HABERLER>SAĞLIK
30 Eylül 2014 Salı - 20:47

Alkol ve sigara kanser riskini artırıyor

Uzmanlar, alkol kullanan ve sıklıkla sigara içen orta-ileri yaş erkeklerde görülen gırtlak kanserinin; ses kısıklığı, yutmada güçlük ile nefes darlığı gibi yakınmalarla kendini gösterebileceğini belirtti. Bu belirtilerden herhangi biri ortaya çıktığında vakit kaybetmeden mutlaka doktora başvurulmalı diyen uzmanlar, böylece hastalığın erken teşhis edilmesini sağlayarak tedavi şansının artırılabileceğini vurguladı.

Alkol ve sigara kanser riskini artırıyor

Memorial Ankara Hastanesi Kulak Burun Boğaz Bölümü’nden Prof. Dr. Ahmet Köybaşıoğlu, ses kısıklığı ve gırtlak kanseri ilişkisi hakkında bilgi verdi. Sigara ve alkolün kanser riskini 10 kat artırdığını söyleyen Prof. Köybaşıoğlu, "Kanser oluşumunda bilinen en önemli etken sigaradır. Sigara kullananlarda kansere yakalanma riski, içmeyenlere göre 4-5 kat kadar daha fazladır. Ayrıca tedavi sonrası sağ kalım oranları sigara kullanan kişilerde kullanmayanlara oranla daha düşüktür. Riski artıran diğer önemli bir faktör de alkol kullanımıdır. Gırtlağın üst kısmının yemek yoluyla yakından ilişki halinde olması, alkolün gırtlağın üst kısmına ve yutak yolunun başlangıç bölümüne temas etmesi bu etkiyi yaratmaktadır. Sigara kullanımına alkol kullanımı da eklendiğinde kansere yakalanma riski sigara ve alkol kullanmayanlara göre 10 kata kadar artmaktadır. Bunların yanı sıra mide suyunun yukarı kaçması olarak da bilinen reflü hastalığı da gırtlak kanserinin oluşumunda rol oynamaktadır." dedi.
 
Boyun bölgesindeki şişliklere dikkat edilmeli diyen Prof. Dr. Ahmet Köybaşıoğlu, "Gırtlak kanseri, tümörün gırtlaktaki yerleşim yerine göre farklı belirtiler vermektedir. Tümör ses tellerinde ise ilk belirtileri genellikle ses kısıklığı, gırtlağın üst kısmında ise boğazda kitle hissi, kulağa vuran ağrı, yutma zorluğu, gırtlağın alt kısmında ise nefes darlığı şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Tümör büyüyünce hangi bölge olursa olsun tüm bu belirtiler birlikte görülebilir. Bir diğer önemli belirti de boyun bölgesinde karşılaşılan şişliklerdir. Daha önceden saptanmayan bir şişliğin ortaya çıkması, dikkat çekici boyutlara gelmesi, kanserin boyundaki lenf bezlerine yayıldığının bir işareti olabilir." diye konuştu.
 
Tanı ve tedavi için geç kalınmaması gerektiğini belirten Prof. Köybaşıoğlu şunları ifade etti: "Gırtlak kanserinin tanısı muayene ile gerçekleştirilmektedir. Şüpheli bir durumla karşılaşıldığı takdirde, tümörden parça alınması (biyopsi) gerekmektedir. İşlem sırasında hastaya herhangi bir kesi yapılmadan ağız yoluyla sokulan borulardan gırtlak mikroskop altında incelenmekte ve tümör dokusundan parça alınarak patolojik incelemeye gönderilmektedir. Ardından saptanan bulgularla tümörün klinik evrelemesi yapılmaktadır. Radyolojik inceleme yöntemleriyle de (Tomografi, manyetik rezonans (MR) görüntüleme) ek bilgiler sağlanarak evrelemenin doğruluğu artırılmaktadır.
Gırtlak kanserinin tedavisinde kullanılan cerrahi işlemler kısmi gırtlak çıkarılması (parsiyel) ya da gırtlağın tamamının çıkarılması (total larenjektomi) olarak gruplandırılmaktadır. Kısmi teknikler; kesi yapılmadan ağız içinden çalışılarak tümörün aletlerle veya lazer ile çıkarılması ya da boyundan kesi yapılarak çıkarılmasıdır. Ağız içinden yapılan kısmi tekniklerden sonra hastada kalıcı olarak nefes borusunda delik açılması (trakeotomi ) yapılmaz ve hasta normal şekilde beslenir ve nefes alır. Ancak dışardan yapılan kısmi ameliyatlarda bir süre delik açılmasına ihtiyaç duyulur ama sonuçta bu delik kapatılır. Gırtlağın tümünün çıkarıldığı ameliyatlarda ise hasta sesini tamamen kaybeder ve boynunda kalıcı bir delik ile yaşamak durumunda kalır. Ağız yolu ile yutmasında ise bir değişiklik olmaz. Gırtlağın tümünün çıkarıldığı ameliyatlardan sonra hastanın yeniden ses çıkarabilmesi için de pilli cihazlar, yemek borusu sesi çıkarma eğitimi ya da nefes borusuna cihaz takma işlemleri uygulanabilir."
 
