Mehmet İŞLER / EGEDESONSÖZ - CHP Konak İlçe Başkanı Mehmet Şakir Başak, 2007 yılında CHP İzmir İl Genel Meclisi Üyesiyken, ‘Seher Operasyonu’ sonrası ihaleye fesat karıştırmak iddiasıyla 7 yıllık sürede Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmıştı.
Yargı sürecinde 98 gün hapis cezası hükmüyle cezaevinde kalan Başkan Başak söz konusu davadan geçtiğimiz günlerde beraat etti.
Başkan Başak flaş gelişmenin ardından basının karşısında geçti. İlçe yönetimiyle birlikte beyazlar giyerek ‘aklanma’ mesajı veren Başkan, yaşananları anlattı ve adalete isyan etti!
Sözlerin Türkiye’de siyaset yapmanın yıllarca hep zor olduğunu vurgulayarak başlayan Başak, “İçinden geçtiğimiz süreçte ise siyaset yapmak çok daha zorlaşmıştır. Siyaset kişisel güç ve menfaatler için yapılmaz, yapılamaz. Siyaset, daha güzel bir ülke ve daha güzel bir dünya yaratmak için yapılır” dedi.
İNSANIN İNSANCA YAŞAMASI İÇİN SİYASET YAPIYORUM
“İnsanın adı gibi insanca yaşaması için şahsen ben komşum açken tok yatmayı içime sindiremediğim için siyaset yapıyorum” diyen Başak, “Bu şehirde kimse sokakta yatmasın, akşam başını sokacak bir evi, sıcak yemeği, ekmeğini alnının teriyle, namusuyla kazanabilmesi için siyaset yapıyorum. Biliyorum ki ben ve benim gibi burada bulunan sizler karşılıksız olarak insanlara yüzlerce kez yardım etmişizdir. Bir düşenin elinden muhakkak tutmuşuzdur. Çünkü bizim kültürümüzde düşenin elinden tutmak vardır. Atalarımız; “Düşenin elinden tut ki sen de düştüğünde tutunacak bir el bulasın” der. Biz bu inançla büyüdük ve yaşadık. Ve bu inançla da yaşamaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
GEÇ GELEN ADALET, ADALET DEĞİLDİR
“Bundan yedi yıl önce İl Genel Meclisi üyesiyken tanımadığım biri beni aradı, yardım istedi” diyerek süreci anlatan Başak, "Yardım isteyen herkesin derdine sıkıntısına koşmak bulunduğum konum itibariyle benim görevimdir. Telefonla arayan kişi evini borçlarından dolayı icrada kaybetmiş. Bin bir emekle sahip olduğu, yıllarca yuvası olan tek varlığı elinden gitmiş ve icrada satılmış. Bu amca zor bela toparladığı parayla evini geri almak istemiş ama alan kişiyle görüşmesinde başarısız olmuş. İzmir’in yönetiminde halkımız tarafından yetkili kılınan bizlere ulaşmaya çalışmış. Ancak ulaşabildiği ve ilgilenen tek kişi de ben olmuşum. Yapım ve görevim gereği amcanın sıkıntısını çözmek için evi icradan alan kişiye telefonla ulaştım. İl genel meclisi üyesi olduğumu ifade ettim. Evini geri almak isteyen bu gariban amcaya evini geri vermesi için ricada bulundum. İhale işlerini takip eden bu kişinin telefonu çeşitli konulardan dolayı dinleme altındaymış. Bu konuşmadan bir süre sonra bu kişi tutuklandı. Onunla iletişimi olan herkesi de gözaltına aldılar. Bir kere telefonla konuştuğum, yüzünü bile görmediğim bu kişiyle olan iki cümlelik bir diyalogdan dolayı üç ay tutuklu kaldım. Dava ise yedi yıl sonra sonuçlandı. Çok şükür ki aklandım. Ancak bana ve aileme sıkıntılı günleri yaşatanları ne Allah ne de vicdanlarımız affetmeyecek. Geç gelen adalet, adalet değildir. Adaletin hızlı ve tarafsız bir şekilde uygulanması gerekir” şeklinde konuştu.
PARDON HATA YAPMIŞIZ!
Ferhan Şensoy’un filmindeki gibi devletin kendisine ‘pardon hata yapmışız’ dediğini söyleyen Başak, “Ama geride çektiğimiz sıkıntılar kaldı. Ben yine şanslıydım. Peki, şanslı olamayan ve adaletin geç tecelli etmesinden dolayı sıkıntılar yaşayan kişiler ve aileleri ne olacak? İşte biz bu nedenle siyaset yapmaya devam edeceğiz. Halkın iktidarını kuracağız ki insanlar adaletin yanlışlığı altında ezilmesin. Aksine adaletin doğruluğuyla yücelsinler. Gariban, ezilen halkımız kimsenin önünde eğilmek zorunda kalmasın. Sadakayla yaşamak zorunda kalmasın” ifadelerini kullandı.
DAYANIŞMA DAYANIŞMA DAYANIŞMA!
Başak ayrıca şunları söyledi: Bana o dönemde en azılı gangsterlere bile yapılmayan yapıldı. Siyasetten saf dışı edilmek istendim. Ama biz kolay kolay pes etmeyiz. Ve mahkeme benim bu dosyada hiçbir suç unsurum olmadığına karar verdi. Birileri rahatsız oluyor evet rahatsız etmeye devam edeceğiz. Biz doğru bildiklerimizden asla vazgeçmeyeceğiz. Bu basın açıklamasını yaparken buruk yapıyorum. Ülke çok vahim durumda. Son yaşanan Van’daki 3 askerimizin şehit edilmesi ve Diyarbakır’da kahpece kurulan pusuda şehir edilen astsubayımız. Ardından Karaman’daki maden faciası, bugün Isparta’da mevsimlik işçileri taşıyan aracın kaza yapmasından dolayı buruğum. Sevinçli olmam lazım ama değilim. Benim beraat etmem çok bir şey ifade etmiyor. Bu bir vesile oldu ve sizlerle paylaşmak istedim. Bugün egosuz, özveriyle, çıkarsız dayanışma içinde olmalıyız. Konak’ta bir hareket başlattık ve çığ gibi büyüyecek buna inanıyorum. Bunu tüm insanlara göstereceğiz. Onun için dayanışma dayanışma dayanışma. Ülkenin kurtuluşu ve CHP iktidarı için her zamankinden fazla dayanışma içinde olmalıyız. AKP iktidarı din üzerinden siyaset yaparak taşeron sistemini uygulayan iktidarın sonudur bunlar. Binlerce işçi her gün yaşamını yitiriyor. Biz din edebiyatını bilenleriz. Alın terini kurutmadan işçinin hakkını ver diyen bir din anlayışımız var bizim. Ama bunlarda bir haberler. İşçilerin alın terinden bugün iktidarını sürdürüyorlar. Bu iktidarın sonunun gelmesi lazım.