5 yıllık cinayette yeni gelişme: 'Para az geldi öldürmedim'

Fethiye- Antalya karayolunda 10 Aralık 2009'da bir akaryakıt istasyonunda görevli Asım Dağlı tesisin dinlenme yerinde ölü bulunurken, istasyonun hemen yanındaki otomobilin sürücü koltuğunda ağır yaralı halde bulunan Mustafa Kökçü de ambulansla hastaneye götürülürken yaşamını yitirdi. Cinayet şüphelisi, Dağlı'nın cebinden 670 lira alarak kayıplara karıştı. İstasyonda güvenlik kamerası bulunmaması nedeniyle saldırıyı kim ya da kimlerin gerçekleştirdiği bulunamadı.

SAVCILIĞA DİLEKÇE: KATİLLERİ BİLİYORUM
6 yıl aydınlatılamayan cinayet, kamyon şoförleri Osman Sevinç, Mustafa Borazan ile çoban Hüseyin Orpak'ı öldürmek suçundan Antalya L Tipi Cezaevi'nde yatan Salim Olaş'ın, akaryakıt istasyonu cinayetinin failini bildiğine ilişkin savcılığa verdiği dilekçeyle yeniden ele alındı.

KENDİSİ ORADAYMIŞ GİBİ ANLATTI
Cezaevinde ifadesi alınan Salim Olaş, Asım Dağlı ve Mustafa Kökçü'nün nasıl öldürüldüğünü, şüphelinin olay yerinden nasıl kaçtığını tüm detaylarıyla anlattı. Cinayetleri kendisi de oradaymış gibi anlatan Olaş'ın verdiği bilgilerle olay yerindeki bulguların eşleşmesi, savcı ve polisin dikkatinden kaçmadı. Salim Olaş'ın cinayeti işlediğini öne sürdüğü Osman D.'nin cinayet günü cezaevinde olduğunun ortaya çıkmasıyla Salim Olaş, cinayetin 1 numaralı şüphelisi haline geldi. Olaş'ın istasyon görevlilerini öldürdüğüne dair önemli bulgu ve belgelere ulaşılmasının ardından Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.

'PARA TEKLİF ETTİLER'
Bugün yeniden hakim karşısına çıkan Olaş, Dağlı ve Kökçü'yü öldürmesi için kendisine para teklif edildiğini, ancak parayı az bulduğu için kabul etmediğini öne sürdü. Teklifin 2011 yılında birlikte 2 kamyoncuyu vurarak, bir çobanı da yakarak öldürdükleri İsmail Y.'den geldiğini anlatan Olaş, "İsmail Y., 2009 Temmuz ayında bana '80 bin liralık bir işimiz var. Fethiye'de 2 kişi indirilecek. Antalya yolu üzerinde sakin bir yer' dedi. Sonradan öğrendim ki işi İsmail Y.'ye Atagün Ç. getirmiş. Önce 15 bin lira, sonra 20, en son da 30 bin lira teklif ettiler. Parayı alıp cinayeti işlemeden kaçmayı düşündüm. Sonra para az geldiği için vazgeçtim. İsmail Y. ile bir sonraki görüşmemizde 'İşi bitirmişsiniz, hayırlı olsun' dedim. Gülümseyerek karşılık verdi. İsmail Y.'den 2 bin lira, Atagün Ç.'den 3 bin lira 'sus parası' aldım" diye konuştu.

'CİNAYET ÜZERİME KALIYOR'
Olaş'ın çelişkili ifadeler verdiğini belirten Mahkeme Başkanı Ogün Ahmet Tepe, "Cinayetlerin işleniş şeklini güvenlik güçlerine birebir anlatmışsın. Savcılık anlattıklarının olay yerindeki bulgularla birebir eşleştiğini görmüş ve cinayetleri senin işlediğin belirtiliyor" dedi. Bunun üzerine Olaş, faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması için devlete gizli tanıklık yaptığını, ancak tüm cinayetlerin üzerine yıkıldığını öne sürdü. Daha önce tek cinayet işlediğini, 2 cinayete de yardım ettiğini itiraf ettiğini belirten Olaş, "Ben zaten hapisteyim. Cinayetleri işlemiş olsam alacağım cezalar belli. Bu insanlarla gezdim dolaştım. Ben bir olayın aydınlanması için ifade veriyorum. Cinayet benim üzerime kalıyor" diye konuştu.

Mahkeme heyeti cinayetin işlendiği sırada çevrede bulunan tanıkların tekrar ifadesini aldı. Tanıklar sadece silah sesi duyduklarını, akaryakıt istasyonunda o sırada kimin bulunduğunu görmediklerini belirtti.

Mahkeme heyeti, katılmayan 2 tanığın dinlenmesi için duruşmayı erteledi.