Kemoterapi ile tümörün yok edilebileceğini dile getiren Prof. Dr. Ahmet Köybaşıoğlu, "Hastalığın tedavisinde erken dönemlerde radyoterapi tek başına oldukça etkili bir yöntemdir. İleri evrelerde ise tek başına radyoterapi yeterli olmamakta ve kemoterapi ile birlikte (kemoradyoterapi) ya da cerrahi sonrasında ek tedavi (adjuvant) şeklinde devreye girmektedir. İleri evrelerde gırtlağın tamamen çıkarılmasına gerek kalmadan kemoradyoterapi ile organ koruma sağlanarak tümörün yok edilmesi mümkün olabilmektedir. Böylece hasta sesini ve nefes alma fonksiyonlarını kaybetmeden yaşamını sürdürebilir." dedi.
 
Hasta tedavi sonrası kontrollerini kesinlikle aksatmamalı diyen, "Hastaların tedavi sonrasında da yakından takip edilmeleri gereklidir. İlk bir yılda 1.5 ayda bir, 4 yıla kadar 2-3 ayda bir, 4. yıldan sonra da 6 aylık rutin muayeneler yapılmalıdır. Bu sayede tekrar eden ya da uzak organlara yayım (metastaz) yapmış tümörler erkenden saptanabilir. Gırtlağın tam çıkarılmadığı kısmi ameliyatlardan ya da radyoterapiden sonra hastaların sigara ve alkol kullanmaya devam etmeleri kanserin tekrar etme oranını arttırıcı bir faktördür. Takiplerde bu konuya da özellikle dikkat etmek gerekmektedir." diye konuştu.
 

 
 
Kılıçdaroğlu’ndan adaya saldırı sonrası ilk açıklama
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Mustafa Y 2 Ekim 2014 Perşembe 13:28

kanser riskini arttıran, hormonlu gidalar, çevre kirliliği ve elektronik cihaz radyasyonlarıdır. hayatında sıgara içmemiş olanlarda kanser oluyor unutmayın.sıgara ve alkol günah keçisi oldu.....

Yorumu oyla      11      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Hacı adaylarına MERS uyarısı
Hac ibadetini yerine getirmek üzere kutsal topraklara giden hacı adaylarının ...
Metropol yalnızlığı intihara sürüklüyor
Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Birmay ...
Danıştay'dan 'stent' kararı: Artık SGK ödeyecek
Danıştay, Sağlık Uygulama Tebliği'ndeki "ilaçlı stend bedelleri kurumca ...
 
Uzmanlar uyardı: ‘Kurban’ın kurbanı olmayın!
Herkesi bir telaş sardı, bayrama az bir zaman kaldı. Bayram alış verişleri ...
Yaşlanan nüfusa Avrupa ile çare aranıyor
Yaşam süresinin artması nedeniyle artan yaşlı nüfusun sağlık sorunlarının ...
İzmir’de tarihi nakil: Mucizenin adı Müberra
Ege Üniversitesi Hastanesi'nde, 2.5 yıldır ilik bekleyen ve sağlık durumu ...
 
Latin Amerika'da tropikal virüs alarmı
Dominik Cumhuriyeti'nde ortaya çıkan ve yaklaşık 4 bin kişiye bulaştığından ...
İlaçta taban fiyat şoku: Devletin açığını vatandaş ödeyecek!
Sağlık Uygulama Tebliği’nde (SUT) yapılan yeni fiyat hesaplaması ile vatandaş ...
İlaç sektöründe devrim: Yurt dışından getirmek için…
Türkiye'de bulunamayan, üretilmeyen ya da ithalatında sorun yaşanan ilaçları ...
 
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
Endüstriyel futbol öğütüp yutuyor!
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Bugün hepimiz çocuk olalım!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Statlara sığmayan 23 Nisanları özledik!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Görgüsüz açlık ve ikiyüzlü siyaset!
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İlk Milli Bayramımız!
Fatih YAPAR
Fatih YAPAR
Gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklemek!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Çok başarılı bir STK örneği: EÇEV
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Bizim Yahudiler neden susuyor?
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
CHP ne yaptı, ne yapmalı?
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
CHP'li ıstakozlar iş başında...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva