Büyükşehir önünde taşerona karşı 'ekmek zinciri'

Onur DENİZ/EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kentin genelinde yer alan park, bahçe ve yeşil alanların bakımında çalışacak 1170 personeli kapsayan kritik hizmet alım ihalesini belediye şirketi ile eş teklifi veren taşeron firma Dermar Temizlik'in kazanması sonrasında başlayan taşeron krizine işçilerden tepki gecikmedi. Belediyenin Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı bünyesinde çalışan personel sabah erken saatlerde Konak Pier önünden İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne yürüyüş gerçekleştirerek eyleme gitti.



DİSK Genel-İş Sendikası’nın düzenlediği eylemde belediye çalışanları, eylem sonrası Büyükşehir önünde zincir oluşturdu. “Ekmeğimiz için  taşeronun belediyeye girmesine izin vermeyeceğiz” mesajı verdiler.

MİLLETVEKİLLERİ NEREDE?
Mesai başlangıcında Konak Pier önünde toplanarak "Zafer direnen emekçinin olacak", "Susma haykır, taşerona hayır", "Ekmeğe uzanan elleri kıracağız", "Direne direne kazanacağız" sloganları ve alkışlar eşliğinde belediye binasına yürüyen yüzlerce İZENERJİ işçisi, yaşanan ihale krizi nedeniyle mağduriyetle yüz yüze kaldığını belirterek protesto eylemi düzenledi.

İhale mevzuatındaki değişiklikler nedeniyle hak kayıplarının kaçınılmaz olduğunu söyleyen ve hükümeti protesto eden belediye personeli adına basın açıklaması yapan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, Büyükşehir’de yaşananları Ahmed Arif’in “Bunlar aşımıza ekmeğimize işimize göz koyanlardır” dizeleriyle anlattı.  Sarı; sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz aşımıza, ekmeğimize, işimize göz koyanları, bedeli ne olursa olsun bu kapıdan içeri sokmayacağız. Önümüzdeki 35 gün İzmir daha sıcak olacak. 1200 arkadaşımızı taşerona vermeyeceğiz. Bugün tüm İzmir halkı yanımızda ancak, AK Parti’den, CHP’den ya da MHP’den milletvekillerini, bu yasalar meclisten geçerken sessiz kalan milletvekillerini aramızda göremiyoruz. Bu insanlar İzmir’de çalışıyor, İzmir’de yaşıyor. Taşeronu kaldıracağız derken ortaya çıkan ortaya çıkan manzara bu mu olacaktı? Bugün burada 3 bin, yarın 10 bin, daha sonra da 20 bin, hatta 40 bin kişi olacağız. İzmir halkı ile birlikte taşeron firmaya geçit vermemek için burada eylemlerimize devam edeceğiz, direneceğiz.”
 


 “TAŞERON ADALETSİZLİK VE HUKUKSUZLUKTUR”
1170 işçinin örgütlü bulunduğu Genel-İş Sendikası 2 No'lu Şube Başkanı Taner Şanlı ise yaptığı açıklamada taşeron sisteminin emek sömürüsü olduğunu söyleyerek şunları dile getirdi: "Taşeron sistemi ortadan kaldırıncaya kadar mücadelemiz devam edecek. Taşeron güvencesiz çalışma, hukuksuzluk, düşük ücret ve emek sömürüsü anlamına gelmektedir. Taşeron şirketler tarafından yapılan işlerde iş kazaları da tavan yapmış durumdadır. Soma’da yaşanan ve 301 arkadaşımızın yaşamını kaybettiği iş cinayeti taşeron sisteminin geldiği noktayı da gözler önüne sermektedir. Kamu ihale yasasındaki son değişiklikler sonrasında belediye şirketlerinin hizmet alım ihalelerinde geriye düşmüştür. Taşeron, belediye hizmetlerinde çalışan işçilerin emeğinin acımasızca sömürülmesi anlamına gelmektedir. Bu halktan toplanan vergilerin özel şirketlere aktarılması düzenidir. Taşeronluk sistemi adaletsizlik ve hukuksuzluktur. Bu sistemi işçi sınıfının kabul etmesi mümkün değildir. biz elde ettiğimiz hakların, işimizin taşerona teslim edilmesine müsaade etmeyeceğiz. Taşeronlaşmaya, esnek ve kuralsız çalışmaya, emeğimizin gasp edilmesine asla izin vermeyeceğiz. Dün olduğu gibi yarın da aynı mücadeleyi vereceğiz.”
 
 “İŞÇİYE DESTEK VERMEYENLERİ DEŞİFRE EDECEĞİZ”
Sözlerinin devamında hükümete seslenen Şanlı, “İhale mevzuatını değiştirerek şirketleri devre dışı bırakmaya çalışıyorlar. Bunu yapacağına çık açıkça de ki, ben sendikaları ve belediye şirketlerini kapatıyorum. İşçiyi nasıl iliğine kadar sömürüldüğünü anlat. Artık olay geçmişte olduğu gibi değil. artık belediye başkanı bu sorunu çözemiyor. Bu sorunu biz çözeceğiz. Bu krizi son dakikada çözecek ilahi bir güç yok. Bu düzen işçi sınıfının yok edilmesi demektir. Bu eylemi İzmir genelinde ve Türkiye genelinde yaygınlaştıramazsak, İZENERJİ işçisi diye bir şey kalmayacaktır. Siyaset yapmayacağız. Bütün mesele açık. Bu konuya TBMM’de çözüm getirilmesini isteyeceğiz. Biz İzmir’i temsil eden tüm siyasi parti temsilcilerine ve milletvekillerine çağrıda bulunarak, bu ekmek kavgasına dahil olmalarını ve bizlerle birlikte yürümelerini isteyeceğiz. Bize destek vermedikleri takdirde, işçiden yana olmayanları deşifre edeceğiz. Bu sürece kim zarar veriyorsa bu meydanlardan isimlerini haykıracağız. Bu işin sonu yok. Bu kavga tüm sendikalarının ve işçi sınıfının kavgasıdır” diyerek konuşmasını sonlandırdı.



TAŞERONA KARŞI BELEDİYE ETRAFINDA “EKMEK ZİNCİRİ”
KESK’e bağlı sendikalardan TÜM-BEL-SEN’in de destek verdiği eyleme yaklaşık 2 bin kişi katılırken, İZENERJİ A.Ş. çalışanları belediye sarayının cephesine “Taşerona geçit yok” isimli dev bir pankart astı. Basın açıklamasının ardından alkış ve ıslıklarla devam eden eylemde, işçiler belediye çevresinde toplanarak zincir oluşturdu ve işyerimize taşeronu sokmayacağız” mesajı verdi. Taşerona karşı direnen Büyükşehir Belediyesi çalışanları belediye önünde gerçekleştirdikleri oturma eylemi ile protestolarına son verdi.