'16- 17 liraya zeytinyağı olmaz'

Antalya'nın Manavgat ilçesinde üreticiler zeytin hasadının başlamasıyla birlikte topladıkları ürünü çeşitli fabrikalarda sıktırarak zeytinyağına dönüştürüyor. Manavgat'ta 60 bin dekar alanda 2 milyondan fazla zeytin ağacı bulunuyor. Yıllık 30 bin tonun üzerinde hasat edilen zeytin, sofralık olanlar haricinde ilçede bulunan fabrikalarda sıktırılarak, 6 bin ton civarında zeytinyağı üretilerek yaklaşık 130 milyon lira gelir elde ediliyor.

2 MİLYON ZEYTİN AĞACI
Manavgat Ziraat Odası Başkanı Rasim Metin, 2007- 2008 yılından itibaren odanın girişimiyle vatandaşlara 1 milyon 202 bin zeytin fidanı dağıttıklarını belirterek, o yıllarda dikilen ağaçlardan şimdi verim elde etmeye başladıklarını söyledi. Ziraat Odası'nda 2007 yılında göreve geldiklerinde 22 bin dekar alanda zeytin yetiştirildiğini söyleyen Rasim Metin, "Biz, 2007'den bu yana 1 milyon 202 bin zeytin fidanı dağıttık. Bu da en az 35 bin dönüm araziye tekabül eder. Bunun yanı sıra özel sektörün ve diğer fabrikaların da sattığı fidanlar düşünüldüğünde Manavgat'ta 55- 60 bin dönüm arasında zeytin var. Toplamda ilçemizde en az 2 milyon zeytin ağacı vardır. Biz 2007, 2008'den itibaren dağıtmaya başladığımız zeytin fidanlarının verimlerini yeni yeni almaya başladık" dedi.

İLÇEDE 6 BİN TON ZEYTİNYAĞI ÜRETİLİYOR
Manavgat'ta yıllık zeytin üretiminin 30 bin tondan fazla olduğunu belirten Başkan Metin, "Üretilen zeytinin bir kısmı ilçe dışına sofralık olarak satılıyor. Manavgat Ziraat Odası Zeytinyağı Fabrikası olarak geçen yıl 4 bin 823 ton zeytin işledik ve 930 ton zeytinyağı üretildi. Manavgat'ta birçok zeytinyağı fabrikası var. Bunların işledikleriyle birlikte ilçede yıllık 6 bin tonun üzerinde zeytinyağı üretiliyor. Bizim şu anda en büyük sıkıntımız, pazarlama. Markalaşma konusunda da çalışmamızı tamamladık. Ürettiğimiz yağı pazarlamak için çeşitli girişimlerde bulunuyoruz" diye konuştu.

Üreticilerin sıktırdığı zeytinyağını kendilerinin satmaya çalıştığını vurgulayan Metin, "Pazar sorununu da çözebilirsek, üreticimiz daha fazla gelir elde edecek" dedi.

'60, 70, 75 VE 85 LİRAYA SATILAN ZEYTİNYAĞI YENMEZ'
Zeytin hasat döneminin başlamasıyla son günlerde internette ve sosyal medyada ilginç zeytinyağı ilanlarının çıkmaya başladığını vurgulayan Rasim Metin, Türkiye'nin çeşitli yerlerinde merdiven altı üretim yapan bazılarının vatandaşların sağlığıyla oynamaya çalıştığını söyledi. Ucuz zeytinyağının içerisinde ne olduğunun belli olmadığını anlatan Rasim Metin, şöyle konuştu:

"Piyasada, 60 liraya, 70 liraya 5 litre zeytinyağı olarak satılan maddenin gerçekle uzaktan yakından ilgisi yok ve olmaz. İşin gerçeğini söylemek gerekirse 60, 70, 75 ve 85 liraya satılan zeytinyağı yenmez. Bu zeytinyağının bir maliyeti var. Vatandaşlarımız normal zeytinyağı yiyecekse 60- 70 liraya satılan yağı yemesin. Şu anda zeytinyağının asidine göre, kalitesine göre gerçek değeri 100 ile 125 lira arasında değişiyor. Bazen internette ve sosyal medyada 'soğuk sıkım yeni zeytinyağı 16 lira' diyor. Böyle bir şeyin mümkünü yok. 16- 17 liraya zeytinyağı olmaz, eski yıllara ait zeytinyağı da bulamazsın. Paketlerde 5'er litrelik kaplarda litresi 16 lira, 18 lira diyor. Soğuk sıkım zeytinyağının litre maliyeti 30 liradan az değildir."

CEZALAR ARTIRILMALI
Başkan Rasim Metin, Tarım ve Orman Bakanlığı yetkililerinin yaptığı incelemelerde, tağşişli ürünlerin ortaya çıktığını, firmalara çeşitli cezalar verildiğini belirterek, verilen cezaların yetersiz olması nedeniyle 15- 20 gün sonra başka isim altında üretime devam edildiğini söyledi. Başkan Rasim Metin, gıdanın doğrudan insan sağlığı ve hayatını ilgilendirdiğini söyleyerek, cezaların artırılması gerektiğini belirtti.

'ÇOCUKKEN BABAM ZEYTİN AĞAÇLARINI KESTİ, ODUNLARINI YAKTIK'
Manavgat Ziraat Odası Zeytinyağı Fabrikası'na bahçesinde ürettiği zeytinleri toplayarak sıkım yaptırmak için getiren emekli öğretmen Kasım Çetin (68), 200'den fazla zeytin ağacı olduğunu ve 4 ton kadar zeytin topladıklarını anlattı. Zeytin ağaçlarını 2009'da diktiklerini söyleyen Çetin, "Ben çocukken bir ara çiçek yağı, pamuk yağı çıktı. Bunun üzerine çevremizde bulunan herkesle birlikte babam aşılanmış, aroması güçlü, lüks eski zeytinleri kesti, odunlarını yaktık. Sonradan pişman olduk ama iş işten geçti. Bir nesil hepsi, kalp ağrısından ve kandaki yağlardan şikayetçi oldu. Fakat 2002'den bu yana devletimizin bu zeytine verdiği önemden dolayı tamamen zeytinyağına döndük. Sıhhat bulduk. Herkese tavsiye ederim. Ben torunlarıma bu zeytinin çıtlatmasını yaparım, ona 'dedemin pirzolası' derler" dedi. (DHA)