılarak mallarının Valilik bünyesinde Vali Yardımcılarının Başkanlığında kurulacak komisyonlarca o ilin Büyükşehir ve ilçe belediyelerine devredilmesi gerekirken bugün İzmir’de bunun tam tersi yapılmaktadır. Özel İdare Personeli ve görevleri Büyükşehir’e devredilirken mallar ise adeta kaçırılmak isteniyor. Söz konusu varlıklar İzmir’in ve İzmirlilerin yararlanacağı ve hizmet için kullanılması elzem olan varlıklardır.
Bizler varlıkların İzmir’de kalmasını eşit, şeffaf ve hakça paylaşımdan yana CHP gençliği olarak başta İçişleri Bakanlığı olmak üzere bu konuda İzmir Valisi Mustafa Toprak’ın da bu saydığımız ilkeler doğrultusunda davranması ve tüm İzmirli hem şehirlilerimizin bu taleplerini duymasını ve zorda olsa anlamasını bekliyoruz.
AKP’li milletvekillerinin İzmir’in milletvekili olduğunu unutan bir vekilin İzmir’in malları için İzmir’e sahip çıkan Belediye Başkanlarımıza laf etmesi kendini gülünç duruma düşürmüştür. Devlet erkanının İzmir’deki baş temsilcisinin orada farklı uygulama burada farklı uygulama var denilerek adaletsizliği karşı olan uyarılarımıza verdiği;”her şey aynı olsaydı Trabzon’un adı İzmir, İzmir’in adı Trabzon olurdu” şeklindeki söylemleri bu acı komedinin sadece bir perdesidir. Oysa orada tek gerçek vardır; İzmir sizin gemiciklerinizin girip İzmirlinin malını kaçırılabileceğiniz liman şehri değildir. İzmir’i yönetmek İzmirlilerin hassasiyetlerini anlayabilmektir. İzmir’i yönetmek İzmirlilere sahip çıkabilmektir. Çünkü İzmir kendisine sahip çıkanların şehridir.”